Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım Sobacılıktan çelik krallığına

        Ağırlıklı demir çelik sektöründe faaliyet gösteren Tosyalı’nın Cezayir yatırımlarını hep duyardım, sonunda gidip gördük. Fuat Tosyalı ve bir grup gazeteciyle hafta sonunda Tosyalı Cezayir’in kurulduğu liman şehri Oran’a gittik. Fuat Tosyalı’nın İskenderun’da 6 yaşında babasının yanında soba borusu imalatçılığından başlayan ve Cezayir yatırımıyla demir çelik krallığına uzanan öyküsünü kendisinden dinledik.

        Bu öyküyü dinlerken Akdeniz’in kıyısında kurulu Oran’ın Tosyalı’nın doğup büyüdüğü İskenderun’la benzerliğini gördük. Tosyalı da önce ticaret için gidip gelmeye başladığı bu ülkede Oran’ı gördükten sonra yatırım kararını alıyor ve bu yatırımın Oran şehrinde olması için ısrar ediyor.

        Fuat Tosyalı’nın demir çelik yatırımlarının daha büyük kısmı artık Cezayir’de yer alıyor. Maden var, doğalgaz da bol ve ucuz olunca Tosyalı ülkenin en büyük özel sanayicisi durumuna gelmiş.

        ➔Halen 6 milyon ton üretimi kapasitesi olan ve son kısım yatırımı tamamlandığında yılda 9,5 milyon ton yassı ve uzun mamul kapasitesine çıkacak Tosyalı Algerie (Cezayir) Afrika’nın en büyüğü ve dünyanın önemli entegre demir-çelik merkezlerinden biri olmaya aday.

        ➔Tosyalı Cezayir aslında bir fabrika değil, tam 17 büyük fabrikadan ve bir limandan oluşan büyük bir sanayi sitesi gibi. Tam 5 bin dönüm alan üzerine kurulu ve çalışan sayısı 6.500. Bunun yüzde 10’u olan 650’si Türkiye’den giden gurbetçilerden oluşuyor.

        Şimdiye kadar yapılan yatırımların toplamı 6.5 milyar dolara ulaşmış. Yıllık ciro ise 3.5 milyar dolar, bunun 1 milyar doları ihracat.

        ➔2026’da tamamlanacak 5.Etap yatırımla birlikte bu rakam 8 milyar dolara çıkacak. Çalışan sayısı da 8 bine ulaşacak.

        650 milyon dolar özkaynakla başlayan Cezayir yatırımı 10 yılı aşkın sürede elde edilen karların yeniden yatırıma yönlendirilmesiyle birlikte 1.5 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşmış durumda.

        YOK EDİCİ REKABET

        ➔Gezi boyunca soruları yanıtlayan Fuat Tosyalı yatırımın başlangıcında konteynerlere çekecek elektrik bulmakta dahi zorluk çektiklerini belirtirken “Bu ülkenin kaderiyle kaderdaş olduk, avcı olmadık. Bu yüzden de saygı duyulduk ve saygı duyduk” dedi. Dünyanın hiçbir yerinde işlerin kolay olmadığını belirten Fuat Tosyalı şunları söyledi:

        “Demir çelik tesisi kurmak elbette zor. Ama kurduktan sonra onu rakip şirketlere karşı korumak daha da zor. Artık demir çelik sektöründe karşımızda kıyasıya rekabet edenler yok, yok edici rekabet var.

        ➔Bu rekabete ancak çok doğru lokasyon yatırımları yaparak ve entegre tesis kurarak karşılık verebilirsiniz.

        ➔Bu açıdan bakınca Akdeniz havzası Avrupa’nın çelik tedarik merkezi haline geliyor. Doğalgazı tedarik edebileceğimiz her yerde rekabeti koruyoruz.

        Biz daha fazla büyümeyeceğiz. Ama dünyada kapasite kaybı bekliyoruz. Büyükler küçüleceğinden biz öne çıkacağız.

        ➔İşimiz bugünü doğru okumak değil. Mutlaka yarını doğru okumamız gerekiyor. Cezayir’e geldiğimizde globalizasyonun bir gün tersine döneceğini biliyorduk.”

