Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Havacılık sektörü korona virüs sonrası yeni normallerle adeta kabuk değiştirdi ve özellikle uçak kabin içi yeniden biçimlendi. Uçuşların başlamasının üzerinden nerdeyse bir ay geçti, bu güne kadar fazla sıkıntı yaşanmadı, zira uçan yolcu sayısı çok azdı. Asıl dikkat çekecek hususlar Temmuz’da başlayacak yurtdışı hareketliliğiyle ortaya çıkacak. Çünkü canlanan sektörde bir çok sıkıntı yaşanacak. Neden mi?

        Yaklaşık 3 aylık sürede evde oturan uçucu ekipler, yer personeli her ne kadar kargo, tahliye ve 2 haftada bir iç hat uçuşlarda görev yapsalar da eski yoğun tempoya ayak uydurmakta zorlanacaklar. Yolcular da yeni normallerle uçmaya alışmakta çeşitli sorunları hem yaşayacaklar hem de havayolu personeline yaşatacaklar. Bu sebeple yolcuların yeniden hareketlenecek sektörde havayolu çalışanlarına yardımcı olmaları önemli. Tüm uçuş boyunca maske ve siperlikle ter döküp, suni bir havada daha çok yorulacak ekipler için neler yapılabilir?

        Havacılık sektöründe yeni kuralları takip edememiş olabilirsiniz. Yeni normallere alışamamış, tecrübesiz bir yolcu veya ilk defa uçacak bir kişi olabilirsiniz. Nelere dikkat ederek ekiplere yardımcı olabileceğinizi araştırdım. Bunları yaparsanız daha güvenli ve kaliteli uçabilirsiniz.

        1)Maskenizi Çıkarmayın

        REKLAM

        Havacılık kuralında uçuşun her evresinde maskesiz seyahat etmeniz mümkün değil. Bu ilk ve en önemli kural. Gözlemlediğim kadarıyla bu kurala bile karşı çıkan yolcular var. Uçak içinde maskelerinizi çıkarmayarak ekiplere yardımcı olun. Ekipler, “Acaba hangi yolcu maskesini sürekli çıkarmaya çalışıyor” diye sizi takip etmek istemiyorlar. Böyle bir durumda yanınızda oturan yolcudan da tepki göreceğinizi unutmayın.

        2) Yemek Sıranızı Belirleyin

        Uçuşlarda korana virüs salgını sonrası getirilen kurallar dahilinde ikramlar kutular içinde sunuluyor. Uçaklarda açık yiyecek ve içecek olmuyor. Ancak ikramları yolcuların nasıl tüketeceği önemli. Türk Hava Yolları (THY) dış hatlarda 2 saat üstündeki uçuşlarda sandviç ve meyve suyu ikramı verecek. 4 ve 8 saat üzeri uçuşlarında ise ikramda çeşitlilik olacak. İki saat altındaki tüm uçuşlarda ise sadece su verilecek. Business veya ekonomi sınıfında yan yana oturan yolcuların aynı anda yemek yememesi için uçakta uyarı anonsları uygulaması yapılacak. Yolcular kendi aralarında anlaşarak, maskeyi çıkarıp sırayla yemek yiyecek. Aynı anda 2 yolcunun da maskesini çıkararak riski arttırmasının önüne geçilecek. İşte bu durumda yanınızdaki yolcuyla anlaşarak yemek yeme sıranızı önceden belirlemeniz gerekiyor. Sakın bu işi kabin ekiplerine bırakmayın.

        3) Tuvalet Kurallarına Uyun

        THY hijyen uzmanlarıyla, diğer havayolları özel ihtimamlarla tuvaletleri çok daha sıkı kontrol altında tutuyor. Artık tuvaletler eskisinden daha sık kontrol ediliyor ve daha sık temizleniyor. Normalde 2 saatlik kısa bir uçuşta bir veya iki kere temizlenen tuvaletler artık her beş yolcudan sonra ve duruma göre nerdeyse 10 dakika da bir temizleniyor. Bu temizlik esnasında tuvalet önünde sıra oluşturup hijyen uzmanı olarak görev yapan kabin memurunun görevini yapmasını zorlayan veya acele ettiren yolcular ekipleri zor durumda bırakıyor. Diğer ekipler tarafından yerlerinde beklemeleri konusunda uyarılıyor. Tuvalet kullanırken kabin personelinin uyarılarına, yaptığı sıralamaya ve koltuğunuzda beklemeye özen gösterin.

        4) Güvenlik Videolarını İzleyin

        REKLAM

        Uçaklarda korona virüs sonrası ekranlarda yayınlanan güvenlik videolarının içeriği de değişti. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tavsiyeleri doğrultusunda havacılık otoriteleri güvenlik kurallarını yeni uygulamalarla hayata geçirdi. Yayınlanan yeni güvenlik videosunu mutlaka izlemek gerekiyor. Kabin ekipleri de güvenlik videosunu izleyen yolculara daha farklı yaklaşıyor. En azından kural tanımaz yolcu konseptinde değerlendirmiyor. Sizler de bu videoyu izleyerek yeni dönemde daha güvenli uçuş yapmak için tecrübenizi artırmış olursunuz.

        5) Yastık, Battaniye, Dergi istemeyin

        Uçuşlarda yeni kurallar çerçevesinde yastık, battaniye veya dergi gibi teması artıran ürünlerin kullanımı kaldırıldı. Eski alışkanlıkla bunları talep etmeyin. Çünkü ekipleri en çok zorda bırakan durum olarak eski alışkanlıklar öne çıkıyor. Halen daha yolculardan ısrarla yastık, battaniye isteyenler oluyor. Kendi yastığını, battaniyesini getiren, üşümemek için tedbirli giyinen yolcular kabin ekiplerini en çok rahatlatan yolcu profilleri arasında yer alıyor.

