Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Ülke olarak geçen yıl Karadeniz’de 405 milyar metreküp doğal rezervi keşfettiğimizde çok sevinmiştik. Azerbaycan da 2020’de mevcut enerji kaynaklarını zenginleştirmek için yürüttüğü araştırma çalışmalarında bu sene büyük bir mutluluğa imza atarak Hazar Denizi’nde Şafak – Asuman Sahası’nda yaklaşık 3 trilyon metreküp doğal gaz keşfetti.

        Hem Azerbaycan hem de Türkiye için güzel haber. Zira Hazar’ın doğal gazını dünyaya pazarlayan boru hattı TANAP, Anadolu’dan geçip Avrupa’ya Trans Adriyatik Projesi (TAP) olarak ulaşıyor. Avrupa’da kaynak çeşitliliği sağlıyor. Hazar doğal gazı bu senenin başından itibaren Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden İtalya’ya ulaştı. Mevcut miktarıyla rekabetçi olmasa bile dengeleyici rol üstlendi.

        Doğu Akdeniz’den Avrupa’ya çetrefilli yollardan pahalı doğal gaz götürmek isteyen Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimi, İsrail ve Mısır’ı da şaşırtacak bir gelişme oldu ve TAP ile Avrupa’ya daha fazla Azerbaycan doğal gazının ulaşma imkânı ortaya çıktı.

        Yeni keşfedilen Hazar doğal gazı miktar açısından da bölgemiz için önemli detaylar içeriyor. Türkiye’nin mevcut durumda istikrarlı bir şekilde boru doğal gazı temin ettiği iki ülke var; Azerbaycan ve Rusya. İran ise Hazar’daki son keşifle birlikte sorunlu tedarikçi rolünü daha fazla değiştirmek zorunda kalacak. Ayrıca Azerbaycan gazı Hazar’daki yeni rezervle birlikte Anadolu’ya arz edilecek ilave miktarlar sebebiyle Rus gazı karşısında daha rekabetçi olacaktır.

        REKLAM

        Türkiye’nin Karadeniz’de keşfettiği doğal gaz rezervi ve sıvılaştırılmış doğal gaz tedarik imkanları dikkate alındığında, bu kadar kaynak çeşitliliğiyle ciddi fiyat avantajları, rekabet ve hatta re-export (ihracat) imkanları elde edebilecektir.

        Ülke olarak hali hazırda Rusya, Azerbaycan ve İran’dan boru hattıyla Cezayir, Nijerya başta olmak üzere çeşitli ülkelerden sıvılaştırılmış gazı gemilerle alıyoruz. Son yıllarda Azerbaycan çeşitli sebeplerden Türkiye’nin doğal gaz temin ettiği ülkeler arasında ilk sıraya yükseldi. Ancak her halükârda en büyük arz imkânının Rusya’ya ait olduğunun altını çizeyim. Şüphesiz bu süreçte boru gazıyla rekabette Türkiye’nin altyapısını hazırladığı sıvılaştırılmış doğal gazın çok önemli rol oynadığını belirtmek gerekir.

        Fakat Azerbaycan’ın Şahdeniz Sahası kadar hacimli yeni büyük bir rezervi Şafak Asiman (Asuman) Bölgesi’nde keşfetmesi enerji piyasaları için oldukça önemli bir gelişme. Eğer Türkiye’nin yoğun gündemi olmasıydı, şu an bu konuyu tartışıyor olacaktık. (Meraklıları için Azerbaycan’da “Asiman” Türkiye’de “Asuman” olarak kullanılan kelimenin anlamı: Gök, sema, gökyüzü…)

        SOCAR ve BP’nin yüzde 50 hisseyle yürüttüğü çalışmalar neticesinde Hazar Denizi’nin Azerbaycan bölümünde yer alan Şafak-Asuman Bölgesi’nde açılan 7189 metre derinlikte doğal gaz rezervi bulunmuş. Hazar’ın 623 metre deniz tabanındaki sondajı ise SOCAR iştiraki Caspian Drilling Company /Hazar Sondaj Şirketi yapmış. Yani Azerbaycan kendi imkanlarıyla doğal gaz rezervine ulaşmış. Ocak 2020’de başlatılan çalışmalarda sondaj kulesine rahmetli Haydar Aliyev’in adı verilmiş.

        Azerbaycan için Karabağ’ın işgaline son verilmesinden sonra gelen ikinci güzel haber. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de bu güzel haberi BP ile SOCAR iş birliğine vurgu yaparak şu şekilde değerlendirmiş:

        REKLAM

        “Geleneksel ortağımız BP ile birkaç yeni proje üzerinde çalışıyoruz. İlk gaz yoğunlaşmasının Hazar Denizi’nin Azerbaycan bölümünde yeni bir sahada, derin denizde ortaya çıkması, kanıtlanmış hidrokarbon rezervlerimizin artmasına ve dolayısıyla ülkemizin ve birçok ülkenin enerji güvenliğinin sağlanmasına değerli bir katkı sağlayacaktır. Ülkemizin kanıtlanmış doğal gaz rezervleri, Güney Gaz Koridoru ve son halkası olan TAP boru hattı için de ek bir kaynak olabilir.”

        Şafak-Asuman Sahası, Bakü’nün 125 km güney-doğusunda 1.100 km karelik bir alanı kaplıyor. Bu bölgede denizin derinliği 650-800 metre seviyelerinde. Ancak Şafak-Asuman Sahası üzerine yapılan çalışmalar yeni değil. 1961’de sismik araştırmalarla bölge keşfedilmiş. Yani bilinen bir bölgede sondaj çalışması yapılmış ve büyük rezerv bulunmuş. Bunun öncesinde 2010’da ise SOCAR ve BP bu bölge için arama, geliştirme ve üretim paylaşımı konusunda anlaşma imzalamış. Yani hazırlıklı bir şekilde bu noktaya gelinmiş.

        Nasıl hazırlık yapıldığına gelince…

        TANAP Doğal Gaz Boru Hattı Projesi açıklandığında bazı ülkelerin enerji bürokratları borunun kalınlığına dikkat çekip, “Azerbaycan bu boruyu dolduracak gazı nereden bulacak?” yaklaşımı sergilemişlerdi. Bizatihi bana da ifade edilmişti. TANAP da ilk etapta yıllık 16 milyar metreküp kapasite sunulacağı sonra kademeli olarak kapasitenin 24 ve 31 milyar metreküpe çıkarılacağı açıklanmıştı.

        Bu gelişmeler üzerine de gözler Azerbaycan-Türkmenistan anlaşmasıyla Türkmen doğal gazının bu tarafa akma ihtimaline yönelmişti. Evet Hazar’daki tartışmalı alanlar için iki ülke anlaştı. Dolayıyla Türkmen gazı da Anadolu üzerinden Avrupa’ya açılabilir. Ama görülüyor ki asıl hedef sismik çalışmaları yıllar önce yapılan Şafak-Asuman Sahası doğal gaz kaynakları imiş.

        Türkmen doğal gazı da bu tarafa doğru, TANAP ve TAP’a yönelirse enerji politikaları ciddi anlamda hareketlenecektir. Etkisi Doğu Akdeniz’den bile rahatlıkla hissedilecektir. Şafak Asuman Sahası'nda bulunan doğal gaz bakalım nasıl güzel gelişmelerin habercisi olacak?

        Diğer Yazılar