Belediyelerin SGK’ya borçları meselesi gündeme geldiğinde CHP buna ciddi tepki göstermiş, bunu 31 Mart'ta kazanılan belediyelerin iktidar eliyle zayıflatılma hamlesi olarak yorumlamıştı.
Açıkçası birçok belediyenin bu kadar ciddi borç içinde olması beni bu ülke ile ilgili ciddi bir hayal kırıklığına sevk ediyor. Belediye borcuna sadık değilse vatandaş nasıl olsun?
Ancak bu bugünün meselesi değil. Ben de bu tartışmayı hem iktidarın muhalefeti sıkıştırma hamlesi hem de ekonomik olarak darboğazda olan devletin yeni kaynak yaratma çabası olarak görüyorum.
Fakat yine de konunun gündeme gelmesinin sebebi ne olursa olsun ciddi meblağlarda borçtan bahsediliyor.
Pazar günü İzmir’de detaylarını yarın yazacağım AK Parti İl Danışma Meclisi toplantısına katıldım. O toplantıda konuşma yapan isimlerden biri de Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Vedat Işıkhan’dı. Sayın Işıkhan’a toplantı sonrası belediyelerin borçları ile ilgili sözlerini sordum. Sorularımı yazılı yanıtladı Bakan Bey.
Dedikleri şu:
“Nagehan Hanım daha önce açıkladığımız borç belediyelerin şirketleri ile beraber 96 milyar TL idi. Bu rakam 120 milyara çıktı. Yani 2 ayda 24 milyar yükseldi. Bu ödeme alışkanlığı ile bu borcun birkaç ay içinde 200 ve hatta 300 milyar TL’ye yükselme ihtimali var.
Özellikle belediyeler CHP’ye geçtikçe borçları artıyor. CHP’li belediyelerin borçlarını ödeme alışkanlıkları fazla yok maalesef. Zaten en borçlu belediyeler CHP tarafından uzun yıllardır yönetilenler. “
Bakan Işıkhan’a teker teker güncel borç rakamlarını sordum.
İzmir: 7,8 milyar TL
Ankara: 6,9 milyar TL
Adana: 3,6 milyar TL
İstanbul: 3,5 milyar TL
Şişli: 2,2 milyar TL olmuş.
Peki bu borçlar ödenmezse ne olacak?
“Belediyeler kamu hizmet gören kurumlardır, bu yüzden mevzuattaki yaptırımları uygulamadan önce ilgili belediyeyi arıyoruz, borçlarınız birikti, sürdürülebilirliği kayboluyor diye uyarıyoruz. Borçları ödemelerini ya da tecil etmelerini (yasal taksit) sözlü olarak istiyoruz.
Yine de ödemezlerse ne oluyor?
“O zaman resmi bildirim gönderiyoruz. Hala ödeme ya da tecil talebinde bulunmazlarsa icra işlemleri başlatıyoruz. Yine ödemezlerse son seçenek olarak haciz süreci için düğmeye basıyoruz.
Son dönemde yaptığımız uyarılardan sonra halka borçlarını ödemeyen veya tecil için başvurmayan belediyeler haciz işlemi ile karşılaştıklarında lütfen mağdur edebiyatı yapmasınlar. Zira bu borç sürecinin, belediyelerin borca batırılmasının tek mağduru milletimiz. Belediye başkanları seçilirken milletimiz onlara aynı zamanda belediyeleri finansal yönden de yönetme yetkisi veriyor. Milletimiz belediye başkanlarına belediyeleri borç batağına sürüklesinler diye oy vermiyor.
Belediye başkanları kadrolaşma hırsıyla gereksiz binlerce kişiyi belediye şirketlerine alırken bu kişilerin ve diğer belediye çalışanlarının alınteri olan SGK borçlarını ödemeyi de bilmeliler.”
