Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        8 maçta 4 mağlubiyet alan Sarı-Kırmızılılar'ın iyi olmadığı açık da bundan sonra iyiye gitme ihtimali de yok gibi görünüyor. Genel anlamda tabii bunun nedeni belirlenen yanlış politikalar...

        Dün akşamki maçın özeline geldiğimizde ise G.Saray'ın kalite konusunda çok sıkıntısı olduğunu söyleyebiliriz.

        Arda-Kewell gibi içeride çok etkili isimlerin yokluğu, özellikle 'sahada olup da oynamayanlar' çok olunca daha da belirginleşiyor. Renksiz, keyifsiz bir G.Saray'a dönüşüyor. Baskı kurduğu dakikalarda bile dağınık, birbirinden kopuk, amaçsız birtakım izliyoruz artık.

        Maçın 4-2 Ankaragücü lehine olduğuna bakmayın. Aslında G.Saray bildiğiniz gibi, özlendiği gibi oynasa Ali Sami Yen'de bu Ankaragücü'nü çok rahat geçebilirdi. A.Gücü farklı galip

        gelmesine rağmen belirli bölümlerde G.Saray'ın kazanabilmesi için adeta davetiye çıkardı.

        Mesela ilk yarı özellikle 20. dakikadan sonra öyle bir kapandı ki böyle çirkin bir futbol mantalitesiyle gol yememesi mümkün değildi. Sarı-Kırmızılılar çok net pozisyonlar yakaladılar. 1 tane atabilseler 2. yarı farklı şeyler konuşuyor olabilirdik. Ama 2. yarıda yeniden görüntü bozuldu, A.Gücü her geldiğinde pozisyon ve goller buldu. G.Saray'ın dün gece bu stattan sağlam çıkması mümkün değildi.

        Ali Sami Yen'de bu kadar aciz duruma düşen bir G.Saray hiç hatırlamıyorum.

        "Olup da oynamayanlar" derken mesela Elano... Bu maçta oynamayacaksa ne zaman oynayacak? Karabük mağlubiyetinde morali bozuk olduğu için memleketinde tatildeydi. Sakatlığı geçti, dinlendi ama dün yine kenardaydı.

        Misimovic de bir muamma haline dönüşüyor. Dün sanki bir şeyler yapacak gibiydi ama yıldız denilen bir adam bu kadar dakika oynayıp bu kadar etkisiz olabilir mi?

        Defansın durumunu anlatmak mümkün değil. Rijkaard'ın stoper adayı Hakan Balta eksikler nedeniyle dün bu mevkide oynadı. "İyi ki haftaya F.Bahçe maçında Insua'yla beraber oynamadılar" dedim içimden. Servet de onlardan farklı değil. Dağınık, bir iyi bir kötü... Toplama defans gibi. Arkaya atılan her top Ufuk'la karşı karşıya. Genç kaleci de 62. dakikada böyle bir topta tecrübesizce davrandı ama ancak bu kadar dayanabilirdi. Sabri, Milli Takımda ve G.Saray'da nerede oynayacağını şaşırdı.

        Belki eksikler varken sağ önde oynaması doğru ama Pino sol tarafta çok etkisizdi. Belki arkalı önlü oynasaydılar daha farklı olabilirdi.

        Dün akşam tek iyi oynayan Baros'tu. Bu kötü G.Saray'da 2 gol atması ve çalışkanlığı sevindirciydi ama sakatlık sonrası bu tempoya 90 dakika dayanmama riski de çok yüksekti.

        Bakalım bu riski hesap etmeyen Rijkaard, Çek golcüyü haftaya Şükrü Saracoğlu'nda yanında görebilecek mi?

        Sonuçta ne olur bu G.Saray'ın hali? Gelecek hafta Kadıköy'den sonra netleşir.

        Diğer Yazılar