Bel sağlığınız için bu uyarılara dikkat!
Cisimleri bir yerden başka bir yere taşırken belinizin eğik değil de dik pozisyonda olmasına dikkat edin.
Herhangi bir ağırlığı taşımanız gerekirse yükü vücudunuza simetrik olarak paylaştırdıktan sonra taşıyın.
Ağır bir yükü kaldırmayı denemeyin. Kaldırmak zorundaysanız başkalarından yardım isteyiniz.
Bu hareketi sakın yapmayın. Hafif dahi olsa yerden bir cismi alırken dizlerinizi kırın ve çömelerek alın. Belden kesinlikle eğilmeyin. Yükü belinizle değil, bacaklarınızla kaldırın.
Bir eşyayı alırken ona doğru uzanmayın, yanına iyice yaklaşın ve öyle alın. Bir cismi yerden alırken de önce onu bedeninize doğru yaklaştırıp sonra yükseltin.
Bir eşyayı taşırken de onu gövdenize yakın tutun. Taşınacak eşya vücudunuza ne kadar yakın olursa omurganıza binen yük o kadar azalacaktır.
İki kişiyseniz ve bir eşyayı iki ucundan tutarak taşımanız gerekiyorsa, birbirinize haber vermeden eşyanın bir ucunu asla bırakmayın.
Bir cismi kaldırmadan önce onun ne derecede ağır olduğunu tahmin etmeye çalışın ve ondan sonra yaklaşın. Kaldırma işlemine geçmeden önce cismi hafifçe yoklayarak bir kez de test edin ve ağırlığı hakkında tam bir fikir edindikten sonra kaldırın.
Cisimleri bedeninizle değil de önce beyninizle kaldırdığınızı unutmayın. Bunun için ağır bir yükü mutlaka kaldırmanız gerekiyorsa, haltercilerin yaptığı gibi çok iyi konsantre olun. Kaldırırken yavaş ve temkinli hareket edin, ani hareketlerden kaçının. Adalelerinize ani yük bindirmeyin. Kaldırma esnasında karın kaslarınızı kasarak bütün kas gruplarınızı aynı anda çalıştırın. Karın ve sırt adalelerinizin kasılması omurganızı destekler.
Ağır bir yükü belinizden daha yükseğe asla kaldırmayın. Hele bu yükü başınızdan yukarı kaldırmayı denerseniz tam bir felâket olabilir.
Ayakta iken belinizi sağa veya sola doğru rotasyon yaptırıp eğilerek yerden birşey almayın.
Yük elinizdeyken dönmeniz gerekiyorsa belinizle değil, ayaklarınızın yerini değiştirerek dönün.
Beliniz geriye doğru eğilmiş vaziyetteyken sırtınıza ağırlık yüklemeyin. Mutlaka yüklemeniz gerekiyorsa dizleriniz biraz kırılmalı ve vücudunuz öne doğru hafif eğik olmalıdır.
Ağır bir cismi bir yerden bir yere çekerek veya iterek tek başınıza götürmeyin. Böyle bir işi mutlaka yapmanız gerekiyorsa çekmek yerine dizlerinizi hafif bükerek itmeyi tercih edin.
Bir cismi taşırken ayaklarınız yere sağlam basmalıdır. Her iki ayağınız arasındaki mesafe yaklaşık omuz genişliğinde olmalı ve ayak uçlarınız dışa bakmalıdır.
Sandalye veya koltukta otururken dik bir pozisyonda olmaya gayret edin ve bunu alışkanlık haline getirin. Bu esnada diz eklemlerinizin kalça eklemlerinden daha yüksekte bulunmasında, ayak tabanlarının yere temas ederken düz konumda olmasında ve yere rahatça basmasında yarar vardır. Otururken zaman zaman pozisyon değiştirmeniz iyi olur.
Yumuşak, alçak ve derin koltuklarda oturmayın. Stabil olmayan bozuk koltukların ve yumuşak iskemlelerin beliniz için tehdit oluşturduğunu unutmayın. Kol konacak yeri olan, arkalığı en az omuz hizasına kadar uzanan ve belinizi destekleyen sandalye ve koltukları tercih edin.
Sandalyede otururken ayaklarınızın altına bir basamak çekerseniz daha rahat edersiniz.
