Köseler kendini kollasın
ADINI vermeyeceğim; çünkü dinlemeye falan kalkarsınız, yazık olur.
Bilmem ne FM diye bir yayın kuruluşu. Bir cemaatin yayın organı imiş.
Televizyon gibi bir şey.
O bir şeyde program yapan başka bir şey, birisi.
Kendilerince “dini” sohbetler ediyorlar.
Konuştuklarının dinle imanla ne alakası var bilemiyorum.
Ama bizlere kadar ulaşan sohbetlerinin pek bir İslami tarafı yok.
Daha çok Haydar Dümen vari bir tarzları var anlaşılan, ama Haydar Hoca’yı suya götürür susuz getirir bir halleri de yok değil.
Ortalığa düşen sohbetlerinde sohbetçilerden biri şöyle diyor: “Şimdi, bir bakıyorsun uzun saçlı, sakalı da yok. Şimdi yakınına gelene kadar onu kadın zannedersin. Allah muhafaza bir sürü düşünceye de girersin.”
Sohbet baştan sona garabet.
Tipine bakıp din adamı zannedeceğin, seks uzmanının dediği şu:
“Sakalsız erkek görünce onu kadın zannedersin ve aklına onunla seks yapmak gelebilir.”
Tövbe bismillah!
Bu cümlede çok fazla faul var.
Ben şöyle anlıyorum.
Bu beyefendi kadın görünce aklına tek gelen onunla sevişmek.
Sakalsız erkek görünce, onu da kadından pek ayıramadığı ya da ayırmak istemediği için, o zaman da aklına gelen yine sevişmek.
Yani beyefendi genelde sevişmek istiyor.
Kendisini durduran tek şey, karşısındakinin sakalı.
O zaman bu beyefendinin cemaatindekileri koruyan tek şey bir jilet.
Daha doğrusu jilet yokluğu.
Allah korusun cemaatin diğer beyleri kazaen sakalı kesseler yandılar.
Gitti gider.
Bu arada cemaatin beylerine bir tavsiyem var.
Askere giderken sakalınızı kestiyseniz, köseyseniz veya henüz sakalı bitmedik sübyansanız bu beyefendiden uzak durun.
*************
İSTEYEN HABER KANALI İZLER ZATEN
EĞLENCE televizyonlarındaki ana haber bültenlerinin reyting dışına çıkarılması yönünde bir talep var.
Geçmiş zaman olsa bu talebe ben de katılırdım.
Çünkü o zamanlar bu kadar çok haber kanalı, haber televizyonu yoktu ve eğlence televizyonlarının habercilik anlayışı, halkın haber alma özgürlüğünü kısıtlayıcı hale getirebilirdi.
Ancak bugün böyle bir durum söz konusu değil.
Onlarca haber kanalı, siyasi yelpazenin tamamını kapsıyor ve günde 24 saat ciddi habercilik yapıyorlar.
Eğlence kanalları ise kendi tanımlarına uygun bir haber bülteni anlayışı içindeler.
Yani biraz gündemden ciddi haberler. Sonrasında 3. sayfa haberleri ve bir miktar da ev ekonomisiyle ilgili diyebileceğimiz çarşı pazar haberleri.
Ardından da herkesin ilgisini çekip eğlendiren video haberleri.
Kimseye zararı olmayan bir durum.
Yapan memnun, izleyen memnun.
Çünkü bu kanalların asıl derdi reklam geliri elde etmek. Yüksek reklam geliri, yüksek reytingden geçiyor ve bunun için de haberlerde maksimum reytingi almak ve maksimum geliri elde etmek istiyorlar.
Bu yüzden de “infotainment” diyebileceğimiz bir habercilik yapıyorlar.
Bunu reyting dışına çekmek, bu haberlerin reklam almasını da engellemek demek.
Sonuç olarak da yüzlerce televizyon gazetecisinin işsiz kalması.
RTÜK bunu mu istiyor acaba?
*************
ELMA YEMEK DE YASAK OLACAK MI?
APPLE, bildiğimiz bilgisayar ve telefon markası Apple-Macintosh, Türkiye’de “Elmaelma” adıyla yayın yapan bir internet sitesine dava açmış ve “Bu benim markam. Bu ismi kullanamazlar” demiş.
Ben de buna “Yuhh” diyorum.
Apple diye bir marka ile elmaelma adındaki bir internet sitesinin ne alakası olabilir Allah aşkına.
Bundan sonra pazardan, manavdan elma alırken de Apple’dan izin mi alacağız.
Hele hele bir ısırık aldığımız elma bu şirketin logosuna benzedi diye “diş kirası” da isteyecekler mi?
*************
RIDVAN PROFESYONELDİR
DÜN Burhan Ayeri, Rıdvan Dilmen’i eleştirirken, “Büyük ihtimalle Spor Bakanı olmak istiyor” demiş.
Ayeri bence yanılıyor.
Rıdvan Dilmen Spor Bakanı falan olmak istemez.
O bir “profesyonel” futbol adamıdır.
Yani parasını futboldan kazanır.
Bakanlık maaşı onu kesmez, fahri görevleri ise hiç istemez.
Rıdvan Dilmen’in isteyeceği şu olabilir ancak: Türkiye Futbol Direktörlüğü.
Son dönemde, “Ben bu işi birkaç yıl içinde toparlarım” demesi o yüzden.
Yılda 3-5 milyon Euro alacağı, profesyonel bir görev.
Gerisine talip olmaz.
*************
ÖZBEK BU İŞİ İYİ BİLİYOR
GALATASARAY Başkanı, “Yarışa girecek arkadaşlara başarılar” dedi.
Açıkçası ben doğru düzgün bir adayın çıkma olasılığını zor görüyorum.
Çünkü vakit yok.
Seçim tarihi 13 Ocak.
Galatasaray tüzüğü gereği seçime girecek adaylar listelerini seçimden 15 gün önce Divan Kurulu’na vermek zorunda.
Yani 28 Aralık akşamına kadar. Yani 8 gün içinde.
8 günde
Yönetim Kurulu
Sicil Kurulu
Disiplin Kurulu
Denetleme Kurulu
üyeleri ve yedekleri için isimleri bulacak, bunlarla görüşecek, ikna edecek, bir liste haline getirecek.
Bu arada baskın bir seçim olduğu için mali ve idari hazırlıklarını yapacak.
Üstelik de bu yıl seçim olmadığı için aidatını yatırmamış ve seçime katılma hakkı olmayan pek çok üye varken.
Bu yapılana erken seçim falan denmez, başka şey denir de yazmaya dilim varmıyor!
Fakat Dursun Özbek’i de kutlamak lazım.
Galatasaray’ı iyi yönetemiyor, ama bu işleri iyi biliyor.
*************
KELİME TADİLATI
HDP Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir, TBMM kürsüsünde “Kürdistan” dediği için ceza alınca, başka milletvekillerini olası cezalardan korumak için şöyle bir öneri geldi.
Bundan böyle:
- Kürt yerine Kürtmen,
- Kürdistan yerine Kürtmenistan kelimeleri kullanılsa acaba “yeni politik durum”a daha mı uygun olur?
*************
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Jane’i kurtaran Tarzan’ın filmin sonunda Jane’e ne yaptığını unutmadığımız zaman.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce