HÜKÜMETLER ile teknoloji devleri arasındaki savaş her geçen gün yeni bir arenada mücadelenin yaşanmasını da beraberinde getiriyor.
Bundan 10 yıl kadar önce internete kimin hakim olacağı iken, bugün sosyal medya ve yapay zekayı tartışıyoruz…
Görünen o ki bu mücadele bir süre daha devam edecek…
Buna ilişkin New York Times’ta dün Jack Nicas ve Paul Mozür’ün çok iyi çalışılmış makalesi vardı…
İddialarına göre bir süredir teknoloji firmalarının galibiyeti ile sonuçlanan savaşta, son dönem hükümetler galip çıkmaya başlamış…
Galibiyetlerde önemli bazı veriler de sıralanmış…
Bunun başında da 200 milyon ile hatırı sayılı bir nüfus ve dolayısıyla kullanıcı kitlesine sahip Brezilya geliyor…
Brezilya hükümeti, belirli hesapların kapatılması yönündeki mahkeme kararlarını tanımadığı ve kendisinde rest çektiği için Elon Musk’a ve sosyal ağı olan X’e kızgındı…
NYT’deki makaleden anlıyorum ki diğer hükümetler gibi onların direnişi de sonunda noktalanmış ve geçen haftadan itibaren tekrar çevrimiçi olmuş…
MUSK BREZİLYALI HAKİME DİRENEMEDİ
Tekrar gelmesine neden de Musk’ın direnişinden eser kalmaması, geri adım atıp teslim olması…
Oysa Brezilya halkını yasağı alan hakime karşı ayaklanmaya ve sokağa çıkmaya devam etmişti…
Sonunda beklediği olmadığı gibi, direnişini de sürdüremedi; 200 milyon nüfuslu bir ülkeyi pas geçemeyeceğini gördü…
Aktarıldığına göre tam da hakimin talep ettiği hesapları kapatmış, X’in avukatları bu belgeleri göstererek tekrar çevrimiçi olmak için başvurmuş ve yasak kalkmış…
Burada dikkat çeken ise Musk’ın X’i aldığı dönemde kendisini “ifade özgürlüğü savaşçısı” olarak tanımlaması ve direnişte bulunacağına için açıklamalarda bulunmasıydı.
Kazın ayağının öyle olmadığını hükümetlerin direnişi karşısında selefleri kadar da direnemediği görülmüş.
O dönem adı Twitter olan şirket, hükümetlerin taleplerine Musk döneminde X olan halinden çok daha fazla direnç göstermiş.
X yılın ilk yarısında hükümetlerden gelen taleplerin %70’ini anında yerine getirmiş…
Hükümetlerin kaldırılmaması halinde kapama yapacağı söylemleri karşısında da geri adım atıp, yerine getirmiş…
JAPONYA VE TÜRKİYE’DEN
NYT’deki makaleye göre bu yıl en çok kaldırma talebi Japonya’dan gelmiş, onu Türkiye takip etmiş…
Bu alandaki Musk benzeri direnişçilerden biri de Telegram’ın kurucusu Pavel Durov…
Ancak onun Musk gibi ortada sürekli dolaşan gürültüsü yok…
Yaşadığı savaşın en taze örneklerinden biri de Fransa’da gerçekleşti…
Paris hükümeti ; Durov’u bir süre önce tutukladı: kararının gerekçesi platformunda yaşa dışı içerikler bulundurduğu ve bunların yayılması ile ilgili soruşturmalara uymayı reddettiği yönündeydi…
Durov da geri adım attı ve Fransa’nın taleplerini yerine getirdi…
Burada dikkat çeken hükümetlerin sosyal medya platformlarından daha çok talepte bulunuyor olmaları ve bu konuda isteklerinin büyük bölümünü alır duruma gelmeleri…
Bir başka olay Hindistan’da yaşandı…
Hindistan hükümeti, karizmatik otoriteryan Başbakanı Narendra Modi’yi eleştirdiğini düşündüğü içeriklere sınırlama getirmek istedi.
Benzer bir talep de Endonezya’dan geldi…
Endonezya bununla da kalmadı, “kamu düzenini sağlama çabası” adı altında çevrimiçi konuşmalara karşı dünyanın en ağır yasalarından birini yürürlüğe koydu.
Bundan sadece sosyal medya sunucuları değil. Geçen yıl Google da payını almış…
Google geçen yıl 100 binden fazla hükümet talebi almış; bu rakam, 2021’e göre hükümet taleplerinde %87 oranında artış olduğu anlamına geliyor…
Aynı durum Facebook, Instagram ve WhatsApp'ı yöneten Meta için de geçerli olmuş ve hükümetlerin talebi üzerine kaldırdığı hesap sayısı bir önceki yıla göre altı kat artmış…
ENDONEZYA’DAN 47,7 MİLYON TALEP
Buna Endonezya dahil değil; çünkü eğriyi bozuyor…
Çünkü Endonezya çıkardığı yasa kapsamında Google’dan 47,7 milyon içeriği kaldırmasını istemiş…
Belki direniş gösterecektir, ancak emin olun sonunda Meta da çözülüp uygulamak durumunda kalacak.
Tıpkı Telegram’ın kurucusu Drov veya X’i satın alan Musk gibi o da son tahlilde “suçluların platformumuzu kötüye kullanmasına izin vermeyeceğiz” deyip teslim olacak…
Hatta yasağı getirmek için kolları sıvayan hükümetlere yakın edecekte, “siz zahmet etmeyin, ben hemen yaparım” demekten de geri durmayacak.
Buna bir de hükümetlerin son dönem ardı sıra oluşturdukları dezenformasyon merkezleri var…
Bu kez savaş tersine dönmüş görünüyor; ama nereye kadar?
Peki siz hangisinin bu savaştan güçlü çıkmasını isterdiniz; şirketlerin mi, hükümetlerin mi?
