Helal değil o para

Yaklaşık 25 yıldır sürücü belgem ve çok az trafik cezam vardır. Gerçi bana göre tümü haksızca fakat gözlerimin içine baka baka ceza kestiklerine göre itirazın önemi yok. Ama bu kez ağır geldi. Cezanın kendisi değil, göz göre göre enayi yerine konmaktı ağır olan.

Vatandaşını önce tuzağa düşür, sonra ceza yaz!

Şöyle ki; arabamı, evimin de yakın olduğu Alsancak Hocazade Camii’nin arka sokaklarına park etmiştim.

Bölgede trafik zaten Kazablanka sokakları gibidir, şimdi tramvay gelince pik saatlerde ‘arapsaçı’ diye tabir edeceğimiz bir durum yaşanmaya başladı. Şair Eşref Bulvarı o saatte daha tıkalı olduğu için Alsancak Spor Salonu önünden gara doğru hareket ettim. Yaklaşık 25 yıldır izlediğim güzergahtan bu kez tramvay nedeniyle yere çizilen kırmızı çizgileri takip ederek ilerlemeye çalıştım.

Bu arada karşı şeritten arabalar geliyor, demek ki yol trafiğe kapanmamış. Acelem de var.

SİBER HIZLA ALDILAR

Lakin Alsancak Garı’na kadar gitmek kısmet olmadı, iki güzel trafik memuresi durdurdu. Siber hızla ehliyet ve ruhsatımı aldılar. Kırmızı ışıkta mı geçtim acaba diye safça düşünürken anlattılar; girilmez şerite girmişim o yüzdenmiş ceza.

Meğer yolun başında girilmez levhası varmış. Onlara kızamıyorum da hem nazik, hem de benden açık sözlüler. Ceza yazmaktan kendilerinin de bıktığını, küçük bir önlemle tramvay kısmı hariç yolun zaten kapatılabileceğini, kendilerinin de vatandaşla bu kadar karşı karşıya gelmeyeceğini söylüyorlar.

Tamam levhayı görmedim ama belli ki tramvay yoluna alışamadık henüz. Üstelik karşı şerit devam ettiği için kafa karışıyor. Yerdeki çizgiler neydi diye bakarken levhayı kaçırmışım.

Hayır korkuluk bariyer konarak ya da hiç değilse şerit çekilerek dahi yol kesilebilir ve durum benim gibi şaşkın sürücülere dank eder.

Sıkıntı, vatandaşını tuzağa düşüren anlayışta. Tramvaya 1 ay deneme süresi veriyorsun, vatandaşına süre yok. Bilgi veren yok, bu seferlik affedelim diyen yok.

Kimin umrunda bilmem ama o parayı helal etmeyeceğimi kamuoyuna saygıyla duyururum!