Malumunuz dünya değişiyor ve bizler de bu değişime, istemesek de, ayak uydurmak zorundayız çünkü "Yapay zeka" diye kocaman bir gerçek ile yüz yüzeyiz.
Daha önce "Yapay zeka" hakkında birçok yazı yazdım. Hatta, "Amaaan ya istemiyorum değişmek" dedim. Ama bu öyle böyle bir durum değil. Ve ister istemez ilgisiz kalamıyorsunuz bu değişime.
Bu hafta da yüzlerce kadının içinde yine kocaman "İş'te Kadınlar Zirvede" toplantısında "Yapay zeka" ile karşı karşıya kaldım. Ve uzun zamandır kendisini hayranlıkla izlediğim Forbes listesinde yer alan tek Türk Fütürist Ufuk Tarhan'ı canlı canlı dinleme fırsatı buldum.
Uzak durduğum "Yapay Zeka" karşısında içim bi yumuşadı. Canlı izlemek bir başka oluyormuş çünkü Ufuk Tarhan, "Şimdi ne güzel böyle bütün kız kardeşler güzel güzel oturduk, konuşuyoruz, birbirimizi dinliyor alkışlıyoruz ama güzel şeylerden bahsetmeyeceğim" diyerek "Bizi gelecekte neler bekliyor" gerçeği ile bir kez daha yüzleştirdi.
En azından kendi adıma uzak durmaya çalıştığım ama duramadığım "Yapay Zeka"ya biraz daha fazla yanaştım. Çünkü "Ben kendimi geliştirmezsem 'Yapay Zeka' da olmaz. O da bir işe yaramaz, onun bana sağladıkları da" diye yeniden kocaman bir gerçek çıkıyor. Bu yüzdendir ki, olduğun yerde saymayacaksın, üreteceksin, çalışacaksın ve emek vereceksin. Ki bizler yeşil bilgisayar ekranlarından, tüplü televizyonlardan, kocaman telefonlardan, kaydırmalı telefonlara, MSN'den ICQ'ya ardından Facebook ile tanışmış, çözmüş, öğrenmiş bir nesiliz.
Bizden kaçar mı yahu; yapay zekalar, robotlar. Vız gelir, tırıs gider.
Çünkü;
-Çalışmadan kimse kalıcı olamıyor.
-Çalışmadan, üretmeden büyütemiyorsun.
-Hak edeceksin ki daha da kalıcı olasın, işini büyütesin.
Bu kadar basit!!! Nokta..
Bu yüzdendir ki, memleketin en önemli Fütürist Ufuk Tarhan'ı takibinize almadıysanız alın derim.
***
Kadınların gücü adına
Ayrıca yavru vatan Kıbrıs Türk Girişimci Kadınlar Derneği GİKAD’ın, Global Girişimcilik Haftası etkinlikleri çerçevesinde “Yeşil , Dijital ve Toplumsal Dönüşüm” ana temasıyla bu yıl 4’üncüsünü düzenlediği “İş’te Kadınlar Zirvede” etkinliğine 250 girişimci kadın katıldı.
Ve ben de bu hafta sonu;
-Cesur ve girişimci kadınları dinledim, alkışladım.
-"Of be ne güzel geldi, nasıl iyi geldi" diye diye alkışladım.
-Ne yalan söyleyeyim Türkiye'nin çeşitli yerlerinden katılan başarılı kadınları dinlemek ilaç gibi geldi.
Çünkü memleketimizde çalışkan, üretken, kendini geliştiren, "Ben kadınım yapamam" demeyen başarılı kadınların varlığını bilmek bile mutluluk verdi.
Çünkü biz kadınlar birbirimizi alkışlarsak, hep birlikte bir olursak, el ele tutuşursak o zaman güçlüyüz.
Helal olsun.
Beni de, Gaziantep'i tanıtan, canla başla memleketi için çalışan, Hışvahan'ı bizlere kazandıran Mine Özmen'in "Hadi Esin sana harika kadınlar ile tanıştıracağım" demesiyle düştüm yollara. İyi ki gitmişim inanın çok iyi geldi.
Çünkü ben kadınları izlemeyi, desteklemeyi çok severim. Hele ki, tüm zorlukları aşmak için çalışan kadınları. Çünkü ben de zorluklar ile boğuşup kendi ayakları üzerinde bir yere gelmiş bir kadınım. Çok da iyi bildiğim için zorlukları her kadının da yanında olmaya çalışıyorum.
Lütfen hanımlar siz de hemcinsleriniz yanında olun.
Eğer tek başınıza kalkamıyorsanız bir olup birlikte kalkın.
Biz birlikte güçlüyüz.