Suna Pekuysal (24 Ekim 1933 – 22 Temmuz 2008), Türk sinema, tiyatro ve televizyon oyuncusu, seslendirme sanatçısıdır.
Asıl adı Adile Suna Belener'dir. Babası İlhami Bey, 27 yaşında attan düşerek felç kaldı. Pekuysal'ın doğumundan 7 ay sonra da vefat etti.
Suna Pekuysal Cağaloğlu halkevinde büyüdü. İstanbul Belediye Konservatuvarı Şan ve Bale Bölümünde öğrenim görürken, 1949 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun çocuk bölümünde Kadri Ögelman'ın "Artist Aranıyor" adlı oyunuyla ilk kez sahneye çıktı. Ferih Egemen'in kendisini beğenmesi üzerine üç yıl sonra Dârülbedâyi dram bölümüne geçti. Burada Vasfi Rıza Zobu, Mahmut Moralı, Şükriye Atav, Cahide Sonku, Şaziye Moral, Bedia Muvahhit ve Reşit Gürzap gibi isimlerle çalıştı.
Pekuysal, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda 1984 yılında sahnelenen, Ekrem Reşit Rey’in 1933 yılında kaleme aldığı, Cemal Reşit Rey’in bestelerini yaptığı ve Haldun Dormen’in sahneye koyduğu "Lüküs Hayat" adlı müzikalde Zihni Göktay ile 14 yıl aralıksız olarak oynadı. Büyük bir başarı kazanan ve yediden yetmişe her yaştan seyirciye nostalji yaşatan "Lüküs Hayat"ın ardından emekli olan sanatçı, Şehir Tiyatroları’nda Joseph Kesselring’in yazdığı ve Çetin İpekkaya’nın yönettiği "Ahududu" adlı oyunda konuk sanatçı olarak rol aldı. 1964 yılında gazeteci Ergun Köknar ile evlendi. 1973 yılında oğulları Sait Ali Köknar dünyaya geldi. Ancak doğumdan sonra ciddi bir omurga zedelenmesi yaşadı.
54 yıl Şehir Tiyatroları’nda görev yapan sanatçı, 24 Ekim 1998 tarihinde Şehir Tiyatroları’ndan emekli oldu.
Sanat yaşamı boyunca 250’den fazla tiyatro oyununda rol alan Suna Pekuysal, 100’e yakın sinema filminde de rol aldı. Son yıllarındaki en ses getiren rolü ATV'de Özkan Uğur ile başrolü paylaştığı "Yeter Anne" adlı komedi dizi oldu.
Pekuysal, "Genç Indiana Jones" dizisinin Türkiye'de geçen hikayesinde "İstanbul: Eylül 1918" isimli bu filmde bir falcıyı canlandırdı.
Suna Pekuysal’a göre "Sanatçının emeklisi olmaz". O, ölene kadar tiyatro yapmak istiyor ve ısrarla vurguluyordu: "Sahnede ölmek istiyorum!"
Suna Pekuysal'ın Merkezefendi Mezarlığı'nda bulunan kabri
Pekuysal, 17 Temmuz 2008 günü evinde düşerek kalça kemiğini kırdı. İstanbul Tıp Fakültesinde tedavi altına alınarak ameliyat edildi, ardından yoğun bakıma alındı. Burada solunum cihazına bağlanan Pekuysal, 22 Temmuz 2008 günü hayata gözlerini kapadı. Yapılan müdahalelerle tekrar yaşama döndürülmesine karşın; TSİ 10.30 sularında tekrar kalbi duran Pekuysal, hayatını kaybetti.