Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İstanbul dışındaki son deplasmana, Konya'ya giden F.Bahçe çok azalmış olan şampiyonluk ümidini sürdürmek için kazanmak zorundaydı. Gerçekten çok kabiliyetsiz oyunculardan oluşturulmuş Konya ise düşmemek için puan arayışındaydı. Valisinden muhtarına kadar yüzde 500 motivasyon ile maça çıkan Konya, hakem Bahattin Şimşek'in de artık talimatla mı; bilinçaltı ile mi bilemeyeceğimiz eyyamcı yönetimine de güvenerek sert oynadı. Top oynamaya değil yerde yatmaya ve Fenerli oyunculara faul yapmaya çıkmış Oğulcan sarı kartsız bitirdi ilk devreyi. Ferdi'ye doğrudan diz vurmaya giden Ahmet Oğuz sarı kart ile kurtuldu. Kaleci Slowik her degajı 20 saniyede kullandı.

        Konya için bunlar gerekli 'kısa yollar' olabilir. Bu tür rakibe karşı Fenerbahçe ise tıpkı Sivas'taki gibi başlar önde, edilgen ve uyuşuk bir halde sahadaydı. Yine de agresif rakibe, 5'li savunma hattı önündeki 3'lü bloğa ve de eyyamcı Bahattin Şimşek'e karşın Tadic ve MHY ile 2 net pozisyon buldular. Tadic'in Ajax'taki halinden eser olmadığını, çağdışı futbol anlayışı ile idare ettiğini defalarca dile getirdiğimi okurlarım bilir. Yine statik oynadı. Ama madem adın Tadic, o golü atman lazım. Ha keza en az 10 haftadır giderek gerileyen Szymanski'nin de bu takıma katkısı çok sınırlı halde. MHY oynayabilsin (3 Türk zorunluluğundan) diye Fred 6'ya çekilmiş ve ekstra bir üretici isimden de vazgeçilmişti. 2. devrede Szymanski ya da Tadic yerine Batshu ile başlanabilirdi.

        Nitekim İsmail Kartal yerli kontenjanını düşünerek Çağlar'ı Becao'nun yerine Batshu'yu da MHY'nin yerine aldı. Kalan 45 dakikada daha agresif bir görüntü olmalıydı. Sezon boyunca bir türlü düzeltilemeyen sakatlık problemlerinden biri bu kez Osayi'yi ve İrfan Can'ı vurdu. İngiliz, Mert Müldür ile İrfan ise Cengiz ile değişti. Böylece henüz 53'te 4 değişiklik yapıldı.

        Teknik ekibin ve sağlık ekibinin zayıflığını sezon boyunca söyledik. Uyaranlar düşman, yeteneksizler baş tacı ilan edildi. İrfan'ın çıkması ile önde top tutacak bir kişi de eksildi. Cengiz'in hala isteyeni varsa sezon sonu satılması 'zararın neresinden dönsen kardır' olur. Dzeko, neden ligin 2. yarısında sadece 4 gol atabildiğini kanıtlarcasına 2 iyi pozisyonu harcadı. 67'de 'yazık bu Fred'e' dedim kendi kendime.

        70'te Dzeko inanılmaz bir kafa golü daha kaçırdı. Bir sürü kornerden yine gol gelmedi. Defalarca söylenen bir başka eksi daha. 76'da bu kez Batshu net golü kaçırdı. Tadic - Serdar Dursun değişikliği artık yüksek oynamaya yönelikti. Ama kalitesiz korner ve duran toplar yine eşitliği bozacak duran top golünü engelledi.

        Dzeko'nun 3 net - Batshu'nun 1 ve ilk devrede Tadic ile MHY'nin kaçırdığı goller ile skor bulunamadı. 90'da Konyaspor maç boyunca bulduğu tek pozisyonda golü buldu ama N'Dao ofsayttaydı.

        Yine de kaybedilen 2 puan ile zaten bana göre Alanya maçında giden 2 puanla yitirilen şampiyonluk ümidi en iyimserler için bile bitti. Nietzsche, "ümit çekilen acıyı artırır" demiş. İşkenceye gerek yoktu.