Fenerbahçe, Gaziantep FK'yı 3-1 yenerek Galatasaray ile arasındaki puan farkını 3’e indirdi.
Sarı-Lacivertliler için bu maçın önemi büyüktü. Kaybedilecek puan moralleri bozacağı gibi farkın açılmasına da neden olacaktı.
Karşılaşmanın 3. dakikasında gelen gol takımı rahatlattı. Taraftarın coşkusu ile ilk 15 dakika güzel bir oyun sergilediler.
Sonra, oyun değişti. Rakip takım topa daha çok sahip oldu. Fenerbahçe’ye zor anlar yaşattı. Her an gol atacaklar izlenimi verdiler.
İlk yarıyı 1-1 bitirdiler.
Neden böyle oldu diyebilirsiniz. İlk yarının 30 dakikası Fenerbahçe acemiler mangası gibiydi. Top tutmakta zorlandılar. Pas hataları inanılmaz diyebileceğimiz oranda fazlaydı.
İkili mücadelede zayıftılar. Orta saha ne yaptığı bilmez şekilde, sahada gezindi. Atılan ilk goldeki organizasyon harika olsa da, sonraki dakikalar vasat bir oyun olarak kayıtlara geçti.
Fred’in birkaç maçtır düşük performansı yine sürdü. İrfan Can sakatlıktan yeni çıktı. Hazır olmadığı belli. En Nesyri beklenilenden uzak bir performans sergiledi.
Böyle olunca doğal olarak gözler Mourinho üzerine çevrildi. Portekizli hoca ne yapacaktı?
İkinci yarının başlamasıyla birlikte, Fenerbahçe’nin beklediği taze kan sahadaydı. Amrabat, oyuna girdikten sonra farkını gösterdi. Oyun değişti. Futbol aklı yüksek bir oyuncu. Sakin kişiliği ile kazandığı topları iyi kullandı. Savunma arkasına uzun toplar attı. Bir anda takıma güven geldi.
Bu yarı oyunun tamamı rakip alandaydı. Arka arkaya ataklar, Gaziantep savunmasını bunalttı. Atılan 17 korner bu baskının göstergesiydi.
İkinci gol de yine bu korner atışları sonrası geldi. Becao iyi sıçrayarak topu ağlara gönderince, kara bulutlar dağıldı. Takıma biz güçlüyüz inancı aşılandı.
Takımın lideri Dzeko, attığı üçüncü golle skoru belirlerken, vuruşu tam ustaca girişimdi. Harika bir dokunuştu. Tıpkı Oğuz’un attığı golde olduğu gibi.
Oğuz’dan söz etmek gerekirse, daha önce de yazmıştık. Bu oyuncu takımın ilk 11’inde olmalı diye. Öncelikle iki ayağını kullanıyor. Maça sol kanatta başladı. Sonra sağ kanada geçti. Ardından sağ bek oynadı. Son anlar da ise bir kez daha sağ kanatta görevlendirildi.
Nerede oynarsa oynasın, performansını üst düzeye çıkarmasını bildi. Sahanın en iyisiydi. Mourinho, bundan sonra Oğuz’dan vazgeçmez kolay kolay. Vazgeçmemeli de.
Özetle, Fenerbahçe ilk yarı kötü oyununu, ikinci bölümde Mourinho’nun yerinde dokunuşları ile iyiye çevirdi. Haklı bir galibiyet aldı.