Dişlerinizi fırçalarken ya da elinizi yüzünüzü yıkarken lavaboya doğru eğilmeyin, belinizi olabildiğince dik tutmaya gayret edin. Evinizdeki lavaboların mümkünse biraz daha yüksekçe yapılmasını sağlayın.
Hergün ez az 15 dakika yürüyün. Yürüme mesafesini giderek artırın. Bu durumda ağrınız çoğalıyorsa doktorunuza bildirin.
Bir defa bel rahatsızlığı geçirmiş ve iyileşmişseniz, uzman doktorun size vereceği egzersizleri aksatmadan yapın. Çünkü düzenli egzersiz yapanlarda ağrının tekrarlaması daha seyrek görülmektedir. Kronik ağrısı olan hastalar hafif ağrılı dönemde bile egzersizlerden yararlanırlar.
Sağlıklı olsanız bile her gün kaslarınızı güçlendirici egzersizler ve düzenli spor yapın. Karın, sırt ve kalça adalelerinin vücudun doğal korsesi olduğunu unutmayın. Yüzmeye önem verin, yürümeyi ihmal etmeyin.
Egzersizleri, altında sunta veya tahta bulunan halı veya battaniye gibi sert bir zemin üzerinde yapın.
Egzersiz hareketlerinin sayısını gün geçtikçe yavaş yavaş artırın. Başlangıçta aşırılığa kaçmayın.
Spor veya egzersiz yaparken ani ve zorlayıcı hareketlerden kaçının.
Spor veya egzersize başlamadan önce mutlaka ısınma hareketleri yapın.
Egzersiz sonrasında şiddetli ve 15 dakikadan fazla süren bir rahatsızlık ortaya çıkarsa uzman doktora danışın. Bir saati geçen rahatsızlık söz konusu ise o hareketi yapmayın.
Günlük yaşantınızda ani hareketlerden sakının. Özellikle yataktan veya koltuktan kalkarken ani hareket yapmayın.
Sandalyeden kalkarken bir ayağınız diğerinin önünde olmalı, bacak kaslarınız ve kollarınızın yardımıyla kendinizi yukarıya doğru iterken sırtınız dik pozisyonda bulunmalıdır.
Yüksek iskemlelerde veya benzeri yüksek yerlerde oturmak bele binen yükü artırır. Bundan kaçının.
Televizyon seyrederken veya herhangi bir gösteriyi izlerken koltukta sırtınızı kamburlaştırmak rahatsızlıklara yol açar.
Hergün beyaz peynir veya bir tabak yoğurt yemeyi ya da bir bardak az yağlı süt içmeyi alışkanlık haline getirin. Güneş ışığından yeterince istifade edin.
Vücut ağırlığınızı sürekli kontrol altında tutun. Alınan her fazla kilo vücudunuz ve beliniz için ilave yük oluşturur. Ayrıca karın bölgesi yağlarınız cisimleri gövdenize yakın tutarak taşımanızı da engeller. Bu durumun belin biyomekaniğini olumsuz yönde etkilediğini unutmayın. - Kilonuz fazla ise ve bir türlü veremiyorsanız, uzman doktor ve diyetisyene başvurunuz. Gerekirse psikologdan da yardım isteyerek kararlı bir şekilde kilolarınızı verin.
Uzman hekime danışmadan bel korsesi kullanmayın. Çelik balenli korseler uzun vadede bel ve karın adalelerini zayıf bırakır.
Kesin teşhis konulup bel ağrısı ve/veya bacak ağrısının nedeni anlaşılmadan belinizi asla çektirmeyin ve el ile müdahale yaptırmayın. Bunun bazen felce kadar giden sonuçlara yol açtığını unutmayın.
Üzüntü ve stresin bel sağlınızı da olumsuz yönde etkilediğini bilerek ruh sağlığınıza özen gösterin. Ailevî, sosyal veya iş hayatınızla ilgili problemlerinizi çözmek için gerekirse ilgili doktor ve şahıslardan yardım isteyerek köklü bir çözüme gidin.