        AVRUPA’YA YEŞİL ÇELİK İHRACATI

        ➔Eylül ayında devreye giren yüksek kalite çelik üreten ikinci DRI (doğrudan indirgenmiş demir) tesisi ile Tosyalı Cezayir doğal gaz kullanımını üçte bir düzeyinde azaltarak verimliliği artırmış.

        ➔Zenginleştirme yatırımı verimlilik açısından önemli olduğu kadar stratejik de. Çünkü daha az madenle daha çok üretim yaparak madenin kıt olduğu yerlerde veya zamanlarda üretimin devam ettirilmesini sağlıyor.

        ➔Tosyalı Cezayir’de 1 milyar dolarlık yatırımla geleceğin otomotiv endüstrilerine yönelik özel kalite çelik de üretilecek. Otomotivde ve silolarda kullanılan korozyon dirençli çinko-alüminyum-magnezyum kaplamalı çelik özellikle Avrupalı üreticileri tarafından tercih ediliyor.

        ➔Cezayir Tesisindeki tüm üretimler karbon salımında uluslararası kabul değerlerinin çok altında ve bu sayede AB Yeşil Mutabakatıyla sınırda karbon vergilerinin uygulanması halinde Cezayir’den Avrupa’ya yeşil çelik ihraç edebilecek.

        ‘Cezayir’deki yatırım evladım gibi’

        Cezayir yatırımının ticaretin ötesine geçen bir boyutu olduğunu belirten Fuat Tosyalı “Manevi olarak kendimi iyi hissettiren çok şey var. Bize bir yatırımcı olarak çok büyük değer veriliyor. İşin gerçeği, biz de emeklerimizin karşılığını alıyoruz. Şurada neredeyse bir vatan toprağımız kadar kendimizi çok iyi ve güvenli hissediyoruz. Benim için artık olay ticaretin ötesine geçti” dedi. Gezi süresince Fuat Tosyalı’nın sorulara verdiği yanıtlardan seçtiklerimizi şöyle sıralayabiliriz:

        ➔ “Bir süre önce ‘Cezayir'de yatırım yapıyorsunuz, oradaki karınızı transfer edebiliyor musunuz’ diye soruldu. Ne cevap vereyim diye düşündüm, kendimi sorguladım.

        ➔Ben yurt dışı yatırımı, para kazanacağım da, getireceğim diye yapmıyorum. Şöyle düşünün:

        ➔Evleniyorsunuz, bir çocuğunuz oluyor. Yemiyor yediriyor, içmiyor içiriyor, giymiyor giydiriyorsunuz. En iyi okullarda okutuyor, onun için borçlanıyor, her şeyi yapıyorsunuz. Niye, ayaklarının üstünde dursun diye…

        ➔Sonra üniversitesini bitirtiyor, işini kurduruyor, evlendiriyorsunuz. Ne için? Çalışacak, para kazanacak, bana getirecek, bani bakacak diye mi? Hayır.

        ➔Eğer akıllı bir evlatsa ayaklarının üzerinde duruyor, kendi geçimini sağlıyor, ‘Babam gelmiş’ diyerek baş köşede oturtuyor, mutlu bir şekilde sizi yolcu ediyorsa bütün bu emeklerinizin karşılığını alıyorsunuz.

        Ben buradaki yatırımlarımı evladım gibi görüyorum. Beni iyi karşılıyor, yediriyor, içiriyor, ağırlıyor, kime gitsem hayırlı bir evlat diyor. Sağ olsun. Bu evladınızdan çok memnunum,karşılığını böyle alıyorum.

        ➔Öbür türlüsü, diyelim ki çok kar ettim ve bu karı da transfer edip aldım, hesabımda çok sıfırlı rakamlar oldu, bu beni çok mutlu etmez.

        ➔Biz İskenderun’da tenekeci, sobacı iken bugün Türkiye içinde ve dışında 7 çelikhanemiz var. Şimdi sekizinciye başlayacağız. Yüzde 100 hidrojen ile çalışan yeni DRI tesisi ise dünyada tek örnek, en büyüğünü yaptık, ikinciyi de biz yaptık.

