Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Video Sürüş güvenliği uzmanı İntepe: fren patlamaz

        YENİKAPI'daki İETT otobüs kazasının ardından sürücü, 'fren patladı' savunmasını yaptı. Ancak uzmanlar fren patlaması diye bir durumun olmayacağını belirtiyor. Otobüs, kamyon, TIR gibi ağır vasıta araçların karıştığı kazaların birçoğunda duyulan 'freni patladı, freni boşaldı' ifadelerinin doğru olmadığını belirten Uluslararası Yol ve Sürüş Güvenliği Uzmanı Mert İntepe, "Eğitimli bir sürücü değilse, son anda fren yapıp durmaya çalıştığında ve frene basıp hızından dolayı duramadığında frenim patladı zanneder. Frenin bakımı doğruysa, orijinal ekipman kullanılmışsa, frenler ısınmamışsa, yükten dolayı rampa inerken siz hızınızdan dolayı fren balatalarını ısıtmamışsanız, frenlerin çalışmama gibi bir kavramı olamaz. Fren patlamaz" dedi.

        Trafik kazalarında sık sık dile getirilen, son olarak Yenikapı'da yaşanan İETT otobüsü kazasında şoförün, 'Fren ağırlaştığı için yavaşlayamadığı' şeklindeki ifadesi, teknik olarak fren patlamasının nasıl gerçekleştiği sorusuna neden oldu. Uluslararası Yol ve Sürüş Güvenliği Uzmanı Mert İntepe, "Bir sürücü yolda dikkatini dağıtmışsa, tehlikeyi görmemişse, kafası başka yerdeyse ya da eğitimli bir sürücü değilse, son anda fren yapıp durmaya çalıştığında, hızından dolayı duramaz. Bu durumda freni patladı zanneder. Aslında böyle bir şey yoktur. Kazaların çoğunda arabalarda ABS'li fren sistemi var. Siz pedala ayağınızla basıyorsunuz, tekerlekler elektronik olarak fren iletiyor" diye konuştu.

        FRENDE PATLAYACAK BİR MEKANİZMA YOK

        Fren sisteminde patlayacak bir mekanizma olmadığını belirten İntepe, "Bakım, ısınma, yük problemini, sürücünün dikkat ya da takip mesafesi problemini unutup bir kazaya karıştığında, sürücüden frenim patladı diye duyuyoruz." diye konuştu. Sürücünün eğitiminin önemine de dikkat çeken İntepe, "Normal hızda frene bastığımızda araç direksiyon hakimiyeti kaybedilmiyor. Siz panikle direksiyonu çevirirseniz bunun sonunda kazaya karışmak çok normal. Sürücülerin eğitimini, kullandıkları araçların teknolojilerini birleştirip bunu yoldaki takip mesafesiyle dengelemezseniz, yorgunluk ve uykusuzluğu da yönetmezseniz, trafik kazalarındaki her sonuç lastik, fren, insan ama en önemlisi fren patlaması diye duyarsınız. Siz ayağınızla frene bastığınızda tutmuyor hissi, eğer hidrolik delinmemişse böyle bir şey mümkün değildir." dedi.

        HIZ LİMİTLERİ DENETLENMELİ

        Trafik güvenliğinin öğrenmeyle başlayıp, trafiğin içinde uygulamayla devam eden bir sürece ihtiyaç duyulduğunu söyleyen İntepe, "Aracın yoldaki hızını denetlemiyoruz, hangi şeritte gittiğini görmüyoruz. Ağır vasıta ve otobüslerin hız limiti artmadığı için hız limitlerini dengelemek ve bunu denetlemek lazım. Şehir içindeki hız limiti de çok yüksek durumda gidiyoruz" dedi. İntepe, "Her kazanın bir görünür bir de kök sebebi vardır. Görünür sebep sürücüyü gösterir ya da fren patladı denir. Kök sebebe indiğinizde çalışma şartları, sistemin aksiyon olmadığını, sistemin kazayı önleyecek ya da bu kazanın bir daha olmayacak şeklini yaratmadığını gösterir. Sürücü yalnızlığıyla, psikolojisiyle, çalışma şartlarıyla ilgilenmeyen bir sistemin kazadan kurtulma ihtimali yoktur." ifadelerini kullandı.

        BAKMADAN GEÇME