Sevdiğiniz işi yapın. Stres altında çalışan ve işyerinde mutsuz olan kişilerde bel rahatsızlıkları daha sık görülür. Bu nedenle meslek seçimi konusuna henüz hayatın başındayken gereken önemi verin.
zun topuklu veya topuksuz ayakkabı giymeyin. Ayakkabınızın topukları normal, ökçeleri yumuşak olsun. Orta topuk ayakkabılara alıştığınızda bunu mümkün mertebe değiştirmeyin.
Sandalye veya koltuğa oturmak için kendinizi oturağınızın üstüne sanki düşüyormuş gibi aniden bırakmayın. Yavaş yavaş, kontrollü olarak oturma pozisyonuna geçin.
Sandalye veya koltukta otururken, bir cismi öne doğru eğilerek yerden almayın.
Belinizin ağrıdığı dönemlerde alafranga tuvaletleri tercih etmelisiniz. Tuvalete otururken en azından tek elinizi destek olarak kullanmalısınız.
Tuvalet ihtiyacınızı giderirken oturur pozisyonda öne doğru eğilmeyin. Ağrılı dönemde alafranga tuvalette ters oturmanız bu açıdan yarar sağlayabilir.
Sert yatak istirahatinde iken ayaklarınızın altına birkaç minder koyarak yükseltmeniz daha iyi olacaktır. Yastığınızın alçak olmasında yarar vardır. Sırt üstü pozisyonda yorulursanız yan yatabilirsiniz. İstirahat süresince mecbur kalmadıkça yataktan çıkmayın. Bu esnada yemeklerinizi yatarak yiyebilirsiniz. İbadetlerinizi yatakta yerine getirebilirsiniz. Sadece tuvalet ihtiyacınız için zorunlu olarak kalkıp sonra tekrar yatabilirsiniz.
Yan yatışta kalça ve dizlerinizden çekerek bacaklarınızı toplar ve ana rahmindeki cenin gibi kıvrılarak durursanız rahat edersiniz. İki bacağınızın arasına yumuşak bir yastık koymanız da iyi olur..
Doktorunuz mutlak yatak istirahati vermişse tavsiyesine uyun. Bu tedavi esnasında ağrınız artıyor, durumunuz kötüye gidiyorsa doktorunuza bildirin. Birkaç gün içinde iyileşirseniz yine doktorunuzu haberdar edin. Uzman doktor hastanın tedaviye vereceği cevaba göre bu süreyi artırıp azaltabilir. Zaten ilk birkaç gün sonrasında hastalığın genel seyri kendisini belli eder. Prensip olarak hasta becerebildiği anda normal yaşantısına dönmelidir. Kriter hayat kalitesidir.
Yorgunluğa bağlı olarak beliniz ağrıyorsa usulüne uygun yapılan 10 - 15 dakikalık istirahat en iyi ilaçtır. Tam rahatlamak ve gevşemek için ayaklarınızı sandalyeyle yükseltirken boynunuzun altına da küçük bir yastık koyabilirsiniz.
Sırt üstü yatarken yüksek yastık kullanmayın.
Yatağınız bel hizasından itibaren kırılabiliyorsa 45 derecelik bir açı oluşturacak tarzda ayarlayarak sırtınızı dayar ve dinlenebilirsiniz. Böyle bir yatağınız yoksa iskemleyi devirerek arkalığın üzerine yastık koyup aynı şekilde dinlenebilirsiniz.
Bacaklarınız düz pozisyondayken, ayakta dimdik uzun süre hareketsiz kalmayın. Münavebeli olarak bir ayağınızı öne doğru uzatıp pozisyon değiştirin veya yürüyün.
Balkondan uzanarak halı veya kilim silkelemeyin. Buna benzer bir işi mutlaka yapmanız gerekiyorsa hiç değilse ileriye doğru uzanmamaya gayret edin.
Daha önce bel rahatsızlığı geçirmişseniz, güreş, boks, judo, futbol, basketbol gibi mücadele sporlarından ve halter, jimnastik, golf, tenis gibi uğraşlardan uzak durun. Bunların yerine yürüme ve yüzme gibi sporları tercih edin. Beli fazla eğmeden bisiklete binmek de faydalıdır.
Çocuklarınız hızlı gelişsinler diye onlara aşırı antrenman veya gereğinden fazla spor yaptırmayın.