        ➔Olay işte bu, birini yapıyor bitiriyorum, onu üretime alıyorum. Ondan sonra diyorum ki alıp verdiğim nefesin hakkı için daha fazla ne yapabilirim? Bir şey daha nasıl yaparım?

        ➔Olay levhadaki skor değil, herkese nasip olmuyor bu. Hakikaten sadece paralı adama da nasip olmuyor.

        ➔Yani şimdi bir balya para bulsanız aklınıza demir çelik yatırımı gelmez. Akıl işi değil zaten. Ama bu bize nasip oldu, hakkını verelim olabildiğince diyoruz. “

        AÇILIŞ TÖRENİNDE BAŞBAKANLA GEÇEN DİYALOĞ

        ➔2013 yılında yatırımını yaparken çok zorlandığını ama 20 ayda da bitirdiğini anlatan Fuat Tosyalı açılış için gelen dönemin Cezayir Başbakanı’nın “Bizim olsa bunu 20 senede yapamazlar” dediğini aktararak Cezayir Başbakanı ile arasında geçen diyaloğu şöyle aktardı:

        “Bu işi başka nerede yapıyorsun?

        -Türkiye’de.

        Erdoğan'ı tanıyor musun?

        -Başbakanımız efendim, ben de ülkenin sanayicisiyim.

        Onu çağırsak buraya gelip açılışını yapar mı?

        -Gelir efendim, yapar.

        Nereden biliyorsun?

        Bizim Türkiye'deki fabrikamızı önceki sene açtı.Buraya da gelir.

        Tamam, o zaman şöyle yapalım. Ben burayı açmayayım bugün. Davet edelim O’nu da, sen de davet et. O gelsin, öyle açalım.”

        ➔O işte “Davet edelim, Erdoğan da gelsin” diye tokalaşırken çekilen fotoğraf burada gazetelerde yer aldı, ben de Başbakanlığa yolladım. Dedim ki, “Bizim bir açılışımız vardı, yarım kaldı. Sayın Başbakanımızı Cezayir Başbakanı açılışa davet ediyor.”

        ➔Gecikmeden programa aldılar ama o sırada Gezi olayları patladı. Buna rağmen Başbakan Erdoğan Kuzey Afrika ülkelerine yönelik gezisini yaptı. Buradaki fabrikamızı da açtı.

        TÜRKİYE CEZAYİR İLİŞKİLERİNDE MİHENK TAŞI

        ➔Biz de Cezayir Başbakanı’nın istemesi ve bizim Başbakanımınız cesaretlendirmesi ile hemen o hafta ikinci etap yatırıma başladık.

        ➔Bu yatırım, o zaman limoni olan Türkiye - Cezayir ilişkileri açısından bir mihenk taşı oldu. O günden sonra Türkiye-Cezayir ilişkileri çok güzel bir çizgiye oturdu.

        ➔İlk yatırım iznini aldığımızda Türkiye’den Cezayir’e haftada 4-5 uçak vardı, şu an 70 sefer düzenleniyor.

        ➔Burada Türkiye’den muazzam bir kümelenme oluştu. 5 bin civarında Türk girişimci yatırım yaptı. Bunların en az 500 tanesi bizimle çalışıyor. Bizde çalışıp ayrılıp iş kuranlar da oldu.”

        ➔Kendi işinden ayrı olarak Fuat Tosyalı Türkiye Elçiliği’nin binasını da inşa edip devlete hibe edecek.

        ➔Yine gezimiz sürerken öğreniyoruz ki, Ziraat Bankası Cezayir’de şube açıyor. Bütün hazırlıkları tamam ve merkez bankasına faaliyet izni için başvurmuş. Böylece Cezayir’de ilk Türk bankası da faaliyete geçecek.

        ‘Oyunda dört gözünüz açık fırsat kovalayacaksınız’

        Fuat Tosyalı’ya sorular ve yanıtları şöyle:

        Böyle bir yatırımın ideal geri dönüş süresi nedir, 10 yılı geçiyor mu?

        ➔”Şimdi artık şartlar o kadar değişti ki, istediğiniz kadar hesap kitap yapın, tutmuyor. Sizin dışınızda bir dünya var.

