Son dakika! AK Parti MYK'dan Ahmet Davutoğlu ve Ayhan Sefer Üstün'ün kesin ihracı istendi
Son dakika... AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nun 02.09.2019 tarihinde yapılan toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı'nın tedbirli olarak Partiden Kesin İhraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine oy birliğiyle karar verildi. İhracı istenen Ayhan Sefer Üstün ve Selçuk Özdağ, karara Twitter'dan tepki gösterdi
AKPartiMerkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında, eski başbakan Ahmet Davutoğluile Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı'nın tedbirli olarakpartiden kesin ihraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine oy birliğiyle karar verildi.
KESİN İHRAÇ TALEBİYLE
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sona erdi. MYK toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Ayhan Sefer Üstün, Abdullah Başcı ve Selçuk Özdağ´ın, `AKPartiİçtüzüğü´ne aykırı eylem söz ve davranışlarında bulundukları´ gerekçesiyle oy birliği ilepartiden kesin ihraç talebiyle Merkez Disiplin Kurulu´na sevk edildi.
SÜREÇ NASIL İŞLEYECEK
MYK´dan çıkan ihraç talebiAKPartiMerkez Disiplin Kurulu´na sevk edilecek. Ardından Disiplin Kurulu Başkanı Ahmet Aydın, kurulu toplayarak ihracı istenen kişilerden sözlü ve yazılı savunma isteyecek. Disiplin Kurulu´nun sözlü ve yazılı talebine belli bir süre içeresinde cevap gelmezse otomatik olarak üyelikleri düşecek.
İHRACI İSTENEN İSİMLERDEN AÇIKLAMA
Partiden ihraçı için disiplin kuruluna sevk edilenlerden eski AK Parti milletvekili Ayhan Sefer Üstün ve Selçuk Özdağ Twitter'dan açıklama yaptı.
22. 23. 24. ve 26. dönem Sakarya Milletvekili olan Ayhan Sefer Üstün, alınan karara ilişkin, "Her yıl yapılan Adli Yıl açılışı için bu yıl elim bir türlü adalet adına bir şeyler yazmaya gitmedi. Sayfam boş kalacak derken AK Parti MYK'nın Sayın Davutoğlu ve üç arkadaşı hakkında aldığı karar ekrana düştü. Adaletin arandığı bir günde alınan bu haksız karar çok tartışılacaktır" dedi.
24.25.26. dönem Manisa Milletvekili olan Selçuk Özdağ ise partiye yönelik eleştirilerin "ihanet" olarak algılandığını belirterek, "Bir şeylerin ters gittiğini, yanlış işlerin olduğunu söyleyenler dışlanıyor" ifadelerini kullanarak "Dost acı söyler" dedi.
MEHMET ALİ ŞAHİN: İSTİFA ETMEMELERİ YANLIŞTI
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Mehmet Ali Şahin, AK Parti MYK toplantısında, Ahmet Davutoğlu, Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün ve Abdullah Başcı'nın kesin ihraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine karar verilmesine ilişkin, "Başka arkadaşlar da başka parti kurma çalışmaları içerisinde. Onlar istifa ettiler. Parti kurma çalışmalarını yürütüyorlar. Bu arkadaşlarımızın istifa etmemiş olmaları bana göre kendileri açısından yanlıştı." dedi.
Şahin, Hak-İş'e bağlı Özçelik-İş Sendikasının Korel Termal Otel'de düzenlenen toplantısına katılmak üzere geldiği Afyonkarahisar'da, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Şahin, gazetecilerin, AK Parti MYK toplantısında, Davutoğlu, Özdağ, Üstün ve Başcı'nın kesin ihraç istemiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevkine oy birliğiyle karar verilmesine ilişkin sorusu üzerine, bu kişilerin zaten parti kurma çalışmaları içerisinde olduklarını her seferinde söylediklerini anlattı.
Söz konusu isimlerin, parti kurma kararı verdikten sonra AK Parti ile üyelik ilişkisinin devam etmesinin son derece yanlış olacağını dile getiren Şahin, şöyle devam etti:
"Nitekim yine başka arkadaşlar da başka parti kurma çalışmaları içerisinde. Onlar istifa ettiler. Parti kurma çalışmalarını yürütüyorlar. Bu arkadaşlarımızın istifa etmemiş olmaları bana göre kendileri açısından yanlıştı. Keşke böyle bir ihraç kararı alınmamış olsaydı. Mesela sayın Davutoğlu, genel başkan iken, altında imzası bulunan, parti aleyhine konuştuğu ve gelişi güzel ifadelerde bulunduğu için kaç kişinin ihracına karar vermiştir? Bu kararların altında sayın Davutoğlu'nun imzası vardır. Parti disiplinine uygun davranmadığı ve parti aleyhinde konuştuğu için birçok arkadaşın ihracını ilgili kurul kabul etmiş, altında da sayın Davutoğlu'nun imzası vardır. Dolayısıyla işin başındayken farklı, sadece üyeyken farklı davranmak profesörlük ünvanına erişmiş olan bir kişiye yakışmaz diye değerlendiriyorum."