Çocuklarınız oturarak ders çalışırken öne veya yana eğik durmamaları konusunda onları sık sık uyarın. Masada uzun süre çalışması gereken kişilerin öne eğilmemeleri için çalışma yüzeyinin bir miktar eğimli olmasında yarar vardır. Masanızın altına da ayak dinlendirme basamağı koyun.
Raflardan kitap veya herhangi bir eşyayı alırken önce ayağınızın altına yükseltici birşey koyun ve o eşyanın hizasına yükseldikten sonra alın.
Çamaşır asarken yukarıya doğru uzanarak belinizi germeyin. İpin seviyesini boyunuza göre ayarlayın.
Ayakkabınızı bağlamanız veya benzer bir hareket yapmanız gerekiyorsa, çömelerek veya yüksekçe bir cismin üstüne basarak yapın.
Yataktan kalkarken önce tam yan dönün, daha sonra ellerinizle yandan destek alarak oturur pozisyona geçin ve öyle kalkın.
Otomobil kullanırken koltuğunuz sert olsun, arkaya dayandığınızda koltuk belinizi desteklesin ve adeta kavrasın. Uzun yola çıkarken de belinizi ince bir yastıkla destekleyin.
Otomobile bindiğinizde koltuğunuzu pedallara yakın olacak şekilde ayarlayın. Dizlerinizin de kalçanızın biraz yukarısında durmasını sağlayın. Aksi halde beliniz rahat etmez.
Uzun süre araç kullanmayın. Şayet önünüzde katedilecek çok uzun bir yol varsa sık sık mola vermeyi ve bu esnada biraz yürümeyi tercih edin.
Arabanızın bagajını boşaltırken de eşyaları öne, ileriye doğru uzanarak almayın. Önce bir ayağınızı tamponun üzerine koyun, sonra belinizi fazla eğmeden bagajı boşaltın.
Çocuklarınız okula giderken çantalarında mümkün mertebe az yük taşıtmaya çalışın. Bunun için sadece o günkü dersleri ilgilendiren kitap ve ders gereçlerini yanlarına almaları konusunda onları eğitin.
Ütü yaparken tek ayağınızın altına 15-20 santimetre yükseklikte bir cisim koyarak hafifçe yükseltin, belinizin rahatladığını göreceksin. Bir süre sonra basamağın üzerine öbür ayağınızı koyun.
Elektrikli süpürgeyle veya paspasla yerleri temizlerken öne doğru eğilmeyiniz ve belinizi dik bir pozisyonda tutmaya gayret edin. Bu nedenle uzun saplı süpürge kullanmak daha yararlı olacaktır. Bahçede çalışırken de uzun saplı aletleri tercih edin.
Yatağınız sert olsun. Yattığınız zaman vücudunuz yatağa gömülmesin. Vücudu değişik şekillere sokan, stabil olmayan yumuşak veya çöküntülü yataklar sağlıklı değildir. Altında sunta veya tahta olan yataklar ile üzerine yatıldığında omurganın fizyolojik kıvrımlarına uyum gösterebilen kaliteli ortopedik yatakları tercih edin.
Bilgisayar karşısında saatlerce hareketsiz veya uygun olmayan pozisyonda kalmak beli rahatsız eder. Bilgisayarda çalışırken başınız dik, beliniz ve kalçalarınızın arka kısmı destekli, köprücük kemikleriniz yere parelel durumda olmalıdır. Gözleriniz ekranın üst düzeyi hizasına yakın konumda ve ekranı tam karşıdan görecek pozisyonda bulunmalıdır. Kollarınız rahat, önkol ve bilekleriniz aynı çizgi üzerinde yere paralel olmalıdır. Ayaklarınızı bir destek üzerine koymanız daha uygundur.
Daha önce bel rahatsızlığı geçirdiyseniz zıplama hareketi yapmayın ve yüksek bir yerden asla atlamayın.
Sağlıklıyken, günlük yaşantınızda tembel olmayınız, hareketliliği tercih edin. Fazla harekete izin vermeyen iş ve hayat düzeni belinizi tehdit eder. Buna karşılık otobüs ya da metroda bir durak önce inmek, asansör yerine merdiveni kullanmak size çok şey kazandırır.
