Açıkla Luce, kim bunlar!
Galiba artık hiçbir şeyi merak etmeyen bir toplum haline dönüştük.
Merak başa bela diye mi acaba?
İnsanın başına meraktan gelirmiş ya ne gelirse. Ya da merak kediyi öldürürmüş ya…
Belki de o yüzdendir.
Ama artık meraklı bir toplum olmadığımız açık.
Merak etmiyoruz. Önümüze hazır gelen neyse onu eleştirmekle, hatta ona sövmekle yetiniyoruz.
Rusya yenilgisi ile topun ağzına gelen ama İsveç galibiyetiyle paçayı şimdilik kaydıyla da olsa kurtaran Milli Takımlar Teknik Direktörü Mircaea Lucescu, yenildiğimiz Rusya maçı sonrası basın toplantısında ilginç şeyler söyledi mesela. Mealen dedi ki, “Ben ne yapayım. Milli Takım’a davet ettiğim 8 futbolcu ne olduğunu anlamadığım mazeretlerle Milli Takım’a gelmeyi reddettiler. Oysa milli formayı giymek bir şereftir”
Yahu bir kişi de merak etmedi mi, “Kim Milli Takım’ı reddeden bu 8 kişi” diye…
Etmemiş olmalı ki, Futbol Federasyonu Başkanı’nın sahip olduğu medya da dahil hiçbir klasik medya organı “Kim bunlar” diye sormadı.
Hadi konvansiyonel medyayı geçtik, sosyal medyada da böyle bir merak, böyle bir 8 isim arayışı görmedim.
Yoksa benim haberim yokken Milli Takım’ı reddetmek çok sıradan, çok normal bir iş haline mi geldi!
Peki o zaman Arda Turan bir iki yıl önce “Beni Milli Takım’dan artık affedin” dediği zaman niye Arda’ya vatan haini muamelesi yaptık!
Arda hain ise bu 8 kişi neyin nesi!
Kahraman mı?
***
Güzel haber Almanya’dan
Medyamızda artık merak kalmadı dedim ya.
Haklılığımı kanıtlayan bir şey daha anlatayım.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Siemens’in başında olduğu bir Alman konsorsiyumu ile Türkiye’de 35 milyar avroluk demiryolu iyileştirme, geliştirme projesi için görüşmeler yapıyormuş.
Müjde gibi bir haber.
30 yıldır Türkiye’de demiryolu taşımacılığının önemine ilişkin yazar dururum.
AK Parti iktidarı da ilk başlarda demiryolu taşımacılığına çok önem vermişti ama sonra heyecan durmuştu.
Meğer alttan alta bir çalışma yürütülürmüş.
Siemens ile 35 milyar avroluk bir proje için Almanya ile hükümetlerarası bir anlaşma için çalışılırmış.
Bana göre Çanakkale Köprüsü’nden de, tüm otoyollardan, duble yollardan da daha önemli ve gerekli bir iş.
Fakat gelin görün ki, Türkiye’nin böyle bir hazırlık içinde olduğunu biz nereden öğrendik dersiniz?
Alman Der Spiegel dergisinin haberinden.
Bu güzel haberi bize duyurduğu için Der Spiegel’e teşekkür edelim bari.
***
Anasının kuzusu
Özbek asıllı Rus milyarder Alişer Usmanov’un 156 metrelik giga yatı Dilbar Marmaris’e gelmiş.
400 ton yakıt almış.
Gazetelerde haber olmuş.
Bir gazetemiz habere bir de detay katmış: “Dilbar güzel kız anlamına gelen Dilber’in Özbekçe yazılışı”
Rus milyarder Usmanov’un ilk tenkesi Dilbar, 66 metre boyunda Hollandalı Oceanco yapımı.
_____
Doğru da niye yatın adı Dilber?
Ben size söyleyeyim nedenini.
“Dilber” Alişer Usmanov’un annesinin adı. Özbek asıllı milyarder teknelerine her zaman annesinin adını veriyor.
Ve gazetelere haber olup duran bu Dilbar aslında 3. Dilbar.
Hadi zenginin malı züğürdün çenesini yorsun, anlatayım biraz.
Usmanov parayı bulduktan sonra ilk işi kendisine büyükçe bir yat yaptırmak oldu.
Hollandalı süper yat üreticisi Oceanco’ya 66 metrelik bir yat siparişi verdi.
İlk Dilbar 2005 yılında suya indiği zaman döneminin en büyük değil ama en yenilikçi teknesi olarak epey bir beğeni topladı.
Usmanov bir yıl sonra tekneyi satışa çıkardı.
Küçük gelmişti herhalde.
Ve Alman Lursenn’e yeni bir tekneni siparişini vermişti bile.
Usmanov’un ikinci Dilbar’ı. 110 metre boyunda Alman Lursenn imalatı.
____
Bu kez 110 metre boyunda ve 24 metre genişliğindeki ikinci Dilbar 2008 yılında suya indirildi. 2 yıl sonra Usmanov yeni bir tekne için yine Lursenn’in kapısı çaldı.
Dışını Espen Oeino, içini ise Andrew Wich’in dizay ettiği tekne boy olarak dünyanın en büyüğü değilse de, 16 bin grostona yakın hacmiyle dünyanın en geniş hacimli yatı. Teknenin bir diğer özelliği ise dizel elektrikli motorları ve bir yatta ilk kez kullanılan egzoz partikül filtreleriyle de farklı bir tekne.
Bugünkü lüzumsuz bilgiler dersimiz bu kadar.
Ve 156 metrelik boyu, 24 metre eniyle dünyanın en büyük hacme sahip özel yatı üçüncü Dilbar.
____
Dilbar’ın üzerinde iki helikopter pisti bulunuyor.
____
***
Bu ne biçim tavsiye
Ahmet Hakan dün gençlere tavsiyeler vermiş.
Engin tecrübesi, kültürü ve yaşam gustosuyla elbette ki tavsiye verebilir.
Karışamayız.
Fakat bu tavsiyelerden birine karışmazsam olmaz.
Ahmet Hakan üstadımız tavsiyelerinin bir maddesinde gençlere “5 kitap okuyun” buyurmuş.
Aman ha sevgili gençler.
“5 kitap okuyun” tavsiyesi asla uymamanız gereken bir tavsiyedir.
Okuyabildiğiniz kadar kitap okuyun.
Mümkünse ayda 5 kitap okuyun.
5 kitap okursanız ancak ve ancak kendini okumuş zanneden bir cahil olursunuz.
Sakın bu tavsiyeye uymayın.
***
Hani verdiğin sözler
Hani iyi günde kötü gündeydi.
Hani hastalıkta ve sağlıktaydı.
Eve haciz haberi ile boşanma davası haberi aynı gün mü gelmeliydi!
Hiç olmazsa birkaç hafta, hadi olmadı birkaç gün sabredemez miydiniz!
***
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Sevdiklerimizin yüzünü sadece telefondaki duvar kağıdı fotoğrafından görmediğimiz zaman.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce