Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Önce MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sonra da Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti’yi ve Genel Başkanı Meral Akşener’i Cumhur İttifakı’na davet etmişler.

İktidarın askere alma bürosu gibi çalışan bazı kalemler bunu “Çiçek atma” olarak yorumlamış.

Bir tür Beşiktaşlı taraftarların moda ettiği “Come to Cumhur” çağrısı.

Akşener’in bir süredir AK Parti ile flört ettiği uzaktan bile görünüyordu.

Ancak genel kanaat Bahçeli’nin bu flörte karşı çıktığı, işin ciddileşmesi halinde bayağı sert tepki göstereceği tahmin ediliyordu.

Hatta Bahçeli’nin zaman zaman yaptığı çıkışlar da bu flörtteki ciddileşmeye bağlanıyordu.

Ben de bu durumu doğrudan Meral Akşener’e sormuştum ve “Yok öyle bir şey” yanıtını almıştım.

Ancak yok öyle bir şeye rağmen davetler sürüyor.

Meral Hanım bu davete icabet eder mi, etmez mi bilmiyorum.

Ama bildiğim bir şey var ki, belirli bir taban elde eden partilerin bu tabanı oluşturmasında bazı siyasi gerçekler rol oynar.

İYİ Parti tabanı, Meral Akşener’in kaşı ve gözü için orada değil.

Partinin söylemleri ve eylemleri nedeniyle oluşmuş bir taban.

MHP’nin AK Parti ile yakınlaşmasına tepki gösteren, muhafazakar, milliyetçi ama laik, modernist kentli bir taban.

Şimdi Akşener, Cumhur İttifakı’na katılmaya karar verirse, bu tabanın önemli bir bölümünü kaybeder gibi görünüyor.

Peki bu işten kim kârlı çıkar?

Sanki Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’na yarar gibi görünüyor.

Tabii Cumhur İttifakı küçük bir eksik hissediyorsa ona da o kadarını götürebilir.

Belki!

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar