Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Bu hafta otomobil denemedim.

Onun yerine daha güzel bir şey yazacağım size.

Otomobil tarihinin belki en pahalı değil ama en ikonik ve en güzel otomobillerinden bana göre ilk sıraları alacak 3 otomobili önümüzdeki haftalar boyunca anlatacağım.

Bunlardan biri İtalyan, diğeri İngiliz, bir diğeri ise Anglo Amerikan.

Her otomobilseverin hayallerini süsleyen ve 60’lı yıllara damga vuran 3 otomobil: “Jaguar E Type, AC Cobra ve Lamborghini Miura...” Hoşunuza giderse diğerlerini de. Bu hafta Lamborghini ile başlayalım.

Modenalı bir traktör üreticisi olan Ferruccio Lamborghini’nin otomobil işine giriş hikâyesini büyük ihtimalle biliyorsunuzdur ama bilmeyenler için özetleyeyim. Traktör üretiminden bir servet yapmış olan Signor Lamborghini, bir gün müşterisi olduğu Enzo Ferrari’nin kapısına dayanır.

Ferrari’lerin bazı parçalarında teknik sorunlar olduğunu, bunların kendi önereceği şekilde imal edilmesi halinde çok daha iyi sonuç alınacağını söyler. Enzo Ferrari, dostu Ferruccio’yu dikkate almaz, hatta biraz da bozuk atarak, “Sen işine bak. Biz burada traktör değil, otomobil üretiyoruz” diyerek adamcağızı postalar. Bu duruma çok bozulan traktörcü Ferruccio, kendi fabrikasına geri döner ve “Ben de bu Enzo’dan daha iyi spor otomobiller yapıp ona gününü göstermezsen namerdim” diyerek otomobil işine girmeye karar verir. Kısa süre içinde ilk Lamborghini’ler yollardadır ama heyecan verici olmaktan uzaktır.

Çok kaliteli, teknik olarak iyi ama Ferrari’ye rakip olacak türde değildir Lamborghini’ler.

Bu sırada Lamborghini fabrikasında üst düzey yönetici olarak çalışan 3 kişi, Gian Paolo Dallara, Paolo Stanzini ve otomobillerin gelişiminden de sorumlu test sürücüsü Bob Wallace, bir yandan Ferruccio Lamborghini’nin verdiği talimatlar doğrultusunda otomobiller üretmek için çalışırken, boş vakitlerinde, izin günlerinde ve gece saatlerinde de kendi geliştirdikleri bir projeyi bitirmeye çalışmaktadırlar.

Projenin kod adı P400’dür. Yani Posteriori 400. Arkadan motorlu 4 litrelik. 1965 yılının sonlarına doğru projeyi ve ilk prototipi tamamlar ve büyük bir korkuyla patrona göstermeye karar verirler. Ferruccio Lamborghini otomobili görünce önce elemanları bir fırçalar. Çünkü o Ferrari gibi yarış tipi otomobiller değil, güçlü sportif sedanlar üretmek isteyen biridir. Ama aslında gördüğü otomobile dibi düşmüştür.

“Bunu seri üretime hazır hale getirin” talimatını verir.

Otomobilin monokok şasisi ve arkada yanlamasına yerleştirilmiş motoru, 1965 Torino Otomobil Fuarı’nda sergilenir.

Bu arada ekibe Bertone’den Marcello Gandini de dahil olmuş ve dizayn geliştirme işinin sorumluluğunu almıştır. Miura’nın bu şahane görüntüsü onun eseridir.

Otomobil, 1966 Cenevre Otomobil Fuarı’na yetiştirilir ama bir sorunla.

İçinde motor yoktur; çünkü motorun bu gövdenin altına sığıp sığmayacağı denenmemiş, fuar öncesi riske alınmadan otomobil motorsuz olarak fuara gönderilmişti. Bu arada P400 projesi bir de isim kazanmış ve otomobile savaşçı bir İspanyol güreş boğası türü olan Miura’nın adı verilmişti. Fuar boyunca otomobil basınının “Güç ünitesini de görelim” talepleri, “Bu şimdilik bir sır. Göstermek istemiyoruz” denilerek ustaca savuşturulmuş ama motorun gücü ve teknik donanımıyla ilgili bilgiler medyayla paylaşılarak güven sağlanmıştı.

Miura, tartışmasız bir biçimde 1966 Cenevre Fuarı’nın yıldızı oldu. 1966 yılından 1973 yılına kadar üretildi.

İlk nesil Miura’lar P400’dü. 350 beygir güç üreten ilk nesilden 275 adet üretildi.

İkinci nesil P400S’ti ve 20 beygir daha güçlendirilmiş motoruyla 370 beygir güç üreten Miura S’lerden 338 adet satıldı. Son olarak P400 SV’ler geldi. Bunlar biraz daha güçlüydü: 385 beygir. Ve 150 adet üretilebildi. Bu otomobillerin pek azı Roadster denilen üstü açık olarak üretildi ama bir roadster’den çok targa gibi görünüyorlardı.

Bunun yanı sıra FIA’nın J Class’ı için üretilen bir adet P400 Jotta, şasi ve gövdede alüminyum kullanılmak suretiyle 400 kg daha hafifletilmiş ve motoru 415 beygir güce çıkarılmış halde ilk test sürüşünde kaza yaptı ve yanarak kül oldu.

Ancak Lamborghini bu otomobilden de P400 SV/J olarak 6 adet üretti.

Bu arada size bir de kimseden öğrenemeyeceğiniz küçük bir bilgi.

Bir adet de çinko gövdeli Miura üretildi. Zannederim çinkodan yapılmış tek spor otomobildir. Geçen yıl Monte Carlo’da bir otomobil galerisi, bu çinko otomobili satışa sundu.

Kimin aldığını ise öğrenemedim.

Miura’nın motoru hâlâ yapılmış en iyi en dengeli motorlardan biri, hatta birincisi olarak bilinir.

Motor çalışırken üzerine dikine koyulan bir sigaranın düşmeden durması da bir efsane olarak anlatılır. 3926 santimetreküplük motorun her iki blokunda ikişer kamşaft bulunur. Motorun üzerinde 4 adet çift boğazlı Weber karbüratör yakıt akışını sağlar. Miura’nın son sürati 276 km/s’dir ve o sırada seri üretim spor otomobiller arasında en hızlı olanıdır. Sıfırdan yüz kilometre sürate ise bugün için son derece yetersiz gibi görünen 6.7 saniyede çıkmaktadır.

NOT: Türkiye’de de çok az sayıda, benim bildiğim kadarıyla iki adet Miura var. Bunlardan biri İrah Şahı Rıza Pehlevi’nin efsanevi Miura’sı. Birkaç yıl önce bir açık artırmadan İstanbul’da otomobil müzesi olan bir Türk tarafından satın alındı ve sergileniyor.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar