Şimşek: Piyasanın seçime tepkisi olumlu oldu
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, seçim kararından sonra piyasanın tepkisinin olumlu olduğunu söyledi. "Yeniden seçim olur gibi tevatürlerin" ekonomiyi ister istemez etkilediğini kaydeden Şimşek, "Türkiye piyasa ekonomisi normları dışına çıkmayacak. Merkez Bankası bağımsızlığı için zerre tereddüt yok" dedi
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Habertürk TV'de yayınlanan Açık ve Net programında Kübra Par'ın sorularını yanıtladı.
Erken seçim kararının ekonomiye etkisini değerlendiren Şimşek, "Seçim kararından sonra piyasanın tepkisi olumlu oldu. Daha kısa vadede belirsizliğin ortadan kalkması piyasaları sevindirdi" dedi.
Yıl başından sonra dolarda bütün para birimlerine karşı yukarı yönlü bir hareketlilik olduğunu kaydeden Şimşek, "Seçim, siyasi belirsizliği ortadan kaldıracak. Para politikasındaki belirsizliği biz ortadan kaldırdık. 15-16 yıllık çok güçlü bir deneyim var" diye konuştu.
Piyasalarda spekülasyonun her zaman olduğunu kaydeden Şimşek, "Bizim işimiz bahane üretmek değil. Tekrar çok güçlü bir şekilde sürdürülebilir bir büyüme politikasını oluşturacağız" dedi.
"ABD VE AB'NİN TAVRI ETKİLEDİ"
Ekonomik durumun Türkiye'nin başına gelenlerden bağımsız olmadığını kaydeden Şimşek, "Türkiye'nin 2013 sonrasında çok ciddi iç ve dış algısını bozan bir sürece girdik. Bunların bir kısmı dış kaynaklı bir kısmı da içeride yaşanan süreç. Ortadoğu'daki kaos Türkiye'yi etkiledi. ABD gibi önemli bir müttefikimiz bizim için hayati bir tehdit olan hususta, terör örgütü ile işbirliği yapmaları hususunda çıkarlarımızın çatışması var. Terör koridorunu bozduk ama bunun getirdiği ilişkilerdeki gerilimin yansımaları var. FETÖ ile mücadeleyi AB farklı yorumladı. Terör örgütü ile işbirliği yapan yerel yönetimlere tavrı AB başka türlü değerlendirdi. Biz tehditleri bertaraf etmeye çalışırken batının değerlendirmesi farklı oldu. Bunlardan bağımsız sadece 'Para politikasında bir belirsizlik vardı' dersek resmin tamamını görmüş olmayız" diye konuştu.
"DEMOKRASİ KONUSUNDA TAVRIMIZ DEĞİŞMEDİ"
Demokratik standartların iyileştirilmesinin olmazsa olmaz olduğunun altını çizen Şimşek, AK Parti'nin yola çıktığı ilk günden bu yana demokrasi ve temel hak ve özgürlüklere yaklaşımının değişmediğini söyledi. Şimşek, "Ama bazı tehditleri bertaraf etmek için, başımıza gelen felaketleri yönetmek için uygulamaya koyduğumuz tedbirler var" dedi. Şimşek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın OHAL'in kaldırılmasına ilişkin açıklamasını da hatırlattı.
"Terörün beli kırıldı, bu başarıdır" diyen Şimşek, "Dışarıdan maalesef bir empati olmadığı için bunun bir algı sorununa dönüştüğü de net. Bugün en büyük müttefiğimiz, Suriye'de bile bile teör örgütü ile çalışıyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Ekonomiyi etkiliyor" diye konuştu.
"İKTİDARDA İSENİZ HER ŞEYDEN SORUMLUSUNUZ"
Terör ve darbe girişimleri ile meşgul olmanın ekonomiyi etkilediğini kaydeden Şimşek, siyasilerin sorumluluğunun olup olmadığının sorulması üzerine, "İktidarda iseniz her şeyden sorumlusunuz" yanıtını verdi.
Türkiye'nin büyüme rakamlarını hatırlatan Şimşek, "Piyasada çalkantı var ama şunu görelim, Türkiye'nin ciddi şekilde eski Türkiye olmadığı, eksikleriyle, yapısal sorunlarıyla hala çok güçlü bir ekonomi olduğunu yadsıyamazsınız. Türkiye, İMF rakamlarıyla dünyanın en büyük 13'üncü ekonomisi" dedi.
AK Parti'nin vaatlerinin toplamının 30 milyar olduğunu kaydeden Şimşek, "Kamu harcamalarını kontrol altına alacak bir yapılandırma söz konusu. Bakanlık sayısı azaltılıyor. Tasarruflar olacak. İkinci ayağı da vergiyi tabana yayacak şekilde bazı imtiyazları kaldırarak... Zaten gelir öngörümüz var" dedi.
"BİR FEDAKARLIK GEREKİYORDU"
Şimşek, 24 Haziran'dan sonra ne yapacağının sorulması üzerine de, "Bir fedakarlık gerekiyordu. Herkes kendi çapında fedakarlık yapıyor. Milletvekilliğine aday olmadım" dedi.
Ekonomi için belirsizliğin ortadan kalkması gerektiğini söyleyen Şimşek, seçim sonuçlarına ilişkin bazı tevatürlerin olduğunu belirterek "'Yeniden seçime girer mi' türünden... Bunlar ister istemez etkileniyor. Türkiye piyasa ekonomisi normları dışına çıkmayacak. Merkez Bankası bağımsızlığı için zerre tereddüt yok. Bizim yakın dönemde yaşadığımız kısmen dış kaynaklı, kısmen seçimin yarattığı belirsizlik... Bunları giderecek perspektifimiz var. Dünyada dolar likiditesinde bir daralma var. Bütün bu konularda gereken güçlü adımlar, gereken iletişim yapıldı. Ama şu seçim belirsizliğinin ortadan kalkması lazım" diye konuştu.