Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Muharrem Sarıkaya Amazon dolandırıcıları…
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        BM’NİN öncülüğünde iklimdeki olumsuzlukları ülkelerin el birliğiyle gidermesini hedefleyen, karbon salınımının düşmesini amaçlayan COP, “Taraflar Konferansı (Conferance of the Parties)” nın bu yıl önemli bir başlığı var…

        Bu yıl gerçekleşmesinden de yola çıkmış olsalar gerek, “Olimpiyat Ateşkesi” mottosundan yola çıkarak düşmanlıkların bir kenara bırakılması amaçlanmış.

        Azerbaycan’da 11-12 Kasım’da düzenlenmesi planlanan 29’uncu iklim zirvesinin hedefini de belirlemek amacıyla, “COP Ateşkesi” denilmiş.

        Azerbaycan yetkililerinin aktardığına göre katılacağını bildiren lider sayısı 50’yi geçmiş.

        Geçen yıl BAE’de gerçekleşmesi fosil yakıtların en büyük üreticisinde böyle bir zirvenin yapılıyor olmasından dolayı ciddi tartışmalara neden olmuştu.

        Ancak o toplantıdan önemli bir karar da çıktı ve savaşta olan iki ülke olmalarına karşın Ermenistan, bu yılki zirvenin Azerbaycan’da yapılmasını veto etmediği gibi, destekledi.

        Bundan da kaynaklansa gerek Azerbaycan bu yılki zirvenin ana temasını bölgede barış üzerine kurmuş ve “COP Ateşkesi” başlığıyla toplantıyı yapmaya karar vermiş.

        Ateşkesi ne kadar sağlar bilinmez.

        PUTİN VE ESAD SÜRPRİZİ

        Ancak taraflarını bir araya getireceği kesin.

        Bunu anlamak için kısa süre önce hala tartışması devam eden Rusya Devlet Başkanı Putin’in Bakü ziyareti önemli.

        Çünkü Putin, Ukrayna savaşı başladığından bu yana batılı herhangi bir ülkeye ayak basmadı; ayrıca bazı ülkeler de sanki uygulayabilecekmiş gibi hakkında yakalama kararı çıkardı.

        Eğer katılırsa ki katılma ihtimalinin yüksek olduğundan söz ediliyor, bu durumda Putin Ukrayna savaşı başladığı günden bu yana batılı ülke liderlerinin de bulunduğu bir uluslararası toplantıya ilk kez katılmış olacak.

        Benzer şekilde Suriye Devlet Başkanı Başer Esad’ın da katılma olasılığından söz ediliyor.

        Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile özel bir dostluğu olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da zirveye katılma olasılığı yüksek görülüyor.

        Bir de İsrail’in Gazze’ye saldırısı ile ilgili ateşkes arayışları var ki, tam sağlandığı sanılırken dün anlaşmanın gerçekleşme olasılığının düşüklüğünden söz edilir oldu.

        ABD’nin Gazze’de ateşkesin sağlanması konusundaki çabası biliniyor; Kasım’daki seçime kadar da Beyaz Saray yönetimi bu konuda ilerleme sağlama konusunda kararlı görülüyor.

        Nasıl bir sonuca ulaşılır, Kasım’a varmadan çözülür ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulması için adım atılır mı bunları zaman gösterecek.

        HEDEF BARIŞ ZİRVESİ HALİNE GETİRMEK…

        Ancak bütün bunların iki ay içinde olma olasılığının çok düşük olduğu gerçeği de önümüzde duruyor.

        Bir gerçek var ki çatışmalardan yorulan bölgede herkes ateşkes istiyor ve bunun için çaba gösteriyor.

        Bu yolda ilerleme sağlayan ülkenin hanesine olumlu yazacağını da herkes görüyor.

        Nitekim İklim Zirvesi için çalışan Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in Dış Politika Yardımcısı Hikmet Hacıyev, bir süre önce verdiği bir demeçte, Azerbaycan, COP29’u iklim eylemi meselesinin yanı sıra, bir barış zirvesi haline getirmek için ekstra çaba göstermeye devam edecek” demişti.

        KARBON DOLANDIRICILARI

        Bütün dünya gittikçe sorunlu hale gelen iklime dönük olumsuzlukları gidermek için uğraşırken, karbon salınımını en aza indirmek hedefleri arasında bulunuyor.

        Paris Anlaşmasına göre karbon emisyonlarını telafi etme şansına da sahipler.

        Bunun için bazı havayolu şirketleri bilet alan müşterilerine “suçluluk duymadan seyahat edebilmelerini sağlamak” adına 1-2 dolar ödemeleri halinde karbon emisyonlarını telafi etme hakkı getirmiş.

        Buna göre, karbon üreten ülkeler, firmalar veya karbon yoğun faaliyeti olanlar, bunu telafi edebilmek için karbon pozitif ülkelerden kredi ile puan satın alabiliyor.

        Böylece açığını kapatabiliyor.

        Örneğin bir ülkenin karbon emisyonu 80 olsun; bunu diyelim ki makul olması gereken 20’nin altına indirebilmesi için bir başka ülkeden veya firmadan 60 puanlık ek alım yapması gerekiyor.

        Alım yapılabilecek ülkelerin ağırlıklı bölümü de Amazon Ormanları içinde bulunanlar oluşturuyor.

        AMAZON SAHTEKARLARI

        Şirketler veya hükümetlerin, “karbon nötr…” etiketlerini kazanmak için yeterli kredi satın alarak karbon dengelemelerini sağlayacakları milyarlarca dolarlık bir pazar kurulmuş.

        Çünkü gelecek yıldan itibaren AB üyesi ülkeler başta olmak üzere batılı ülkelere ihracat yapmak için karbon nötre sahip olmak gerekiyor.

        Bunu sağlamanın tek yolu da buralardan karbon kredisi almak…

        The Post’un bir araştırmasına göre Brezilya Amazonlarında kurulan bu pazarda son dönem üçkâğıtlar dönmeye başlamış.

        Zaten hükümetler tarafından korunan Amazon'daki birçok alan üzerinde bazı firmalar hak iddia etmeye ve buradan kendilerine karbon payı çıkarmaya başlamış.

        İşin ilginç yanı ise The Porst’un araştırmasına göre aralarında Netflix, Boeing, Salesforce gibi firmaların da bulunduğu şirketlerin, bu sahtekar satış yapan şirketlerin tuzağına düşmüş olmaları.

        Kredileri satın almış olmalarına karşın ödedikleri karşılığı alamıyorlar.

        GÖNÜLLÜ KARBON PİYASASI SORUNU

        Dolayısıyla kredilerin satın alındığı “gönüllü karbon piyasasının” sorunlarla dolu olduğu gerçeği de önlerinde duruyor.

        İşin ilginç yanı, gönüllü karbon piyasasında satılan kredileri doğrulama grubu olan iki şirket de bunların tuzağına düşmüş, 29 gayrı meşru projeye onay vermiş.

        Dolayısıyla verdikleri karbon zararını telafi etmek amacıyla karbon kredisi satın alan şirketler de geçersiz, sahte kredilere para ödemiş.

        Azerbaycan İklim Zirvesi’nde bu konuların da sağlıklı bir şekle kavuşturulması planlanıyor.

        Özetle, “Sülün Osman”lar sadece bizde bulunmuyor…