Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Mozilla/5.0 AppleWebKit/537.36 (KHTML, like Gecko; compatible; ClaudeBot/1.0; +claudebot@anthropic.com)
        Haberler Yaşam HT Pazar ‘Boşu boşuna 40 bin fil öldürdük’, ekin türkantos yazıları

        EKİN TÜRKANTOS / HABERTÜRK

        Allan Savory İstanbul’a Anadolu Meraları’nın davetlisi olarak, ot bitmeyen arazilerde verimliliği artırmanın yollarını anlatmak için gelmişti. Ama önce geçmişte yaşadığı çok zor bir dönemi itiraf etti. Yıllar önce o dönem geçerli sayılan bir yönteme uygun davranmış ve ekibiyle Afrika’da tam 40 bin filin öldürülmesine sebep olmuştu. Sonuç olarak bölgedeki kuraklık azalacağına artmış ama bu olay, Savory’nin kendi bütüncül mera yöntemini oluşturmasını da sağlamış. Ünlü biyolog bugün doğru hayvancılık sayesinde çölleşmekte olan kurak arazilerin yeşillenebileceğini müjdeliyor. Anadolu Meraları, Çanakkale Biga’daki ilk uygulama arazisinde Savory’nin tekniğini kullanıyor. 79 yaşındaki Savory ile bütüncül mera yönetemini konuştuk.

        Savory Vakfı’nın ilgi alanı nedir?

        Çölleşmeyle mücadele ediyoruz. Eskiden, bir kara parçasında çok fazla hayvan olmasının çölleşmeye yol açacağı sanılırdı. Afrika’da yaban hayatının güçlü olduğu bir bölgede çölleşmeyle mücadele ederken bize öğretilen bu yanlış bilgiden ötürü, 40 bin fil öldürdük. Ama durum kötüye gitti. Ben de bütün bu önkabulleri sorgulamaya karar verdim ve arazinin aslında daha fazla hayvana ihtiyacı olduğunu buldum. Tarihte denenmemiş bir yöntemdi. “Bütüncül yönetim”de tek bir reçete olamaz. Doğada otçul ve avcı hayvanlar, bitkiler ve toprak ekosistemi arasında milyonlarca yıldır devam eden bir ortak evrim var. Biz, mevcut tarım arazilerimizin bereketini yaratan bu ortak evrime uygun bir yöntem izliyoruz. Bu, biyolojinin en güncel bulgularıyla temellendirilmiş ve doğanın dinamiklerini bir bütün olarak taklit etmeye dayalı bir gözlem ve yeniden planlama yöntemi...

        O hayvanların öldürülmesi ve yine de doğal dengenin kurulamaması size ne hissettirdi?

        Büyük acı hissettim. Ama bu olay, çözüm bulmak konusunda beni daha kararlı yaptı. İşin sosyal ve ekonomik kısımlarını hesaba katmadığımızı fark ettik. “Bütüncül yöntem”le 1960’ların sonunda planlı otlatmayı başlattık.

        Bizler neler yapabiliriz?

        Önce nasıl bir hayat sürmek istediğimizi kararlaştırmalıyız. Markette kendimize, “Buna gerçekten ihtiyaç duyuyor muyum?” diye sorabiliriz. Türkiye’deki tarım arazileri ülkenizin yüzde 4’üne tekabül ediyor. Kalan yüzde 96, işlenmemiş toprak... Demek ki siz, o topraklardan yararlanabilmek için daha fazla hayvansal gıda üretmelisiniz. İşlenmeyen toprakların hayvancılıkla onarılması gerekiyor.

        ‘SİZDEN TALEP OLMADIKÇA HÜKÜMET BİR ŞEY YAPMAZ’

        Hayvancılıkla iklim değişimlerini önleyebilir miyiz?

        Araziyi kötü işlemek değil, kendi halinde ve hayvansız bırakmak da çölleşmeye neden oluyor. Hayvanları doğru şekilde otlatmadan göç sorunuyla, şiddetle, kuraklık ve sellerle mücadele etmemiz mümkün değil. Hükümetler tarımda bütüncül yönetime geçmediği sürece iklim değişikliğini durdurma ihtimalimiz de yok. Ama umut var; dünyanın farklı yerlerinde buradaki “Anadolu Meraları” gibi oluşumlar yaratıyoruz.

        Yapılabilecek onca şey var ama devletler bir şey yapmıyor...

        İşler yavaş, üzgünüm. 30 yıl önce de bu işi nasıl yapacağımızı biliyorduk ama mesajımızı iletemiyorduk. TED konuşmamdan sonra mesaj hızla yayıldı. 79 yaşındayım, hayatımın sonundayım. Siz gençlere çok iş düşüyor. Bütüncül yönetimi hayatınıza sokarsanız, her şey çok hızlı gelişecek. Siz talep etmedikçe hükümetler bir şey yapmaz.

        Bütüncül tarım sistemleri uygulansa dünya ne kadar sürede toparlanır?

        Çölleşmeyle mücadele ettiğimiz arazilerde bir yıl içinde ciddi sonuçlar aldık. Hükümetler sadece bir kez kaynaklarını buna ayırsalar, yeter.

        Anadolu’da kadınlar çiçeklerle, bitkilerle konuşur. Şaman kültürlerde böyle bir inanış var. Acaba gittiğiniz bölgelerde siz de doğayla konuşur musunuz, bağ kurar mısınız?

        Tek başıma olduğumda... Hayvanlarla, toprakla, bitkilerle iyi anlaşıyorum. Ama yanımda biri varsa utanıyorum.

        Anadolu Meraları işbaşında

        Savory Enstitüsü’nün Türkiye resmi temsilcisi olarak kurulan Anadolu Meraları, Türkiye’de “Bütüncül Yönetim ve Otlatma Planı”nı uyguluyor. Mera temelli, düşük maliyetli, tarım arazilerinin verimini artıran hayvancılık projeleri düzenliyor. Çanakkale Biga’daki arazisinde 6 ayda sıfır yem maliyetiyle yüzde 10’un üzerinde artış sağladı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Detaylı bilgi almak için ‘Çerez Politikasını’ ve ‘Aydınlatma Metnini’ inceleyebilirsiniz.