Yürürken veya ayakta dururken vücudunuzun dik bir pozisyonda olmasına özen gösterin. Ağırlığınızı her iki bacağınıza eşit olarak paylaştırın. Ayakta dururken her iki omuz ve kalçanızın aynı hizada olmasına dikkat edin. Doğru duruşta çene içeri çekilmiş, baş dik, sırt ve bel düzdür. Bu duruşta kulaktan yere indirilen dik çizgi omuz ve kalçanın ortasından ve ayak bileği önünden geçer. Ayakta dururken sırt kambur, bel çukur, karın öne sarkık, göğüs yassılaşmış ve çene öne çıkmış olursa bu yanlıştır. Böyle bir pozisyon bele rahatsızlık verirken iç organlar da basınç altında kalır.
İşyerinde devamlı oturarak çalışıyorsanız, bunun beliniz için sakıncalı olduğunu bilin. Bu nedenle arasıra kalkıp dolaşın. Çünkü oturur pozisyonda iken belinize binen yük, ayakta iken olduğundan belirgin şekilde daha fazladır. Yapılan araştırmalarda günlük mesaisinin büyük bir kısmını oturarak geçirenlerde bel fıtığına yakalanma riskinin ayaktakilere oranla daha yüksek olduğu tesbit edilmiştir. Oturarak çalışırken belinizi ince bir yastıkla desteklemenizde yarar vardır.
Sırt üstü yattığınızda veya bir halıya uzandığınızda bacaklarınızı dizlerinizden kırarak yukarıya doğru toplayın. Bu pozisyonda beliniz rahatlar ve ağrılarınız daha çabuk geçer.
Yan veya sırt üstü pozisyonda yatarak uyuyun. Yüz üstü yatmayın. Sırt üstü dümdüz uzanmak da doğru değildir.
Daha önce bel ağrısı tecrübesi yaşadıysanız testereyle odun kesmeyin. Şayet bu işlem esnasında alet takılırsa ileri ve geri doğru zorlayarak kurtarmaya çalışmayın.
İri cüsseli hayvanları yakalamak, yere yatırmak veya taşımak gibi zor bir işle meşgul olmak zorundaysanız tek başınıza çalışmayın.
Saçınızı yıkarken öne doğru iki büklüm eğilmeyin. Yere diz çöktükten sonra dirseklerinizi küvetin kenarına dayayıp başınızı yıkayabilirsiniz. Daha da iyisi küvetin içine girip oturarak yıkanmaktır.
Bel rahatsızlığınız varsa kamyon, kepçe, grayder gibi belinizi sürekli sarsan iş makinelerini kullanmayın.
Koltukta kitap okurken sırt arkaya yaslanmış ve baş dik pozisyonda olmalıdır. Baş ve boyun öne eğilmiş şekilde okumak beli de rahatsız eder.
Masaya veya herhangi bir yere dayanarak dinlenecekseniz beliniz çukur vaziyette olmasın. Kalça ve dizlerinizi bükerek kendinize daha rahat bir pozisyon verin.
Ayakta çalışırken ayağınızın altına alçak bir cisim çekin. Vücut ağırlığını zaman zaman bir bacaktan diğerine aktarın. Bulaşık yıkarken lavabonun altındaki dolabı açarak bir bacağınızı içeriye doğru sokarsanız rahat ettiğinizi göreceksiniz.
Merdivenlerden inerken bastığınız basamaklara çok dikkat edin. Bazen son basamağa geldiğinizi sandığınızda bir basamak daha vardır ve siz farkında olmadan tüm vücudunuzla aşağıya doğru düşersiniz. İşte bu çok tehlikeli bir harekettir ve bundan kesinlikle kaçının.
Zorlayıcı bir işte çalışırken, beliniz aniden ağrımaya başladıysa geri kalan işi bitirmek üzere gayret sarfetmeyip hemen istirahate çekilin. Sert bir zeminde sırt üstü uzanıp dizlerinizi hafifçe bükerek bacaklarınızı yukarıya doğru toplamış vaziyette 15 - 30 dakikalık istirahat sizi rahatlatacaktır.
Sık sık eğilip bükülmenizi gerektiren bir iş yapıyorsanız belirli aralıklarla dinlenin. Bu dinlenme esnasında da belinizi aksi yönde esnetin.
