Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İktidar şöyle bir dilemma içinde. ABD’ye çok sert bir tepki verse, İncirlik’i kapatsa, büyük elçiyi çekse...

        Haftaya Halkbank davası var...

        Doların alıp başını gitme ihtimali var...

        Batı’dan hepten kopup kendini Rusya’nın elinde bulma ihtimali var...

        Suriye’de PKK devleti kurulmasına karşı tüm kozları kaybetme riski var...

        Var da var...

        "Azıcık alttan alayım, kendi ellerimle krizi büyütmeyeyim, dozunda tepki vereyim" dese...

        Muhalefetin diline düşmek var...

        Karizmayı çizdirmek var...

        Ecdadına sahip çıkmayan vefasız torun gibi algılanma ihtimali var...

        Var da var...

        O yüzden ben iktidarın kademeli cevaplar vereceğini ve gündem bir an önce değişsin diye dua edeceğini zannediyorum.

        Akşener, Biden'ın suratına telefonu kapatabilir miydi?

        Akşener, Biden'ın suratına telefonu kapatabilir miydi?
        0:00 / 0:00

        İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Biden’ın 'soykırım' ifadesini kullanmasına tepki gösterirken “Yapılan telefon görüşmesinde bu niyet işitildiğinde, ahizenin Biden'ın yüzüne kapatılamamış olması, NATO Zirvesi vesilesiyle görüşme beklentisinin sürdürülmesi, iktidarın densiz ve dengesiz ilişkideki acizliğinin ifşasından başka bir şey değildir” demiş.

        Bu açıklamasını okuyunca şöyle düşündüm; acaba Erdoğan’ın yerine telefonda konuşan Meral Hanım olsaydı, ABD’nin yeni başkanı ile yaptığı ilk görüşmede “Madem öyle NATO Zirvesi’nde görüşmeyi unut” deyip telefonu Biden’ın yüzüne kapatabilir miydi?

        Elbette kapatmazdı. 'Soykırım' ifadesini kullanmasının neden yanlış olacağını anlatırdı. Türkiye’nin tezlerini sıralardı. Olabildiğince soğuk bir tonda konuşurdu. Fakat çat diye telefonu yüzüne kapatmazdı. Kapatamazdı.

        Şimdi bir de senaryoyu tersten oynatalım. Farz edelim ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biden’ı bir güzel azarlayıp telefonu suratına kapattı. ABD ile derin bir krize uyandık. Dolar kuru aldı başını gitti...

        O durumda Meral Hanım “Bravo Sayın Cumhurbaşkanı, Biden’a haddini ne iyi bildirmişsiniz” mi derdi yoksa “Bunlar diplomasiden anlamıyor, sadece bağırıp çağırmaktan anlıyor” diyerek dış politikada diyalog çağrısında mı bulunurdu?

        Bence ikincisini yapacaktır.

        Yani yumurta küfesi iktidarın sırtındayken böyle coşmak çok kolay.

        Ver veriştir istediğin kadar; nasıl olsa maliyeti yok...

        Diğer Yazılar