Sakarya ve Karabük'te hekimler ve sağlık çalışanları, Gazze için "sessiz yürüyüş" yaptı

İptaş, İsrail'in yalnızca Filistin halkına karşı değil, bütün insanlığa karşı, sadece Filistinli çocuklara değil, bütün çocuklara karşı suçlu olduğunu dile getirerek, "Nasıl ki hiçbir suç cezasız kalmazsa İsrail için de ceza günü hızla yaklaşmaktadır." dedi.

Hekim ve sağlık çalışanları olarak "terör, soykırım ve işgale karşı" yürüyüşlerinin 8. haftasında olduklarını aktaran İptaş, Gazze halkının uçak ve bomba seslerine, yıkıma ve katliama karşı direndiğin vurguladı.

İptaş, görevleri başından bir an ayrılmayan Gazzeli sağlık çalışanlarını selamlayarak, "Biliyoruz ki onlar kan görmeye, aralıksız çalışmaya, uykusuz kalmaya alışıktır. Ancak hastalarına yardım edememeye, onları çaresizce ölüme bırakmaya asla alışık değildir." ifadesini kullandı.

Gazzeli sağlık çalışanlarıyla çalışmaya, oralarda kurulacak hastane ve sağlık tesislerinde görev almaya hazır olduklarını belirten İptaş, İsrail tarafından tutuklanan ve türlü işkencelere maruz bırakılan 54'ten fazla hekimin özgürlüklerine kavuşmalarını, yıkılan hastanelerin yeniden yapılmasını ve güvenli bir şekilde işlev görebilmesi için bütün çalışmaların yapılmasını talep ettiklerini kaydetti.

İptaş, insanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdikleri mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

- Karabük

Karabük'te hekimler ve sağlık çalışanları, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek için "sessiz yürüyüş" yaptı.

100. Yıl Mahallesi Pazaryeri Camisi önünde beyaz önlüklerini giyerek toplanan hekim ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayrakları ile dövizlerle 1003. Cadde boyunca slogan atmadan yürüdü.

Yürüyüşün ardından grup adına açıklama yapan doktor Ahmet Sarı, İsrail'in Filistin topraklarında işlediği suçların büyüyerek devam ettiğini söyledi.

İsrail için ceza gününün hızla yaklaştığını dile getiren Sarı, Gazze halkını ise 7 Ekim'den bu yana uyku, güvenlik hissi ve düzenli beslenme gibi insanın temel ihtiyaçlarından hiçbirine sahip olmadığını kaydetti.

Sarı, "Bütün bunlara, İsrail tarafından uygulanan teröre rağmen korkmayan ve yılmayan Gazze halkını, tutuklansalar da öldürülseler de görevleri başından bir an ayrılmayan Gazzeli sağlık çalışanlarını selamlıyoruz." dedi.

Sessiz yürüyüşün 8 haftadır Türkiye'nin her bölgesinden 40'tan fazla ilde insanlığı yaşatmaya çalışan sağlık çalışanlarının katkısıyla devam ettiğine değinen Sarı, "Biz her hafta, beyaz önlüklerimizle sessizce yürüyerek bağırıyoruz. Hiçbir katilin ve hiçbir teröristin yaptığı yanına kalmadığı gibi senin de yaptıkların yanına kalmayacak İsrail. Sen kaybedeceksin, insanlık kazanacak, Filistin halkı kazanacak, beyaz önlüklerini soykırıma karşı duvar olarak örenler kazanacak, yıktığın hastanelerin içinde bütün insanlığın hayatını kurtarmaya devam eden Gazzeli meslektaşlarımız kazanacak. İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

Sarı, tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, zulme karşı durmak adına sessiz yürüyüşe katılmaya davet ederek, "Kanıksamayacağız. Normalleştirmeyeceğiz. Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız." dedi.

Grup üyeleri, dua edilmesinin ardından dağıldı.