Alıç ve üvez meyvesi bilinçsiz tüketildiğinde mide ve bağırsaklarda kitleye dönüşüyor

Prof. Dr. Namık Özkan, bu durumun hastalarda şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma geliştirebildiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Eğer midedeyse endoskopiyle ve bazı ilaçlarla bu taşlaşmış gıda artıklarını küçülterek doğal yollardan atılmasını ya da endoskopik olarak çıkartmayı sağlayabiliyoruz ancak mideyi geçip bağırsaklara doğru ilerlediyse, özellikle yaşlı veya daha önce mide, bağırsak ya da karın iç ameliyatı olmuş hastalarda, anastomoz dediğimiz bağırsağın birbirine birleşme yerlerinde ya da yapışıklık olan daralmış bölgelerde tıkanıklıklara, düğümlenmelere sebep olabiliyor. Bunlara erken müdahale edilmediği takdirde bağırsak delinmelerine kadar gidebiliyor. Bu durumda da hastayı ameliyat etmek gerekiyor ve ameliyatta da bağırsağın bir kısmını almak gerekebiliyor. O nedenle özellikle iyice çiğnemeden yememek ve çekirdeklerini yutmamak gerekiyor. Karın ameliyatı geçirmiş hastaların, yaşlı veya dişleri olmayan, takma diş kullanan hastaların bu meyveleri mümkün olduğu kadar az tüketmesi gerekiyor."

Söz konusu meyvelerin ağustos, eylül ve ekim aylarında pazar ve manavlarda görüldüğünü ifade eden Özkan, alıça bağlı bağırsak tıkanıklığı vakalarının arttığına dikkati çekerek, "Geçtiğimiz bir iki ay içinde 10 hastamızda gördük. Bunların 7'si ilaç tedavisiyle ya da endoskopiyle tedavi edilebildi ancak üçünü ameliyat etmek zorunda kaldık hatta birinin, daha önce geçirdiği ameliyat yerinde bağırsak delinmesi mevcuttu. Bu nedenle bağırsağının bir kısmını da almak gerekti." diye konuştu.

Özkan, söz konusu alıç ve üvez meyveleri iyi çiğnendiğinde ve çekirdekleri çıkarıldığında, bu tür olumsuzlukların önlenebileceğini sözlerine ekledi.