        6) Kendi Koltuğunuza Oturun

        Yeni dönemde en fazla sıkıntıya sebep olan yolcu tipleri arasında sürekli uçak içinde dolaşan, yerine oturmakta zorluk çıkaranlar, yanlış koltuğa oturanlar yer alıyor. Uçağa bindikten sonra yanlış koltuğa oturanlar ciddi problem. O yerin gerçek sahibi geldiği an bir karmaşa oluşuyor. Eğer bu yanlışlık cam kenarındaki koltukta yaşanırsa, temasın olabildiğince azaltılmaya çalışıldığı korona virüs sürecinde iki kişinin ayağa kalkması söz konusu olacaktır. Gerçek yerini bulabilmek için başka yolcuları ve kabin ekiplerini ekstradan rahatsız edecektir. İşte bu süreç bazen 5 veya 6 kişinin oturduğu yerden kalkıp yakınlaşmasına yani bir kargaşa yaşanmasına sebep olur. Lütfen dikkat edin. Biniş hazırlıklarında koltuk numaranıza iyi bakın. Bir karmaşaya neden olmayın.

        İnsanların yüzde 50'si hemen uçmak istemiyor!

        Seyahat yasakları ve kısıtlamalar kademeli olarak kaldırılıyor, ancak toparlanma için daha fazlası gerekiyor. Çünkü yapılan çalışmalar, ortaya çıkan doluluk oranları ve anketler yolcuların havayolu ile seyahat için endişelerinin devam ettiğini gösteriyor. Havacılık sektörünün en yoğun olması, en iyi ciroların yapılması ve uçaklarda doluluk oranlarının zirve yapması gereken bir sezonda yeni normallerle uçuşlar başladı, ama sonuçlar memnun edici değil. Uluslararası Hava Taşımacıları Birliği’ne (IATA) göre genel rezervasyonlar 2019 Haziran’a göre yüzde 82 düşmüş durumda. Yolcuların yüzde 50’si hemen uçmak istemiyor.

        Havayollarının 2020 yılında 84,3 milyar dolar zarar etmesini bekleyen IATA, hükümetlerin mali yardımlarının birçok havayolu için can damarı olduğuna dikkat çekiyor. Şimdiye kadar havacılık sektörü dönemsel olarak meydana gelen çeşitli krizlerle baş etmeye çalışıyordu, fakat Covid-19 salgını her şeyi alt üste etmiş durumda. Şirketlerin kendi başlarına baş edecekleri bir durum söz konusu değil. IATA, sektörün daha önce karşılaşmadığı bu krizle ilgili dikkat çeken bir araştırma yaptı. Hızlı toparlanabilmek için yolcuların sektörden beklentilerini, taleplerini 4 bin 700 kişiyle yapmış olduğu anketle ortaya koydu.

        Rezervasyonlarda Dramatik Düşüş

        REKLAM

        Avrupa havayolları 2019 yaz sezonunda ikinci çeyrekte yüzde 9, üçüncü çeyrekte ise yüzde 17’lik kâr marjına ulaştı. Ancak kış sezonunda düşen gelirle birlikte yılı yüzde 2’lik kârla kapattılar. Bu durumu hatırlatan IATA, kış mevsiminin Covid-19’daki iyileşmenin ortasına geleceğini ve toparlanmanın sıkıntılı olacağını vurguluyor. Haziran 2020’nin ilk haftasında yapılan kamuoyu araştırması, gezginlerin sadece yüzde 45’inin salgının bitmesinden birkaç ay sonra ancak uçmayı düşündüğünü ortaya koyuyor. Anket bulguları, pazardaki belirsizliğin devam ettiğini gösteren kilit yolcu trendlerini de destekliyor.

        En Yıkıcı Kriz Covid-19

        IATA araştırmasında salgının en yoğun yaşandığı nisan ayı baz alınarak daha önce yaşanmış büyük krizler; Sars, küresel finansal kriz ve terör saldırıları sonucu havacılık sektörünün etkileyen olumsuz faktörler karşılaştırılıyor. Buna göre 4 ana krizde gerçekleşen yolcu trafiği kaybı eşleştiriliyor. Bu krizleri yıllık verilerle değerlendiren IATA, Covid-19’un yüzde 95’lik düşüşle dibe vurduğunu, bu düşüşü yüzde 20’yle ABD’de gerçekleşen terör saldırısının izlediğini, yüzde 12 ile Sars virüsünün ve yüzde 5’lik bir dilimle de küresel finansal krizlerin izlediğini yapılan araştırmalar neticesinde ortaya koyuyor.

        Yolcular Uçmaktan Korkuyor

        Bu tür krizlerden sonra yolcuların havayolunu tercih etmeleri, yeniden uçmaları için güven kazanmalarının da zor olduğu yapılan anketlerle ortaya konuyor. Seyahat severlerin yüzde 33’ü sadece birkaç ay sonra uçmayı planlıyor. Yüzde 36’sı en az 6 ay beklemeyi düşünüyor. Hiç beklemeden uçarım diyenler yüzde 12, “Ben ancak bir yıl sonra uçarım” diyenler ise yüzde 14 olarak anket sonuçlarına yansıyor. IATA tarafından yapılan anketler neticesinde süresi olsa da uçmak isteyenlerin rakamı yüzde 95 olarak ortaya çıkıyor. Yüzde 5’lik bir kesim ise ne zaman uçacağı ile ilgili bir düşünceye sahip değil.

        Covid-19 Uçuş Anket Sonuçları

        Hiç beklemeden uçarım: %12

        Bir iki ay sonra uçarım: %33

        6 ay sonra uçarım: %36

        Bir yıl sonra uçarım: %14

        Belirsiz: %5

        Diğer Yazılar