Bitkilerde iklim değişikliğine bağlı hastalıklar ile bakteriler mücadele edecek

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi olan Prof. Dr. Kubilay Kurtuluş Baştaş, 15 yıllık çalışma sonucu bitki köklerinde oluşan hastalıklara, faydalı bakteriler enjekte ederek, bitkilerin kuraklık ile birçok hastalığa yakalanmasını önlediği projesinde yüzde 90 oranında başarı elde etti. Bu sonucu yaklaşık 4 aydır öğrencileriyle birlikte arazide deneyimleyen Baştaş, "Uzun zamandır bitki hastalıkları ve iklim değişikliği, buna bağlı olarak kuraklık, sıcaklık stresiyle çalışmaya çalışıyoruz. Yine bütün ekibimizle uzun zamandır yüksek miktarda, arazilerden doğadan faydalı bitki bakterileri toplamaya çalıştık. Bu faydalı bakterilerin büyükçe bir kısmı, bitkilerdeki besin maddesi ihtiyacını karşılamaya yardımcı oluyor" dedi.

'SICAKLIK VE SU ARTIKÇA HASTALIKLAR ARTMAYA DEVAM EDİYOR'

Doğadan elde edilen faydalı bakterilerin bitkilerdeki sıcaklık stresini azalttığı ifade eden Baştaş, "Bakterilerin bir kısmı, şeker pancarındaki hastalıkları önlemede etkili. Yine bir kısmı da kuraklık ve sıcaklık stresini azaltıyorlar. Şu anda üzerinde bulunduğumuz arazide gördüğünüz pancar çeşitlerinde, bakteri uygulamasını son 4 aydır başlattık. Ama bundan öncesinde yine bir 15 yıla yakın bir süredir farklı bitkilerde bu çalışmalarımız devam ediyordu. Özellikle bazı hastalıklarımız var. Onlar da yine iklim değişikliğine bağlı olarak sıcaklık seven hastalık etmenleri. Sıcaklıklar arttıkça üreticimiz de mecburen biraz daha suyu artırdıkça, bu hastalıklar artmaya devam ediyor" diye konuştu.

'DÜŞMAN BAKTERİLERİ KENDİ FAYDAMIZA KULLANIYORUZ'

Zararlı bakterileri yenmenin en iyi yolunun yine ona düşman bir bakteri enjekte ederek, bitkiyi hastalıklardan korumaya çalıştıklarını söyleyen Baştaş, şöyle devam etti:

"Şeker pancarının kökünü hastalandıran hastalıklara ilacımız yoktu. Yapılabilecek en iyi şey, yine onu kendi ortamında kendisine düşman olabilecek başka bir organizmalarla, 'Düşmanımın düşmanı, benim dostumdur' diyerek hastalıkların düşmanı olan bakterileri alıp, kendi faydamıza kullanıyoruz. En kestirme özetiyle böyle; ama tabii bu moleküler düzeyde oluyor. Her şeyden önce bu deneme, şeker pancarı alanlarından elde edilen faydalı bakterilerdir. Bir elma bahçesinde de bunu yapabiliriz. Bir havuçta da bir domateste de. Bu dünya genelinde de yapılmaya çalışılıyor. Yapılıyor ancak şu ana bir özelliktir; hangi bitkinin toprağında ya da hangi bölgenin toprağından o faydalıları çıkartırsanız, en etkili orada olur."

'İLAÇ KULLANMADAN TARIM YAPMAK ZORUNDAYIZ’

Faydalı bakteri kullanımı ile ilaçsız tarım yolunun da açılacağını söyleyen Baştaş, "2030 yılına kadar, son 5 yıl içerisinde tarım ilaçlarının yüzde 50'si, Avrupa Birliği tarafından yasaklanmış olacak. Karşısında bir alternatif bulmamız gerekiyordu. İlaç kullanmadan tarım yapmak zorundayız. İnsan sağlığı ve hayvan sağlığı, doğa, çevre sağlığı çok güzel bir şey. Ama öyle hastalık ve böceklerimiz var ki, öyle yabancı otlar var ki; ilaç kullanmak zorundaydık. Bunu hem azaltmak hem insan sağlığını koruyabilmek hem de çevre sağlığını koruyabilmek için; bu tür bir özel uygulamaya zaten ihtiyaç vardı" dedi.