Poligon
Son zamanlarda sürekli aklımızla alay edilmesine alıştık.
Mesela burada yazıyorum, “Türk vatandaşları sağlık hizmetlerinde giderek artan bir katkı payı verirken, Suriyeli göçmenler tüm sağlık hizmetlerine bedava erişiyor. Milyonlarca Suriyeliye milyarlarca tedavi ve ameliyatı bedava yapıyoruz” diyorum.
İlgisiz bir bakanlık açıklama yapıyor.
“Suriyelilerin sağlık hizmetlerinden bedava faydalandıkları yalan. Suriyelerin parasını Sağlık Bakanlığımız ödüyor” diye.
Güler misin ağlar mısın!
Yani adam diyor ki, “Siz salaksınız”.
Kasapta fiyatlar arttı diyoruz.
Bir başkası çıkıyor, “Kasaptan kilo et almayın, bütün kuzu alın” diyor.
Haydaaaa, şaka yapıyor zannediyorsunuz ama adam ciddi.
“Domatesi 40 liraya aldım” diyorum.
Bir başka iktidar milletvekili “Balkonda domates yetiştirin” diyor.
Utanmasa çatıya patates, bodruma mantar, cam önüne biber, salona patlıcan, pamuğa fasulye ekin diyecek.
Dün Yılmaz Özdil poligonları yazdı.
İstanbul’da poligonları, yani tabanca ile atış talimi yapılan yerleri gezmiş.
“Suriye kaynıyor. Tüm Suriyeliler atış taliminde” diye yazmış.
Vay anam vay.
Sağlık giderlerini bizim ödediğimiz, her ay kartlarına para yüklediğimiz Suriyelilere bak.
Atış talimindeler.
Poligonda attıkları merminin tanesi çapına göre en az 6, en çok 13 TL.
Siz 1 kilo et almaya çalıştığınız paraya Suriyeli bir şarjör mermi atıyor.
Ve şimdi bu konuda siyasetçilerimizin yapacağı açıklamayı biliyorum.
“Ülkelerine geri dönünce Esad zulmüne karşı kendilerini korumak için poligonda silah atmayı öğreniyorlar” diyeceklerdir.
Nasıl olsa salağız ya.
Ve bu salaklığımızı yıllardır defalarca kanıtlıyoruz ya.
Hala umutlular.
- Bana katlanan herkese teşekkürler1 yıl önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?1 yıl önce
- Mirası kim paylaşır1 yıl önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa1 yıl önce
- İçimizdeki İrlandalılar1 yıl önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı1 yıl önce
- Plan mı pilav mı!1 yıl önce
- Kalksa da görsek1 yıl önce
- İnce dedikodular1 yıl önce
- Oran değil, fark önemli1 yıl önce