'Anoreksik birini oynamak isterim'
"Diriliş: Ertuğrul" dizisinde 'Turgutalp' karakteriyle ekranlarda olan yakışıklı oyuncu Cengiz Coşkun, spor kariyerini bırakıp modelliğe, modellikten oyunculuğa terfi etti. Oyunculuğunu geliştirmek için eğitim alan Coşkun, "Takdir edilmek hoş ama bir yandan da yüzümü kızartan bir şey" diyor
Ekin TÜRKANTOS/ HT CUMARTESİ
eturkantos@htgazete.com.tr
Cengiz Coşkun, 1982 İstanbul doğumlu, Bulgaristan göçmeni bir ailenin oğlu. 12 yaşında başladığı basketbola 12 yıl emek verdi ve profesyonel spor hayatını geçirdiği bir rahatsızlık sonucu bırakmak zorunda kaldı. Marmara Üniversitesi Spor Akademisi mezunu olan Coşkun, bir arkadaşının önayak olmasıyla İstanbul’da bir defilede podyuma çıkınca arkası geldi. Bir ajansa kaydoldu ve çeşitli defilelerde yer aldı. 2002’de Best Model seçildi. 2003’te Londra’da yapılan Mr. International Yarışması’na katıldı ve orada ‘En İyi Vücut’, ‘En İyi Fotomodel’ ve Mr. International Dünya 4.’lüğü ödüllerini aldı. Bu başarıların ardından televizyon kariyeri başladı. İlk olarak 2005 yılında bir dizi projesiyle oyunculuğa adım atan Coşkun, o günden bugüne 6 dizi, 2 sinema filminde yer aldı. Kendini geliştirmek için elinden geleni yapıyor ve Craft Tiyatro bünyesinde oyunculuk eğitimi alıyor. 6 Mart’ta vizyona girecek “Çekmeceler” adlı filmde de rol alan başarılı oyuncu, şu aralar büyük ilgi gören “Diriliş: Ertuğrul” dizisinde Ertuğrul Gazi’nin sağ kolu ve kader arkadaşı rolünde. Dizi öncesi at binme, kılıç kuşanma ve silah tutma gibi dersler alan oyuncu ile buluştuk.
■ Diziye nasıl dahil oldun?
Osmanlı Beyliği’nin kurulma sürecini anlatan bir dönem işi. Alışılagelmiş, kendini tekrar eden bir işte olmaktansa sıra dışı bir projede yer alıp risk almayı tercih ettim. Yapımcımız Mehmet Bozdağ ile görüştüğümde 5 farklı karakter için beni değerlendirdiklerini söylediler. “Fetih 1453” filminde Bizans ordusu kumandanı şövalye Guistiniani’yi oynamıştım. Aynı rolü tekrar etmek istemediğimi söyledim. Birkaç alternatiften sonra Turgut Alp’i canlandırmama karar verildi.
■ Turgut Alp nasıl bir karakter?
Ertuğrul’un en büyük dava ve silah arkadaşı. Çok ciddi, güçlü, önemli bir savaşçı. Silahların çözemediği problemleri zekâsıyla çözen, birçok konuda derin bilgilere sahip biri. Rol beni çok heyecanlandırdı. Osmanlı’nın kuruluş dönemini anlatan bir proje yapılmamıştı.
■ O dönemi okudun mu?
Makale ve kitaplar okudum. Onlardan yararlandım. Sonrasında tarihçilerle, dizimizin danışmanlarıyla da döneme ait karakterleri konuştuk. 3 ay at binme, kılıç kuşanma, ok atma gibi eğitimler aldık. Yurtdışından koreograflar geldi.
■ Fiziksel görünümünün bir avantaj olduğunu düşünüyor musun?
Önceleri herkes gibi ben de görünüşümün yeterli olduğunu düşündüm. İşin içine girdikçe öyle olmadığını gördüm. İnsanın kendindekileri keşfettikçe oyunculuğunu nasıl geliştirdiğini gördüm.
■ Derken bu işin eğitimini almaya karar verdin...
Eğitim almaya 1 yıl önce başladım. Oyunculuk sonu olmayan bir serüven... Doğduğumuz andan itibaren bazı travmalardan dolayı sorunlarımızın üzerini örtüyoruz. Eğitimde sürekli yeni şeyler keşfediyorum.
■ Eğitimin ne gibi faydaları oldu?
Baskıladığın duygularınla barışmayı öğreniyorsun. Öncesinde kapalıydım, duvarlarım kalındı. Şimdi ötesini görüyorum. İyileşmeye başladım. Kendimi ve duygularımı daha rahat ifade edebiliyorum. Belki küçük yaşta ailemin yanından ayrılıp yalnız yaşamamla alakalıdır. Eskiden önyargılarım vardı şimdi insanlara kolay güvenebiliyorum.
■ Hayalinde nasıl roller var?
Görüntümün arka planda kalacağı, karakterin duyarlılığını, travmalarını gösterebileceğim farklı roller oynamak isterim. Kötürüm bir çocuğu oynayabilirim. Çok şişman, dışlanan birini de...Vücudumu değiştirmekten çekinmem. Ya da tam tersi anoreksik bir adamı da oynayabilirim. Şizofren bir karakteri canlandırmak da büyük şans olurdu.
‘Sert görünebilirim ama çok duygusal bir adamım’
■ “Çekmeceler” adlı filmde nasıl bir rolde izleyeceğiz seni?
Filmin yönetmenleri Caner Alper ve Mehmet Binay’ın “Zenne” adlı filmleri ödül almıştı. Bu filmin hikâyesini okuduğumda da çok hoşuma gitti ve bu projede yer almaktan büyük keyif aldım. Profesyonel bir motor sporları yarışçısını canlandırdım. Filmin başrol oyuncusunun hayalini kurduğu, evlenmek istediği bir adam bu. İkisi de birbirinden etkileniyor ancak ayrılmak zorunda kalıyorlar. Bir gün televizyonda haberleri izlerken sevdiği adamın trafik kazasında öldüğünü öğreniyor. Yani birbirine kavuşamıyorlar.
■ “Görüntümün arka planda kalacağı roller oynamak istiyorum” diyorsun ama bence bu biraz zor. Kendini yakışıklı bulur musun?
Bu tip şeyleri konuşmaktan utanıyorum. Çok şükür elim yüzüm düzgün, sağlığım yerinde.
■ Bu gibi başka neleri konuşmaktan utanırsın?
Kendimden bahsetmekten utanırım. Takdir edilmek hoş ama bir yandan da yüzümü kızartan bir şey. İnsanlar bana dış görüntüm yüzünden önyargılı davranıyor. Sert görünebilirim ama çok duygusal bir adamım. Burada onu da keşfettim. ‘
'Sakal erkeğin makyajı'
■ Peki seni hiç Tarkan’a benzetiyorlar mı?
Eskiden benzetiyorlardı. Önemli olan birine benzetilmek değil tek olabilmek . Bunu da senin tavrını belirliyor bence .
■ Sakal çok moda oldu ... Sen proje için sakallısın değil mi?
Evet, bu proje için 3 buçuk aydır uzatıyorum Sakal erkeğin makyajı bence. Kadınların da makyaj malzemesi var.