Bebeğinizi beşikten veya yattığı yerden alırken ona doğrudan uzanmayın. Önce dizlerinizi kırarak çökünüz ve bebeğe yaklaştıktan sonra kucağınıza alın.
Bir yaşını geçmiş çocuklarınızı kucağınıza alıp sevmek için belinizden eğilerek ileriye doğru uzanmayın. Mutlaka dizlerinizi kırarak kucaklayın ve severken de yanınıza oturtarak veya beraberce yatarak sevin.
Beliniz ağrıyor ve özellikle de ağrı bacağınıza vurmaya başlamış ise vakit geçirmeden konusunda uzman bir doktora başvurun.
Karın kaslarının kasılmasıyla oluşan etki disk içindeki basıncı önemli oranda azaltır. Günlük yaşantınız esnasında çeşitli yerlerde beklerken karnınızı içeri çekerek adalelerinizi geriniz ve gergin vaziyette 10'a kadar sayarak soluk almadan öylece durun. Sonra yavaş yavaş gevşeyin. Soluk tutma süresini haftalar ilerledikçe giderek artırın. Karın kaslarınız kasılmış vaziyette soluk alıp vermeye alışın.
Bel fıtığının en çok etkilediği alanlardan biri de kişinin cinsel hayatıdır. Bu konudaki sıkıntılarınızı doktorunuza anlatmalısınız. O size cinsel perhiz ve aktif cinsel hayatınızın ne şekilde olacağı konusunda geniş bilgi verecektir. Ancak ağrının şiddetini koruduğu süreçte ve akut dönemlerde cinsel perhiz uygundur. Şikâyetler gerileyip kişi kendini aktif cinsel hayata hazır hissettiğindeyse çiftlerin yan yattıkları pozisyon (erkek arkada) tercih edilmelidir. - Hastalığı geçirmiş olan kişinin sırt üstü konumda altta bulunduğu ve belini hafif bir yastıkla desteklediği pozisyon tavsiye edilebilir.
Ayrıca bayanın belinin yastıkla desteklenerek sırt üstü yattığı ve dizlerini bükerek bacaklarını yan yatmış eşinin üstüne attığı pozisyon da denenebilir. - Bütün bu tedbirlere rağmen cinsel birleşme sonrasında ağrı ortaya çıkıyorsa doktorunuza danışmanız uygun olur.
Bel rahatsızlığı geçirmiş bir kişi olarak uçak biletinizi alırken ayağınızı rahatça uzatabileceğiniz ve kolayca hareket edebileceğiniz bir yeri tercih edin. Uzun süreli yolculuklarda koltuğunuzu hafifçe arkaya yatırınız ve belinizi ince bir yastıkla destekleyin. Yolculuk esnasında sürekli oturmayıp ara sıra ayağa kalkarak bir süre yürüyün. Yolculuk bitiminde valizlerinizi tekerlekli arabaya koyarak taşıyın. Zaten valizleriniz tekerlekliyse problem olmaz. İmkân varsa sonunda sıcak bir küvete veya jakuziye girerek adalelerinizi rahatlatın.
Belinizin ağrıdığı günlerde çevrenizdeki insanlardan yardım istemekten çekinmeyin. Evde eşiniz ve çocuklarınız, işyerinde ise arkadaşlarınız rahatsızlığı atlatmanızda size yardımcı olabilirler. Arabanızı bile birkaç gün süreyle başka birileri kullanabilir. Her işi her zaman bizzat kendiniz yapmak zorunda değilsiniz. Hasta olduğunuz sürece yardım almaya alışınız ancak bunu alışkanlık haline getirmeyin. İyileşir iyileşmez kendi işinizi kendiniz görmeye başlayın.
Doktorunuzun verdiği ilaçları tavsiye edildiği gibi kullanmaya özen gösterin. Mide problemi veya başka bir yan etki ortaya çıkarsa doktorunuza bildirin.
