Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Anne ve Çocuk Uzmanından gebeler için yüksek sıcaklık uyarısı: Erken doğum veya düşük yapabilirler | Sağlık Haberleri

        Türkiye, mevsim normallerinin üzerinde seyreden ‘Eyyam-ı Bahur’ sıcaklıklarının ardından şimdi de Afrika üzerinden gelen ‘Basra’ sıcaklıklarının yurda girmesiyle mevsim normallerinin üzerinde sıcaklık yaşamaya devam ediyor. Uzmanlar, sıcaklarının yer yer 6 ile 10 derece yüksek seyredeceği bu dönemde saat 11.00 ile 15.00 arasında mümkün olduğunca dışarı çıkılmamasını tavsiye ediyor.

        "SICAKLIKLAR, ANNE VE BEBEK SAĞLIĞINI TEHDİT EDEN OLASI KOMPLİKASYONLARA SEBEP OLABİLİR"

        Ankara Etlik Şehir Hastanesi Kadın ve Doğum Hastanesi Başhekimi Doçent. Dr. Çağanay Soysal, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaptığı açıklamada, sıcak havaların özellikle hamileleri ve bebekleri etkilediğini söyleyerek, “Yüksek ateş, nabız artışı, sıvı kaybı, mide bulantısı, baş dönmesi ve ağrısı, halsizlik, yorgunluk ve kramplar sıcak çarpmasının belirtileri arasında yer alır. Aşırı terlemeye bağlı dehidrasyon dediğimiz sıvı kaybı tansiyon düşmesine yol açabilir. Tansiyon düşmesi de gebelerde baş dönmesi ve bayılma şikayetleri ile karşımıza çıkabilir. Maalesef bunlar da istenmeyen kazalara, gebelerin düşüp yaralanmasına, anne ve bebek sağlığını tehdit eden olası komplikasyonların ortaya çıkmasına sebep olabilir” dedi.

        "ERKEN DOĞUM VE DÜŞÜK TEHLİKESİ"

        Yüksek sıcaklıklardan korunma yöntemlerine de değinen Soysal, “Güneş ışığının dik olduğu 11.00 - 15.00 saatleri arasında dışarı çıkılmamalı. Eğer çıkılacaksa gölge ve esintili yerler tercih edilmeli. Güneş ışığına direkt maruz kalmak sıvı kaybını daha da artıracaktır. Sıvı tüketimine mutlaka dikkat edilmeli ama buradaki sıvı tüketiminden kastımız; çay, kahve ve asitli içecekler değil. Gebeler günde ortalama 2 buçuk, 3 litre kadar su tüketmeliler. Sıvı tüketimin yetersiz olduğu durumlarda gebelerin rahimlerinde kasılmalar meydana gelebilir. Bu da erken doğum sancılarını ve düşük tehdidini tetikleyebilir. Ayrıca idrar yolu enfeksiyonları açısından da kolaylaştırıcı bir etkendir” ifadelerini kullandı.

        Gebelerin en çok ‘denize ve havuza girebilir miyiz?’ sorusunun cevabını aradığını vurgulayan Soysal, sözlerine şöyle devam etti: “Yüksek kimyasallar ve duran sulardaki enfeksiyon riski nedeniyle havuz yerine deniz tercih edilmeli. Hamam ve sauna gibi sıcak ortamlardan kesinlikle uzak durulmalı. Yoğun tempolu egzersizlerden uzak durulmalı. Düşük tempolu egzersizler ve yürüyüş öneriyoruz. Bir diğer husus da gebelerde melanin sentezinin artışına bağlı olarak melasma dediğimiz ciltte lekelenmeler ortaya çıkabilir. Bu lekelenmelerin önüne geçmek için güneşe çıkmadan 20-30 dakika öncesinde mutlaka güneş koruyucu sürülmeli. Eğer güneşe maruz kalma süresi devam edecekse de 2-3 saatte bir tekrarlanmalı.”

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