”Sokak köpeğinden terapi köpeği olur mu” sorusuna yanıt: Oldu bile! Adı Tina
Terapi köpekleri ile yapılan çalışmalar, bu köpeklerin hastaların fizyolojik, davranışsal ve duygu durumu üzerine olumlu etkilerini gösteriyor. Bu konuyla ilgili önceki haberimizde Labrador Retriever, Golden Retriever, Border Collie en çok tercih edilen ırklar arasında bulunsa da, aranan özelliklerin tutması halinde ırkın bir önemi olmadığını ve sokak köpeklerinin de eğitilebileceğini belirtmiştik. Beklenen oldu. Türkiye'nin ilk cins terapi köpeği Teo iken ilklere sokaktan gelerek ilk terapi köpeği olmaya hak kazanan Tina da katıldı. Tina şimdi aralarında fizyoterapi alan depremzede çocukların da olduğu bir gruba destek oluyor. Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi
Geçtiğimiz aylarda Türk tıp tarihinde bir ilk olan terapi köpeği Teo’yu tanıtmış ve gönüllü onam formunda ilk kez bir köpeğin adının geçmesini “Haydi terapiye Teo!” başlığıyla duyurmuştuk. Haberimize konu olan 6 yaşında bir kız çocuğuna, yüzünde maskeyle radyoterapi seansına girerken kımıldamasın diye anestezi veriliyordu. İkinci gerçeğimizde ise 6 yaşında aynı kız çocuğu radyoterapi seansını terapi köpeği sayesinde anestezi almasına gerek kalmadan mutlulukla tamamlıyordu. Bu başarıda en büyük pay artık Türkiye’de de hastaların tedavilerine yardımcı olan ve yararları bilimsel olarak gösterilen terapi köpeklerinin ve geçmişte yaptığımız haber özelinde o köpeklerden biri olan Teo’nundu.
SOKAK KÖPEĞİNDEN TERAPİ KÖPEĞİ OLUR MU?
O haberin sonunda “Her köpek terapide kullanılır mı” sorusuna yanıt aramış ve “Kullanılamaz” cevabını almıştık. Tercih, güdülere ve genetik aktarıma bağlı koruma özelliği olan ve fazla sosyal olmayan köpekler yerine, sosyal enerjisini rahatlıkla karşı tarafa geçirebilen, eğitime yatkın ve işbirliğine açık köpeklerden yanaydı. Bu noktada” Labrador Retriever”, “Golden Retriever”, “Border Collie” en çok tercih edilen ırklar arasında bulunuyordu. Buna karşın, sayılan özelliklerin tutması halinde ırkın bir önemi olmadığı, ilerleyen dönemlerde travmatize olmamış sokak hayvanlarının da bu konuda eğitilebileceklerine ( hastanın da isteğiyle) dikkat çekiliyordu. Önemli olan köpeğin doğru iletişimini yüksek enerji ile kontrollü bir şekilde aktarmasıydı.
SOKAK KIZIMIZ TİNA’DA ARTIK BİR TERAPİ KÖPEĞİ
Artık sözünü ettiğimiz özelliklere sahip o terapi köpeklerinin arasında sokaktan alınan bir köpek olan Tina’ da var. O da hastaneler, huzur evleri, bakım evleri, okullar, kütüphaneler, afet bölgeleri gibi ortamlarda insanlara sevgi, rahatlık ve destek sağlamak için eğitilmiş köpeklerden biri. Bu köpekler, dünyanın birçok ülkesinde özellikle çocuklarda otizm ve kanser tanılarında sık kullanılıyor. Sadece hastalara değil onların dışında engelliler ile moral ve motivasyona ihtiyaç duyan herkese (sınav stresi yaşayan çocuklar da dahil) sevgi, rahatlık ve mutluluk sağlıyorlar. Literatürde terapi köpekleri ile yapılan çalışmalarda, bu canlıların hastaların fizyolojik (mutluluk hormonlarının artıp stres hormonlarının azaldığının kan sonuçları ile gösterilmiştir), davranışsal ve duygu durumu üzerine etkileri de gösteriliyor.
FİKİR NEREDEN DOĞUYOR?
Terapi köpekli uygulamalar bir süredir Türkiye’de de gerçekleştiriliyor. Köpeklerin hastanelerde tedaviye yardımcı ve kolaylaştırıcı amaçlı görev yapma fikri Doç. Dr. Eda Küçüktülü’nün tıp fakültesi öğrencisi olan kızı Itır Küçüktülü’nün İtalya tecrübesi sırasında doğuyor. Genç Itır İtalya’da köpeklerin onkoloji ünitelerine götürüldüğünü görünce annesiyle birlikte uluslararası yayınları inceliyor. Anne kız sonuçların olumlu olduğunu fark ederek bu çalışmayı ülkemizde de başlatmak için girişimde bulunmaya karar veriyor ve başarılı oluyorlar.
