TBMM TV, Doğu Türkistanlı kadının konuşmasını neden kesti?
2 gündür şöyle bir iddia dolaşıyor: Meral Akşener, grup toplantısında kürsüye 3 yıldır ailesinden haber alamayan Doğu Türkistanlı bir kadını çağırdı. TBMM TV yayını kesti.
Peki TBMM TV sahiden Doğu Türkistanlı kadının konuşmasını sakıncalı bulduğu için mi yayını kesti? Yani başka birine söz hakkı tanınsa yayın devam mı edecekti? Meclis kaynaklarına sordum, şu açıklamayı gönderdiler:
“Siyasi partilerin grup toplantılarının TBMM TV’den yayınlanması kararının alındığı 2007 yılında, o dönemde TBMM Başkanlığı görevini yürüten Sayın Bülent Arınç başkanlığında siyasi partilerin grup başkanvekilleriyle yapılan istişarenin ardından grup toplantılarına ilişkin esasları belirleyen bir çerçeve oluşturulmuştur.
8 Mart 2007 tarihinde yapılan toplantıda, milletvekilleri dışında herhangi bir kimseye grup toplantılarında konuşma imkânı tanınmayacağı karara bağlanmış, bu karar da gruplara yazı ile bildirilmiştir.
TBMM TV, siyasi parti grup toplantılarında siyasi partilerin genel başkanları ya da milletvekilleri dışındaki kişilerin konuşmalarını yayınlamamaktadır.
Nitekim, İYİ Parti grup toplantılarında zaman zaman milletvekili olmayan kişilerin yaptığı konuşmalar da bu esaslar doğrultusunda ekrana yansıtılmamıştır. 27 Ocak 2021 tarihinde yapılan grup toplantısında da bu esaslar doğrultusunda işlem tesis edilmiştir.”
Yani kürsüye milletvekilleri dışında kim çıkarsa çıksın TBMM TV yayınlamıyor.
İYİ Parti’nin Doğu Türkistan meselesi üzerinden Cumhur İttifakı’nı eleştirmesi siyaseten anlaşılır bir durum ama sanki TBMM TV bu meseleye has kasıtlı olarak yayını kesmiş gibi bir algı yaratılması hakkaniyetli değil.
Sosyal medyada köpürtülen kampanyaya destek vermek yerine işin doğrusunu en baştan İYİ Parti kurmaylarının anlatması gerekirdi.
Bu arada Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen yıl ocak ayında AK Parti Grup Toplantısı'nda Mardin'de şehit olan Mehmet Şirin Demir'in kızını kürsüye davet etmiş, şehit kızının yaptığı duygulu konuşma canlı olarak ekrana getirilmişti. Meclis kaynaklarına bunu da hatırlattım, “Cumhurbaşkanı bu kuraldan muaf mı?” diye sordum.
“Muaf değil ama bir kez oldu. Cumhurbaşkanı kürsüde iken, konuşma arasında kenara çekilmiş, kısa bir süre söz vermiş, sonra devam etmişti. Tek örnek buydu” dediler.
Bir kural konulduysa tüm partiler için geçerli olmalı ya da karar gözden geçirilmeli. Sonuçta Millet Meclisi’nin kürsüsünde millete de söz hakkı tanınıyorsa yayının kesilmesi pek anlamlı değil...
- Kılıçdaroğlu neden kaybetti?1 yıl önce
- Kılıçdaroğlu'nun Çanakkale ziyareti boşuna değil1 yıl önce
- Erdoğan'ın seçim vaatlerinin etkisi ne olur?1 yıl önce
- Erdoğan "Değişim" dedi1 yıl önce
- CHP oyları TİP'e kayabilir1 yıl önce
- Seçimin talihsizleri1 yıl önce
- Bakan Kurum: İstanbul'a iki yeni uydu kent kuracağız1 yıl önce
- Etiket yapıştırana gözaltı niye?1 yıl önce
- Depremde ampüte kalan çocuklarımız sahipsiz değil1 yıl önce
- İYİ Parti o bekçinin özrünü kabul etmeli1 yıl önce