Sözde "Eylül'de aşk başkadır" denir...
Eylül ayının hüzün ayı olmasından ziyade, sık sık "Aşk" ayı olduğu hatırlatılır, adına özel aşk dolu şiirler yazılır. Fakat bu yıl Eylül ayı en hüzünlü, en acı, en kayıplarla dolu ay olarak başladı ve bitmek üzere. En başta 8 yaşındaki Narin'in kaybı ile sarsıldık. Memleket olarak, "O köy de neler oluyor" diye diye şoka girdik. Peki biz "O köy bizim köyümüzdür" şarkısıyla büyümemiş miydik? Neler oluyordu!!!
Ayın ortalarında babamı kaybettim. Fakat etrafımda da, çok acayip kayıplar ve hastalıklar duyuyorum. Kimisini tanıyor, kimisini de tanımıyorum. Ama şunu çok net biliyorum ki, hepsi de çok iz bırakan ve korkunç haberlerdi.
Mesela TikTok fenomeni Kübra Aykut'un ölümünden çok etkilendim. Gencecik bir kadın ve hayatına son veriyor ve insan inanmak istemediği gibi "Neden" demeden de edemiyor.
Güzelsin, kendince bir ün yapmışsın, hayatını istediğin gibi yaşıyorsun. Üstelik önünde kocaman ve güzel bir hayat varken ardında; “Kendi hür irademle" diye bir not bırakıyorsun. Aklım almıyor.
Kübra'nın el yazısı ile bıraktığı notunu defalarca okudum. Diyor ki; "Çünkü artık yaşamak istemiyorum. Fıstığa çok iyi bakın. Hayatımdaki herkese çok iyi geldim. Ama kendime iyi gelemedim. İyi bir insan olarak yaşamak bana hiçbir şey kazandırmadı. Bu hayatta bencil olun. O zaman mutlu olursunuz. Günlerdir can çekişiyordum, kimse görmedi. Kendimi çok seven ben kendimi düşündüğüm için gidiyorum. Özür dilerim. Nasıl şaşırttım ama yine sizi.” Diyor.
Ah Kübra ah..
İnsanlarımız özellikle son yıllarda sadece kendisini düşünüyor. Hayatındaki insanların ne durumda olduğu ile ilgilenen yok, hatta "Kendi menfaatleri doğrultusunda ilişki ve arkadaşlık yönetiyor. Karşındaki üzgün mü, kızgın mı, kırılıyor mu, yaralanıyor mu, acaba bir sorunu mu var, derinlerde neler yaşıyor, neler hissediyor" diye düşünüp empati kurmuyor. Hele bir de "Neşeli", sorunlarınızı anlatmayan, kendiniz çözmeye çalışan bir tipseniz tamam. Kimse sizin üzülebileceğinizi, yaralanabileceğinizi fark etmiyor!!!
Maalesef sizin bazı zamanlar "Acı" çekebileceğinizi düşünmüyor.
Benim de etrafımda var maalesef böyle insanlar. Sadece kendilerini düşünüp bencilce davranıyor. Oysa ki, sizin insan olabileceğiniz ve yaralanabileceğinizi fark etmiyor.
Kübra ve Kübralar çok.
O yüzden siz siz olun, eşinize, dostunuza, değer verdiğiniz insanlar için biraz daha empati duygunuzu geliştirin. Belki yararınız dokunabilir.
***
TikTok mevzusu
Maalesef bu platformu hiç bilmiyorum. Hiç kayıt olmadım, hiçbir şey izlemedim. Fakat haberlere konu olur ya da sosyal medyaya bir şeyler düşerse görüyorum. Ve korkunç bir yer haline geldiğini görebiliyorum.
O mecranın insanları derin yalnızlığa ve mutsuzluğa ittiğini düşünüyorum.
Özellikle sorunlu kişilerin sadece Tiktok'tan değil birçok sosyal medya hesaplarından uzaklaşması gerektiği kanısındayım. Çünkü insanların kafasını karıştıracak tarzda çok sahte insan, paylaşım ve hayatlar var.
***
Bu ay öğrendiğim "Hayat seni eninde sonunda"
-Sabırlı olmayı.
-Tevekkül etmeyi.
-Olanı kabule geçmeyi.
-Zorlamamayı.
-Bırakmayı bilmeyi.
-Dostum dediklerinin dost olmadığını.
-Asla "vazgeçmem" dediklerinden vazgeçmen gerektiğini.
-Seviyorum diye direttiklerini, sevmemeyi.
-Kimseye güvenmemeyi.
-Aile'nin her şeyden önemli olduğunu öğretiyor...
Budur!!
