Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Nagehan Alçı Şam'ın 2 yüzü: Hıristiyan ve Şii mahallelerinden notlar

        Şam’dan ayrılmadan önce bu şehrin ruhunu veren en önemli unsurlardan biri olan Hıristiyanlara da mikrofon uzatmam gerekir diye düşündüm.

        HTŞ’nin geçici hükümeti kurduğu ve yeni rejimin hangi yöne gideceğinin belli olmadığı şu günlerde en kaygılı kesimlerin başında Suriye’nin Hıristiyanları geliyor olmalı.

        Bu nedenle kentin kalbi olan Bab Tuma ve Bab Şarki kapıları arasındaki Hıristiyan mahallesinde Pazar sabahı dolaşmaya çıktım.

        Bence çok önemli bir gündü geçtiğimiz Pazar.

        Baas rejimi devrildikten sonra kiliselerde ilk kez ayin yapılacaktı.

        Acaba cemaat gelecek mi? Korku var mı? Hava nasıl?

        Rum Katolik Kilisesi
        Rum Katolik Kilisesi

        Önce 2001 yılında Papa 2. Jean Paul’ün ziyaret ettiği, şehrin en büyük kiliselerinden biri olan Rum Katolik Kilisesine gittim.

        Gördüğüm manzara çok şaşırtıcıydı.

        İçeri zor girdik. Ayin başlamış, insanlar en güzel giysilerini giymiş, akın akın geliyorlardı.

        Adeta "Biz buradayız ve kimliğimize sahip çıkıyoruz" diye haykırıyorlardı.

        İlk Pazar ayini

        Piskopos Armaş Nalbandyan: Umutluyuz ama biraz da korkuyoruz

        Ardından Ermeni Ortodoks Kilisesine geçtim. Orada da hazırlıklar tamamlanmıştı ve ayin başlamak üzereydi.

        Cemaatin havasını ve beklentileri sormak için Ermenilerin dini lideri, kilisenin Piskoposu Armaş Nalbandyan ile konuştum.

        Ermeni Ortodoks Kilisesi Piskoposu Areş Nalbandyan
        Ermeni Ortodoks Kilisesi Piskoposu Areş Nalbandyan

        Nalbandyan Halep doğumlu, Ermenistan’da okumuş, kökleri Gaziantep’e dayanıyor. Üniversiteden sonra Şam’a gelip dini liderliği üstlenmiş.

        “Buraya günde 80-90 bomba atılıyordu”

        - Suriye’de Ermeni cemaati kaç kişi?

        Her kentte başka, savaştan sonra Şam’da 1300 aile kaldı, çarpı dört, 3-4 bin kadar.

        - 13 yıllık iç savaş dönemini Ermeni toplumu olarak nasıl geçirdiniz? Esad rejimi Hıristiyanlar için bir garanti miydi?

        Çok tehlikeler atlattık, kilisemizin üzerine bombalar atıldı, şehitlerimiz oldu, okulumuzdan küçük çocukları kaybettik.

        - Kim atıyordu bombaları?

        DEAŞ, Nusra gibi gruplar. Tam bilmiyoruz ama günde 80-90 bomba atılıyordu bu semte. Çok zor zamanlar geçirdik.

        “Yeni hükümetle temas içindeyiz”

        - Uzun bir iç savaş sonrası rejim devrildi. Ne hissediyorsunuz?

        Diyebilirim ki umutluyuz, mutluyuz ama biraz da korkuyoruz. Mutluyuz ki Esad rejimi gitti, umutluyuz iyi bir müstakbel (gelecek) için ama korkumuz çok ki hangi yola gidilecek bilmiyoruz. Esad’dan kurtulduktan sonra demokrasi olacak mı, bütün vatandaşların hakları yeni dönemde korunacak mı bilmiyoruz.

        Tabii daha çok erken ama biz konuşuyoruz yeni hükümetle temas içindeyiz.

        - HTŞ sizinle bağlantı kurdu yani?

        Evet, yeni devletin içinde kiliseler, cemaatler ve taifelerin bir mesulü var onunla irtibat içindeyiz. Tüm sorularımızı ona iletiyoruz ki aynı şey tekrarlanmasın, tüm vatandaşların, Şiilerin, Dürzilerin, Hıristiyanların hakları korunsun.

