Vali Soytürk: Tekirdağ'da su sorunu her geçen yıl artıyor
Tekirdağ Büyükşehir Belediye tarafından "Trakya Su Çalıştayı" düzenlendi. Vali Recep Soytürk, su sorunun Türkiye'nin önemli bir sorunu olduğunu belirterek, "2030'dan sonra işin daha sıkıntılı bir seviyeye geleceği söyleniyor. Tekirdağ'da su sorunu her geçen yıl artıyor. Özellikle içme suyu Tekirdağ için sıkıntı olmaya devam edecek" dedi
Tekirdağ Büyükşehir Belediye tarafından bir otelde "Trakya Su Çalıştayı" düzenlendi. Vali Recep Soytürk, kentte bir otelde düzenlenen çalıştayda yaptığı konuşmada, su sorunun Türkiye'nin önemli bir sorunu olduğunu söyledi. Tekirdağ'da su sorununun her geçen yıl arttığını ifade eden Soytürk, "Su sorunu tüm dünyanın sorunu 2030'dan sonra işin daha sıkıntılı bir seviyeye geleceği söyleniyor" dedi.
Soytürk, herkesin suyu verimli kullanma konusunda duyarlı olması gerektiğini dile getirerek, tasarruf konusunda tarımdan, sanayiye kadar herkese görev düştüğünü vurguladı.
"İÇME SUYU SIKINTI OLMAYA DEVAM EDECEK"
Özellikle içme suyunun Tekirdağ için sıkıntı olmaya devam edeceğini belirten Soytürk, "Bir taraftan kuraklık var bir taraftan da her yıl kentin nüfusu 25-30 bin kişi artıyor. Bu artışta içme suyu bakımından TESKİ'nin sırtında bir yük. Tekirdağ aynı zamanda bir sanayi şehri ve arıtmalarla ilgili çevre kirliliğini engelleyecek arıtmalarla ilgili Türkiye'nin en büyük projelerinden Ergene Havzası Koruma Eylem Planı projesi bitmek üzere. Bütün arıtma tesisleri kuruldu. Çalışmalar devam ediyor." diye konuştu.
"DÜNYA ÇÖLLEŞMEYE GİDİYOR"
Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer de su kaynaklarının hızla azaldığını dile getirdi. Yüceer, su kaynaklarıyla ilgili gerekli önlemlerin alınmaması halinde dünyanın çölleşmeye gideceğini belirtti. Türkiye'nin su stresi çeken ülkelerden olduğuna işaret eden Yüceer, "Türkiye su zengini bir ülke değil iş Trakya ve Tekirdağ'a gelince durum daha da vahim. Trakya'mız kesin su kıtlığı yaşayan bir bölge" dedi.
Yüceer, su kaynaklarının hiç bitmeyecekmiş gibi düşünülmesinin yanlış olduğunu söyledi. Bazı sanayi kuruluşlarının yer altı sularını kirletmesinin gelecek açısından büyük sorunlar yaşatacağını ifade eden Yüceer, "Sanayinin ilimizde bu kadar güçlü olmasından gurur duyuyoruz ama bu işin bir de bedeli var, bu bedel yer altı sularının çok aşırı kullanılmasıyla yer altı sularımızın kirlenmesiyle bizi zor bir krizin içene sürüklüyor" dedi.
"TEHDİTLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
Tekirdağ Su ve Kanalizasyon İdaresi (TESKİ) Genel Müdürü Mehmet Ali Şişmanlar ise Tekirdağ'da içme suyunun yüzde 88'inin yer altı suyundan karşılandığını aktardı.
Yar altı sularının azalmasıyla artan talebin karşılanmakta zorlanıldığını dile getiren Şişmanlar, "Su kaynaklarının azalması sürdürülebilirliği tehdit ediyor. Bu yüzden yüzeysel sular kurumumuzun en önemli konularındandır. DSİ tarafından bölgemizle yapımı devam eden barajların tamamlanmasıyla bölgemize kesintisiz su sağlayabileceğiz. Barajların tamamlanmasıyla yer altı su kaynaklarına bağımlılığımız azalacak. Su temini sürdürülebilirliği sağlanacak" diye konuştu.
"İÇİLEBİLİR SUYA HASRET KALACAK"
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Feda Aral, küresel ısınma nedeniyle temiz su kaynaklarının azaldığına dikkati çekti. Su tasarrufu konusunda yapılması gerekenler için hızlı adımlar atılması gerektiğini, yer altı su kaynaklarının tasarruflu kullanılmasının önemli olduğunu dile getiren Aral, şunları söyledi:
"Endüstrileşme ve küresel ısınma nedeniyle temiz su kaynakları azalıyor.. Dünya Bankasının tahminlerine göre 2025 yılında dünya nüfusunun 3'te ikisi temiz ve içilebilir suya hasret kalacak. Türkiye'de 2025 yılında olmasa da yakın bir gelecekte temiz su kaynakları tükenen ve kirlenen bir ülke olacaktır. Suyun bundan sonra her zamankinden daha tasarruflu kullanılması gerekiyor." diye konuştu.
"ÇİFTÇİLERİMİZE DE BAZI GÖREVLER DÜŞÜYOR"
İstanbul Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yolcubal da yer altında su kaynaklarının görünür olmadığı için dünyanın her yerinde çok hor kullanıldığını belirtti. Yer altı sularının yüzey suları gibi kirlenmeye hızlı bir şekilde maruz kalmadığını ama insan kaynaklı faaliyetlerden dolayı yavaş yavaş kirlendiğini aktaran Yolcubal, şunları kaydetti:
"Trakya, yer altı kaynakları açısından zengin bir bölge ama maalesef doğru bir şekilde yönetilemediği için sıkıntı yaşıyor. En fazla su kullanılan sektör, tarım sektörü, 'herkes tarımı suçluyor' gibi gözüküyor. Biz bunları söylediğimiz zaman çiftçilerimiz kızıyor ama burada çiftçilerimize de bazı görevler düşüyor. Suyu düzgün kullanmaya ihtiyacımız var.
Bunu bilinçli bir şekilde yapacak olursak hem suyumuzu doğru bir şekilde kullanıyoruz hem de verimli bir şekilde üretime katkı sağlarız. Türkiye'de 18 milyar metreküp yer altı su potansiyelimiz var. Bu suyun yüzde 76'lık kısmını tarımda kullanıyoruz. Türkiye'deki içme sularının yüzde 45'i yer altı sularından elde ediliyor. Kalan kısmı da diğer kaynaklardan elde ediliyor. Biz maalesef bu kaynakları hor bir şekilde kullanıyoruz."