Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Edebiyat Mete Yarar, tarihin ve günümüzün Deliler'ini anlattı

        Zaman 'Deliler' zamanı...

        Tarihin gizli sayfalarından çıkıp 'Deliler Fatih'in Fermanı'nda beyazperdeye, Mete Yarar'ın yeni kitabı 'Oyunun Sonu - Deliler'de ise kelimelere yansıdı.

        Kimdir bu 'Deliler'?

        Filmde olduğu gibi uzak tarihimizde, kitapta olduğu gibi yakın tarihimizdeki rolleri nelerdir?

        Film olacak, kitabı yazılacak kadar neden önemliler?

        Mete Yarar, Habertürk'ten Mehmet Çalışkan ile yaptığı röportajda bu soruların cevabını verdi.

        Yeni Kitabınız 'Oyunun Sonu - Deliler' ne anlatıyor?

        İçinde çok güzel hikâyeler var. Afrin Harekatı'nın neden 18 Mart'ta olduğundan tutun da El-Bab'daki özel kurtarma harekatlarının, Musul'daki özel kurtarma harekatlarına kadar. 'Deliler' gibi tarihin tozlu sayfalarında kalmasını istemediğim bazı özel kurgusal anlatımlar var. 2020 dünya için çok sert bir dönem olacak. Dünyanın yeniden oluşumlarının yapıldığı, ittifakların yeniden kurulduğu hatta sert kırılmaların, karşı karşıya gelmelerin yaşanacağı bir dönem... Herkesin ruhuna dönebileceği hikâyelere ihtiyacı var. '300 Spartalı'yı bilmeyen var mıdır? 'Deliler', '300 Spartalı'dan daha büyük ve ünü bütün dünyaya yayılmış. Yayılamadığı tek yer neresi? Türkiye'nin kendi bozkırlarına yayılamamış. Neden biz tarihin yalnızca isyan eden bir gruplarını öğrendik fedakarlıklar gösteren veren grupları ıskaladık? 'Deliler' ve 'Akıncılar' neden yok sayıldı, isyan eden gruplar neden bu kadar öne çıkarıldı?

        'Deliler' bugüne kadar neden gizli kalmış?

        Çok ilginç değil mi? 'Oyunun Sonu' tam olarak Osmanlı Ordusu'nun 'Deliler Ocağı'nı anlatmıyor. Ama aynı ruhu anlatıyor ve aynı ruhla devam ediyor. Zaman zaman yazdığım kitaplarla ilgili sıklıkla sarf ettiğim ifade şudur; bizim ruh halimizi tanımlamak için nereye bakmamız gerektiği sorusunu bütün insanlara sorarım. 'Nereye bakalım?' Herhalde sadece Çanakkale'ye bakmak yeterli olmaz. Biraz daha geriye gidersin. Gidebildiğin en son nokta kara kuvvetlerinin temsili kuruluş tarihi olarak Cengiz Han'ın orduyu ilk kurduğu milattan önceki tarihe gitmek gerekir. Oraya kadar giden bir soy kütüğü var. O geleneklerle buraya geliniyor. Bugün bir hareketi anlamak istiyorsan öncelikle oraya bakılmalı. Yakın tarihe bakıldığında bugünkü yaptığımız hareketlerin bir çoğunu temsil eden grup kim? 'Deliler'... Çünkü onların yapısı tam bugünü anlatıyor.

        Sizin bir de 'Bu Delileri Bir Araya Getirmeyecektiniz' adlı kitabınız var...

        Barikatlar Dönemi'ni anlatan 'Bu Delileri Bir Araya Getirmeyecektiniz' adındaki kitabımı yazdığımda 'Ayıp olmadı mı, orada görev yapanlara nasıl deli dersiniz?' sözleriyle eleştiri yöneltenler oldu. Ben de onlara 'Eğer geçmişi, 'Deliler'i bilmiş olsaydınız onlara meczup denmediğini anlardınız' cevabını verdim. Fransızlar 1700'lerde bu grubu anlamak Anadolu'ya geldi. 'Deliler', 300 Spartalı'dan belki de 'Cesur Yürek'teki karakterden daha bilinen bir ordudur. Herkesin korktuğu bir ordu... Fransızlar geldiklerinde "Geldik ve gördük. Bu adamlar o kadar ilginç ki. 'Deli' deyince meczup olduklarını zannetmeyin. Bu adamların bağlılıkları, vatan sevgisi, itaatkarlığının ve cesaretinin sonucu olarak bunlara 'Deli' diyorlar" diyorlar. 'Deliler'in bağlılığı o kadar yüksek ki... Osmanlı İmparatorluğu'nun en kötü dönemlerinde bile asla isyan etmemişler. Hiçbir başkaldırı içerisinde olmamışlar. Padişahın yakın korumasıydılar. Asla padişahı kenarda bırakmamışlar. Hep sadakat üzerine yemin etmişler.

