Bir çadır tiyatrosunun gülü olan Azize yoksul, sıradan yaşamında küçük mutluluklar ve içten sevgilerle yetinmektedir. Mert, altın kalpli, güler yüzlü, düşük çeneli bir kızdır. Tiyatroda şarkı söyleyip soytarılık yaparak müşterileri eğlendirmektedir. Niyet tavşanının çektiği faldan yakında hayatının erkeğiyle tanışacağını öğrenir. Ve kısmeti yağmurlu bir gecede karşısına çıkar. Sosyetenin hızlı çapkınlarından Tarık, genç kızı mecburen arabasına alınca hayatları tahmin edemeyecekleri ölçüde değişecektir. Tarık hayatını allak bullak eden baş belasından bir türlü yakasını kurtaramaz. Azize ise ansızın hayatına giren bu fal prensine gönlünü çoktan kaptırmıştır. Ancak Tarık nişanlıdır ve Azize ile arasında kapanamayacak uçurumlar vardır.