Mezara kadar başkanlık!
Haberi duydunuz değil mi? Halen koltukta oturan 54 federasyon başkanı arasından... 48’i yine aday oldu.
Şaka gibi, değil mi?
Ülke sporunun yerlerde süründüğü bir platformda... Koltuk sevdası tüm hızıyla devam ediyor.
Size bir şey söyleyeyim mi? Bu 48 başkandan en az 40’ı yine kazanır. Hal ve gidişat onu gösteriyor.
Peki o zaman... Niye seçim yapılıyor arkadaş? Madem öyle, karar alınsın, tüm başkanlar bu koltukta ömür boyu otursun.
Vefat edenin yerine oğlu veya bir yakını getirilsin!
3-4 branş dışında inim inim inlediğimiz böyle bir mecrada... Birilerinin böyle ihtiras sahibi olması... Düzgün kelimelerle izah edilecek bir iş değil.
Merak edebilirsiniz tabii, diğer 6 isim niye aday değil diye... Söyleyeyim. Mesela Abdullah Çetin... Görme Engelliler Federasyonu Eski Başkanı. Başkanlıktan uzaklaştırıldı. Sebebi şu: Bayan personele taciz... Bu zat-ı muhterem, başkanlıktan el çektirilmeseydi eğer... Yine aday olacaktı. Peki diğer 5 isim... Kimi son anda vazgeçti, kimi FETÖ, kimi bilmem ne.
Şu da var. Yönetmelikteki yüzde 15 maddesi kalksın diye defalarca yazdım. Bu konuda Danıştay kararı da bulunuyor. Peki ne oldu? Spor Genel Müdürlüğü allem etti, kallem etti, abuk bir karar aldı. Yani... Mevcut delege sayısının yüzde 15’i oranında imza toplayamayan herhangi bir isim... Bu seçimde de... Yine aday olamayacak. Durum böyle olunca da... Mevcut başkanlar güle oynaya o koltukta oturacak. Seçimler yapılmadan, seçimler bitti gibi!
Sahi... Bu Spor Genel Müdürlüğü değil mi, kanuna aykırı yönetmelik çıkartarak ülke sporunu bu duruma getiren... Kaos yaratan... Hukuk Fakültesi 1. sınıf öğrencilerinin bile yapmayacağı hatalara imza atarak içinden çıkılması zor bir zemin hazırlayan!
Ama şu da var. Hamur yoğurmak istemeyen kadın, akşama kadar un elermiş... Bizim spor teşkilatı da öyle... Sürekli olarak birbirlerini oyalıyorlar.
Zaten bu yüzden değil mi, yetersiz federasyon başkanları, yıllardır bu koltukta oturuyor.
Tam bir biat sistemi... Bağlanan kazanıyor!
Yazmam gerekiyor. Seçim yönetmeliğindeki bu yüzde 15 şartı doğrultusunda... Mevcut başkanlar... Rio Olimpiyatları öncesi... Delegelerden imzaları tek tek topladılar. Yeni adaylara hava kaldı!
Demokrasinin d’sinden, seçimin s’sinden, özgür iradenin ö’sünden nasibini almamış kişiler... Bu seçim sisteminde rol kestiği için... Bu durum ortaya çıktı.
Federasyon başkanı olan bir arkadaşımız, aynen şunu anlattı: “Ben bir başkan olarak... Delegelik hakkı bulunan kişileri tek tek aradım. Destek yazısı istedim. Zaten bende basılı bir kağıt var. İmzalamalarını rica ettim. İmzalayanı... Delege yaptım. İmzalamayanı bir kenara bıraktım. Delegelerin tamamına yakınını bu şekilde belirledim. Haliyle... Oyların tamamına yakınını yine bu şekilde topladım.”
Herkes biliyor. Mevcut başkanların önemli bölümü... Bu tür cinliği... Yaptı... “Yapmadım” diyen varsa eğer... Ben Atilla Türker olarak... Buradayım. Görüşelim!
Delegelere şimdi bir çağrım var: Değerli dostlar... Birbirinden kıymetli beyefendiler ve hanımefendiler... Lütfen... Oyunuza sahip çıkın... Oyunuza sahip çıkmak demek, camianıza sahip çıkmak demektir... Camianıza sahip çıkmak, ülke sporuna sahip çıkmak demektir.
Hani demem o ki... 20 eşofman veya güzelim bir yurt dışı seyahati kimilerine çok cazip gelebilir ama.... Siz onlardan olmayın. Olmamanızı ümit ediyorum. Gözünüzü seveyim, iyi insanlara destek verin. Başarısızlara sırt çevirin. Utanmadan hala oy isteyen bazı cambazlara “Yürrü... Anca gidersin” deyin.
Son söz: Federasyon ağaları bu camiadan uzaklaştırılmadığı sürece... Ülke sporu yerinde saymaya devam eder.