        Osmanlı tokadının kaynağının 'Deliler' olduğu söylenir. Doğru mudur?

        Osmanlı tokadının kaynağının kimlere dayandığını çok az insan bilir. Çokça kullandığımız bir tabirdir ama kaynağını pek bilmeyiz. Kaynağı 'Deliler'dir. Onlar, yıllarca ıslak mermere vura vura talim yaparak öyle güçlenirlerdi ki... Tokatlarıyla adam öldürürlermiş. Düşünebiliyor musunuz gücü? Tokatla adam öldürebilmek için balyoz gibi olmanız lazım.

        Günümüzde 'Deliler' nasıl bir askeri birliğe tekabül ediyor?

        Ruh hali, hayata bakış tarzı, itaat, gözü peklik ve eğitim olarak bakarsak daha çok özel kuvvetlerle komando birliklerine denk geliyor. 'Deliler', boy pos olarak da o dönemin en uzunlarından seçiliyordu. O dönem Avrupa'nın boy ortalamasını 1.60 - 1.70'di. 'Deliler'in boy uzunluğu ise 2 metre civarındaydı. Kırım dolaylarında Ruslarla yapılan bir savaşta 'Deliler' düşmanı perişan ediyor. Tarih kitapları şöyle yazıyor; Deliler'in süvarileri, Rus Ordusu ile kedinin fareyle oynadığı gibi oynadı.'

        'Deliler Fatih'in Fermanı'nı nasıl yorumlarsınız?

        Amerika'da örümcek ısırınca adam örümcek adam oluyor. 'Hayatımda böyle saçma sapan filme gitmem' diyen kimse var mı? Ama Malkoçoğlu üç tane ok attığında kıyamet koparıyoruz. Süpermenler hep ABD'den çıkıyor. Hiç o filmleri eleştirmiyoruz. Başkasına gösterdiğimiz anlayışı kendi film sektörümüze gösterdiğimizde tarihi filmler de çekmeye başlarız. Türkiye'nin tarihi filmler çekme potansiyeli çok fazla. Biz de yok mu? Sanki hiçbir şey yapmıyormuşuz, yapamazmışız gibi bir algı işleniyor. 'Onlar yapabilirler, sen yapamazsın.' Tam tersi. Biz gerçek olaylarımızın filmlerini çekmezken başkaları yaşanmayan olayları devleştirerek film haline getiriyor. Biz yaptıklarımızı anlatmayarak kendimizi aşağı doğru çekiyoruz.

        'Oyunun Sonu - Deliler'de yer verdiğiniz her olay gerçek mi?

        Okuyuculara bırakıyorum. Beni okuyanlar bilir. Hangisi gerçek hangisi kurgu anlarlar.

        Kitabınızın adı neden 'Oyunun Sonu - Deliler', son bulan nedir?

        Kitabın sonunda "Devletler çıraklığında oyuna gelir, kalfalığında oyun bozar, ustalığında oyun kurar" diye bir deyimimi var. Adı aslında buradan geliyor. 2020'de Türkiye'nin kurduğu bir oyun bitiyor. Ve oyun kurucu olarak oyunun sonuna geliyor. Oyunun sonu 2020'deki kırılma noktasının ne olacağını anlatarak bitiyor. Çünkü gerçekten bundan sonra ne yaşanacaksa Akdeniz'de yaşanacak.

        Petrolden dolayı mı?

        Hem petrol hem doğal gaz. Çünkü Türkiye'nin önünü açacak bir daha da hiç geriye doğru düşünmeyecek bir havza Akdeniz'de bulunuyor. Dünyanın bütün doğal gazının yüzde 50'si hemen dibimizde.

        Bugüne kadar neden çıkarılmamış?

        Çıkartmak imkansızdı. Teknoloji yetersizdi, maliyeti yüksekti. Bir de talep edilmesi gerekiyordu. Bugün gelinen nokta Türkiye'yi başka bir seviyeye atlatacak. Yıllarca verdiğimiz cari açık gibi birçok konunun ilacı şu an dibimizde. Bunu yedirecekler mi yedirmeyecekler mi kavgası da aynı Birinci Dünya Savaşı öncesindeki kavganın birebir aynısı olacak.

        Osmanlı Ordusu'nun öncü birlikleri olan 'Deliler Ocağı'ndan bir grup askerin Fatih Sultan Mehmet'in emriyle Eflak Voyvodası Vlad Tepeş ile girdiği mücadeleyi hikâyeleştiren 'Deliler Fatih'in Fermanı'nı Osman Kaya yönetirken filmde başrolleri Erkan Petekkaya, Cem Uçan, İsmail Filiz, Nur Fettahoğlu, Yetkin Dikinciler, Namık Rüstem Khanlı, Batın Uçan, Kamil Güler, Mehmet Ali Karakuş, Berat Efe Parlar ve Rüzgar Aksoy paylaştı.

        REKLAM
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