Bel ağrısı ve sırt ağrılarının bir kısmı günlük hayatta yaşanan stres, endişe, kızgınlık, kıskançlık, depresyon, üzüntü ve bastırılmış öfke gibi duygular sonucunda ortaya çıkmaktadır. Devam eden bu tip duygular karşısında belirli bir çözüm ve rahatlama sağlanmazsa beyin vücudun herhangi bir bölgesinde ağrıyı başlatma komutunu sizden habersiz olarak vermektedir. Böylece asıl meseleden kaçılarak ilgi başka tarafa çekilmektedir. Bel de bu tip olaylardan sıklıkla nasibini alan bölgelerdendir. Böyle bir mekanizmanın tuzağına düşmüş olan kişi minicik ağrılarını büyütür. Aslında bu şekilde çözülememiş duygusal problemlerden kaçılmaktadır. Doktora müracaat ettiğinizde yapılan tetkikler neticesinde ciddi bir hastalık teşhisi net olarak ortaya konamamışsa yukarıda anlattığımız mekanizma aklınıza gelsin. Bir taraftan asıl probleminizi bulup çözmeye çalışırken diğer taraftan telkinle hasta olmadığınıza kendinizi inandırıp "Hasta değilim!" deyin. Ağrılarınızın hafiflediğini hatta kaybolduğunu göreceksin.
Tedaviniz bitip yeniden iş hayatına döndüğünüzde faaliyetlerinizi yavaş yavaş artırın. Hatta ilk birkaç gün yarım mesai ile yetinin. Belinize aşırı yükleme yapmayın. İş, aile ve sosyal hayatınızda bu kitaptaki öğütleri daima gözönünde bulundurun.
Alkol diğer birçok zararlarının yanı sıra kemik sağlığını da olumsuz yönde etkilemektedir. Omur kemiklerindeki mineral kaybı ve sağlıksız yapı dolaylı olarak disklere etki etmektedir. Alkol almayın.
Sigara içenlerin vücudundaki hücrelerin tamamı yeterli oksijen alamazlar. Bu olaydan kalp, akciğer ve beyin başta olmak üzere bütün organlar etkilenir. Omur kemikleri arasındaki diskler de oksijensiz ortamda daha kolay dejenere olur ve zamanla kendilerini tamir etme yeteneklerini kaybederler. Böylece bel fıtığı gelişmesi riski de artar. Sigara ayrıca öksürüğü başlatır. Öksürük ise dejenere olmuş ve zayıflamış disklerin üzerine aşırı bir basınç uygulayarak bazen bardağı taşıran son damla olabilir. Öksürürken ve hapşırırken nefesinizi asla tutmayın. Sigara içmeyin, içiyorsanız mutlaka bırakın. - Sigarayı bırakmak için öncelikle kararlı bir tutum ve güçlü bir irade ortaya konmalıdır. Ayrıca gönüllü kuruluşlardan ve kendi doktorunuzdan da yardım alabilirsiniz. Sigarayı bırakmak için gösterdiğiniz gayretin ne kadar faydalı ve gerekli olduğunu zamanla daha iyi anlayacaksınız.
Tek bir çeşit bel fıtığı olmadığı gibi, tek bir çeşit bel fıtığı tedavisi de yoktur. Bazı hastalarda yalnızca ilaç ve istirahat yeterlidir. Bazı hastalar fizik tedavi ve diğer konservatif tedavi türleriyle iyileşirler. Bir kısım bel fıtığı hastasına ise mutlaka cerrahi girişim gerekir. Bu nedenle elindeki tek bir tedavi çeşidiyle tüm bel fıtığı hastalarını iyi ettiğini söyleyen şahıslara inanmayın.
Uzman doktor yaptığı muayene ve tetkikler neticesinde sizdeki bel fıtığının cerrahi girişim gerektirdiğine karar vermişse ameliyattan kaçınmayın. Lüzumsuz kaybedilen zamanın bazen telafisi imkânsız sonuçlara yol açtığını bilin. Prensip olarak cerrahi girişim son çaredir ancak yapılan bütün konservatif tedavilere rağmen iyileşme görülmüyor ve inatçı bir ağrı varlığını sürdürüyorsa cerrahiden çekinmeyin.
Her yere arabayla gitmek, televizyonu bile uzaktan kumanda ile açıp kapamak, sürekli oturarak çalışmak, kilo aldıracak her türlü besini umursamadan yemek doğru hayat tarzı değildir. Bel fıtığıyla mücadele etmek bir hayat tarzı meselesidir.