        - Esad döneminde sizin üzerinizde baskı var mıydı?

        Aslında Hıristiyanların üzerinde özel bir baskı yoktu ama baskı herkesin üzerinde vardı.

        Güçlü bir devletin olması bizim cemaatimizin garantisidir. Esad rejimi zamanı hiç olmazsa bir sulh ve emanet içinde bir yaşam sağlıyorlardı, onun içinde biz gerekeni yapıyor, adetlerimizi, geleneklerimizi, dilimizi koruyorduk.

        - Şimdi beklentiniz ne?

        Aynı şekilde kimliğimizi, geleneklerimizi, dilimizi koruyabilmek. Eğer iyi bir müstakbel istiyorsak yeni devrim inşallah güçlü bir devlet kursun ve dünya ile temas içinde olup tüm Suriye vatandaşlarının haklarını anayasada tanısın ve korusun. Şayet bu olursa varlığımıza devam edebiliriz.

        - Rejim devrildikten sonra kilisede ayin yaptınız mı?

        Bu ilk Pazar olacak, geçen biz duaya geldik ancak halk gelmedi çünkü çok silah sesi vardı. Zaten cumartesi Esad düştü ve biz ne olacağını bilmiyorduk, bir hafta 10 gün korku içinde bekledik, cemaatimize evde kalın dedik. Bugün ilk kez gelecekler. Korku var ama normal hayatımıza dönmeye çalışıyoruz.

        HTŞ Şii mahallesi komutanı Ahmed Said: Şii, Sünni fark etmez, Suriye için çalışıyoruz

        Hıristiyan mahallesinden çıktıktan sonra oraya taban tabana zıt Şam’ın başka bir bölgesine doğru yola çıktık, Seyyide Zeyneb mahallesi… Şiilerin merkezi.

        Seyyide Zeyneb mahallesinde ekmek kuyruğu

        Suriye’de Şiiler için en büyük kutsal mekan kabul edilen Seyyide Zeyneb türbesinin etrafında büyümüş bir mahalle burası.

        Adımınızı attığınız an iklim değişiyor. Neredeyse tek sağlam bina yok, dış çeperdekiler bombalanmış, içeridekiler çatışmalar, fakirlik ve imkansızlık nedeniyle ya yarı çökmüş ya natamam duruyor.

        Sıvalı ve çatılı ev neredeyse yok. Yollarda güvenlik bariyerleri.

        Mahallenin merkezine girdiğimizde bizi HTŞ’nin güvenlikten sorumlu birimleri karşıladı. Komutanlarına gitmek istediğimizi söyledik, kamuflaj için çamurla kapladıkları tampon ve camı kırık araçları ile bizi götürebileceklerini söylediler.

        Araca bindik, "Selamün aleyküm Türkiye’den geldik" deyince hava ısındı. Birkaç sokak sonra bir kavşakta durduk.

        Çöpler…
        Çöpler…

        Demir bir kapıyı gösterdiler. Merkezleri orası imiş. Bir süre sonra o mahallenin komutanı olduğunu söyleyen Ahmed Said geldi ve konuşmaya başladık…

        - Siz güvenlikten mi sorumlusunuz?

        Evet güvenliği sağlıyoruz, fırınlar açıldı, temizlik yapılmaya başlandı. Şii, Sünni, Alevi ayırt etmeksizin herkes Suriye için çalışıyor.

        - Belediye hizmetlerini de siz mi veriyorsunuz?

        Evet, güvenliğin yanı sıra belediye hizmetleri de bizde.

        Şam’ın Şii mahallesindeki HTŞ’liler
        Şam’ın Şii mahallesindeki HTŞ’liler

        - Burası Şii mahallesi. Sizin içinizde Şii var mı?

        Biz Şii, Sünni ayırt etmiyoruz. (içlerinde Şii olmadığını işaret ediyor) Bu mahallede hem Şii hem Sünni yaşıyor, insanlar arasında ayrım yapmıyoruz.

        - HTŞ’nin Şii ve Sünni’ye bakışında bir farkı var mı?

        Elhamdülillah yok, herkese güvence veriyoruz. Sadece Esad’ın işkence yapan, adam öldürenlerini ayırıyoruz. Onlarla kurallara uygun şekilde hesaplaşacağız.