        ➔Önceleri derdimiz Ukrayna ve Rusya'ydı. Onlardan çok mal gelirdi.Sonra Çin başladı. Yani istediğiniz kadar düşünün, fizibiliteyi yapın, kurgulayın. Sizin dışınızda dünyada birileri her an atak halinde.

        ➔Bir kere müşteri stabil değil, değişkenlik gösteriyor. Tam Avrupa için bir şey yapıyorsun, bakıyorsun hemen bir sınırlama getiriliyor. Ya da başka bir alan açılıyor önünüze.

        Önemli olan devamlı oyunun içerisinde, dört gözünüz açık fırsat kovalayacaksınız. Yani hiç öyle kurguyla planla yapılacak gibi değil.

        Demir çelik sektöründe teşvik sistemi nasıl?

        ➔Türkiye’de zaten teşvik hiç yok. Teşvik 25 yıl, Gümrük Birliği’nden dolayı sıfırdır. Avrupalılar Türkiye'deki çelik endüstrisini kendilerine rakip gördükleri için, hiçbir şekilde demir çelik sektörü teşvik edilmeyecek demişler. Türkiye tarafı da kabullenmiş.

        ➔Onun için ne doğrudan ne dolaylı hiçbir şekilde teşvikten yararlanamayız.

        ➔Bütün teşvik kararnameleri çıkarken en altında bir cümlede ‘demir çelik sektörü hariç’ der.

        Kapasite kullanımını Türkiye’de nasıl, burada nasıl?

        ➔Türkiye'de demir çelik sektörünün kapasite kullanımı oldukça düşük. Özellikle yurt dışından ithal ürünlerin baskısıyla yüzde 60’ları ancak yakalayabiliyoruz.

        ➔Cezayir’de ise kapasiteyi tam kullanıyoruz. Yani yüzde 100’e varıyor. Üç vardiya şeklinde çalışıyoruz. Cezayir’in iç tüketimini karşıladıktan sonra yılda yaklaşık 1 milyar dolar kadar da ihracat yapıyoruz.

        ➔Burada şu an 6 milyon ton civarında üretim yapıyoruz. Bunu 600 dolardan çarparsak yıllık 3.5 milyar dolar ciro eder.

        ➔Kredilerimizi tamamen Cezayir’in finans sisteminden sağladık ve yine buranın imkanlarıyla bu kredileri kapattık.

        ➔Zaten buraya dışarıdan kredi getiremezsiniz. Burada yapılacak yatırımlar buraların bankaları tarafından finanse edilir.

        ➔Ama bize geçen sene Dünya Bankası (IFC) ile Afrika Kalkınma Bankası ve Fransa Kalkınma Bankası( Proparco) personel, çevre politikalarımız ile teknolojik seviyelerimiz açısından ilk defa Cezayir’deki bir özel sektör kuruluşu olarak bize 500 milyon dolar büyüklüğünde kredi çıkardı. Ancak Cezayir devleti buna teşekkür etmekle yetindi.

        ➔Otomobil çeliği üretimi için yatırımımız devam ediyor. Büyük bir kısmını buradaki karımızdan öz kaynak olarak koyuyoruz. Kullandığımız kaynak 650 milyon dolar. 1 milyar dolar civarında yatırım yapıyoruz. Yüksek bir öz kaynak oranıyla yapıyoruz bunu.

        ➔Yanlış bilmiyorsam burası hem Türkiye'nin yurt dışındaki en büyük özel sektör yatırımı, hem de Cezayir'in en büyük yabancı sermaye yatırımı oluyor. Biz aynı zamanda Cezayir’in en büyük özel sektör sanayicisiyiz.“

        ➔Bu gezi nedeniyle Fuat Tosyalı’ya aklıma gelen soruyu soruyorum: Acaba Tosyalı Cezayir’i halka açmayı mı planlıyorsunuz? “Hayır” diyor.

        ➔“Bizim oralarda bir söz vardır. ‘Köyün en güzel kızı da olsan arada bir çeşme başında kendini göstereceksin ki evde kalmayasın.’