ÜNLÜSÜ ÜNSÜZÜ TERAPİDE
“O dönem yaptığımız habere konu olan terapi köpeği Teo şimdi 3 yaşında bir Border Collie. “Yetenek Sizsiniz” yarışmasına katılıp birincilik kazanan Max’in torunu. Gelelim bugünkü haberimize konu olan Tina’ya. Onun ünlü bir anne babası veya dedesi olup olmadığını bilmiyoruz. Çünkü o bir sokak köpeği. Buna karşın bir terapi köpeğinde olması gereken bütün iletişim becerilerine sahip olduğu kesin. Terapi köpeklerinin eğitimini gerçekleştiren, tecrübeli, her tür köpek karakteriyle etkileşimi olan, mevcut davranışları gözlemlemiş ve olası davranış problemlerini çözmüş uzman eğitmenler de böyle düşünüyor olmalı ki Tina’nın terapi köpekleri arasında yer alabileceğine karar vermişler.
KİMLERE FAYDASI VAR?
Otizmli çocuklarda, acil serviste yatan hastalarda, ağrılı hastalar ve kanser hastaları ile yapılan çalışmalarda terapi köpeklerinin etkinliği bilimsel olarak gösterilmiş. Buna karşın dünyada rutin bir destek tedavisi kolu oluşturmak için daha çok çalışmaya ihtiyaç duyuluyor. Türkiye’de engelli çocuklara moral ve motivasyon sağlamak için yapılan günübirlik aktiviteler çocukları mutlu etse de bu aktivitelerin hiçbirinin etik kurul onaylı bilimsel bir çalışmaya dönüşmediği belirtiliyor.
HER KÖPEK TERAPİDE KULLANILAMIYOR
Peki terapide her köpek kullanılabiliyor mu? Bu sorunun cevabı “Her köpek terapide kullanılamaz” şeklinde geliyor. Tercih güdülere ve genetik aktarıma bağlı koruma özelliği olan ve fazla sosyal olmayan köpekler yerine, sosyal enerjisini karşı tarafa rahatlıkla geçirebilen, eğitime yatkın ve işbirliğine açık köpeklerden yana oluyor. Labrador Retriever, Golden Retriever, Border Collie sıklıkla karşımıza çıkan ırklar arasında bulunuyor. Buna karşın, sayılan özelliklerin tutması halinde ırkın bir önemi olmadığı, ilerleyen dönemlerde travmatize olmamış sokak hayvanlarının da bu konuda eğitilebileceklerine ( hastanın da isteğiyle) tedavi bitiminde de bu köpeklerin sahiplendirilebileceğine dikkat çekiliyor. Bu noktada, “Önemli olan köpeğin doğru iletişimi, yüksek enerji ile kontrollü bir şekilde aktarmasıdır” deniyor.
TİNA FİZYOTERAPİ ALAN DEPREMZEDE ÇOCUKLARLA TERAPİDE
Çalışmanın Koordinatörü Doç. Dr. Eda Küçüktülü; “Ülkemizde, Sağlık Bakanlığı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Etik Kurul onayıyla ilk ülke deneyimi olan, TBMM Sağlık Komisyon Üyesi Dr. Tuba Vural Çokal, Rektörümüz Prof. Dr. Kemalettin Aydın ve Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Mehmet Ali Gülçelik’in katkı ve destekleri sayesinde çalışmamızı gittikçe yaygınlaştırıyoruz” diyor ve devam ediyor; “Şu ana kadar çalışmamıza katılan hastalardan hep pozitif geri dönüş aldık. Bir hastamız antidepresan ilaçlarını bile bıraktı. Uluslararası alanda da yetişkin hastalarda bu kadar kapsamlı çalışma olmadığı için bu anlamda da dünyada bir ilkiz. Ayrıca, sokak köpeklerinden de terapi köpeği/ziyaretçi köpeği yetiştirip onları bu kolda kullanmak istediğimizden onlar için de özel eğitimler yapmaktayız. Bu konuda Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Köpek Davranış Uzmanı Prof. Dr. Ebru Yalçın’dan destek alıyoruz. Ebru Hocamızın danışmanlığında Veteriner Hekim Özden Üstüner tarafından yetiştirilen sokak çocuğumuz Tina, Bilkent Şehir Hastanesi’nde fizyoterapi alan ve içlerinde depremzede çocukların da olduğu bir grubu mutlu etti ve sokak köpeğinden terapi köpeğine dönüşen ilk köpek oldu.