Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Gelecek seçim demişken, dün Osman Nuri Kabaktepe’ye İstanbul’daki oy oranlarını ve halkın sahada AK Parti’ye karşı tavrını da sordum.

        Teşkilat kendisine “30 milyon selam” hedefi koymuş. Seçime kadar İstanbul’daki 10 milyon seçmenle 3’er kez görüşmeye çalışacaklarmış.

        Milletvekilleri yakın zamanda şehrin 560 mahallesini gezmişler. Vatandaşın 3 konudan şikayetçi olduğunu gözlemlemişler; ekonomik koşullar, işsizlik ve göçmen sorunu.

        AK Parti seçmeni de Suriyeliler ve Afganlardan rahatsızmış. Özellikle pandemi döneminde kaynak ülkeler geri kabulleri yavaşlattığı için aksamalar olmuş. “Denge tutturmak zorundayız. Irkçı olamayız ama insanlarımızın rahatsızlığına da duyarsız kalamayız” diye anlatıyor.

        İş insanları ise tam tersine ucuz iş gücü için “Aman göndermeyin” diyormuş.

        “İşsizlik sorunu var ama aynı zamanda kalifiye işçi sorunu da var. Bu sorunu çözmek için yeni bir proje üzerinde çalışıyoruz. Organize Sanayi Bölgeleri’ndeki eleman ihtiyacını sektörlere göre tespit edip, mesleki eğitim kursları açacağız. Stajyer maaşıyla eğitime katılanlara kursları tamamladıklarında iş garantisi vermeyi planlıyoruz. Bu yolla 150-200 bin yeni istihdam yaratabiliriz.

        Ayrıca işbaşı destekleri şu an 20 kişinin üzerindeki iş yerlerine veriliyor. Acaba zanaatkarlara da bu imkanı verebilir miyiz diye düşünüyoruz” diyor Kabaktepe.

        'İSTANBUL’DA OY ORANIMIZ YÜZDE 39'

        “Peki oy oranınız şu an nasıl? İstanbul seçimleri yarın yapılacak olsa yine kaybeder misiniz?diye soruyorum.

        “2 buçuk ay önce araştırma yaptırdık. Ekrem İmamoğlu’nun beğeni oranında 1 ila 5 puan aşağı doğru iniş var. “Denedik ama olmadı” düşüncesi yaygınlaşıyor. Bizim parti olarak oy oranımız yüzde 39; Cumhur ittifakı oyu ise yüzde 45-46 düzeyinde. Bu tablo bize 2023’ü kazandıracak diye düşünüyorum. Hatta projeksiyon yaptık, yurt genelinde 2053’e kadar AK Parti'nin oyu yüzde 35’in altına düşmüyor. Muhalefet dediği gibi seçimi kazanıp parlamenter sisteme geçse bile biz ya birinci partiyiz ya da bizsiz yapamazlar. Zaten Suriye Tezkeresi’ne ‘Hayır’ dedikleri için CHP tabanından bile bize oy gelecek” diyor.

        “SAADET TABANINDAN BİZE OY GELEBİLİR

        Osman Nuri Kabaktepe, Saadet Partisi kökenli bir isim. 9 ay önce AK Parti İstanbul İl Başkanı koltuğuna oturması Saadet Partisi tabanına bir mesaj olarak yorumlanmıştı.

        Peki Oğuzhan Asiltürk’ün vefatı AK Parti’nin Saadet ile ittifak planını ortadan kaldırdı mı?

        “Kurumsal düzeyde görüşmeler devam eder ama ittifaka dönüşür mü bilemiyorum. Oğuzhan Abi zamanında açılan kanallar devam edecektir. Zaten hiçbir parti katıldığı ittifaka tüm tabanını götüremez. İttifak kurmasak bile Saadet tabanından bize oy gelebilir” yanıtını alıyorum.

        Son olarak Kürt seçmen ile ilişkilerini soruyorum. Ne de olsa Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’da kazanmasının arkasında HDP tabanının desteği önemli rol oynamıştı. Peki muhafazakar Kürtler AK Parti’den koptu mu?

        "İstanbul’daki en büyük Kürt partisi hala biziz. Muhafazakar Kürtler bizden kopmuş değil” diyor Kabaktepe. Deva-Gelecek etkisinin ise sahada görülmediğini söylüyor.

        Taksi inadı yüzünden İstanbullular AK Parti'ye kızgın

        Taksi inadı yüzünden İstanbullular AK Parti'ye kızgın
        0:00 / 0:00

        İstanbul’da taksi sorunu son dönemde ayyuka çıkmış durumda. Taksi bulmak imkansız, hadi buldunuz diyelim şoförün gideceğiniz yeri beğeneceği veya trafiği bahane ederek yarı yolda indirmeyeceği ne malum?

        Meseleyi defalarca yazdık, tekrara lüzum yok.

        Kriz apaçık ortadayken İBB’nin kendisinin işleteceği 5 bin yeni taksi projesi inatla engelleniyor.

        Dün teklifin UKOME’de 10. kez reddedildiği haberi geldiğinde bir grup gazeteciyle birlikte AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’nin konuğuyduk.

        “İstanbullu bu meseleden bezdi, İBB’nin teklifine neden destek vermiyorsunuz?” diye sordum.

        Kabaktepe AK Parti’nin perspektifini detaylıca anlattı.

        “Taksilerle ilgili sorunların 3 boyutu var. Taksi sayısı, dijitalleşme sorunu ve hizmet kalitesi. UKOME’ye 3 ay önce bin artı bin taksi talebi geldi. Bunun dolmuş plakalarının döşümü ile ilgili olan kısmı geçti. İstanbul bin tane daha taksi kazanmış oldu. Biz “Bu ilk binlik kısmı hizmete alın, sonuçlarını görelim, sonra ikinci iki bini, üç bini konuşalım” diyoruz. 3 ay geçti birinci bin ile ilgili daha yeni adım atıldı.

        Ben de İstanbul’da yaşıyorum, taksilerle ilgili sorunları görüyorum. Bunların bir kısmı sayıyla bir kısmı ise hizmet kalitesiyle alakalı.

        Taksilerle ilgili en büyük sorun dijitalleşme eksikliği. İstanbul’da 17 bin taksi var. İBB’nin kurduğu mobil uygulamayı kullanan taksi sayısı sadece 7-8 bin civarında. Taksiler yüzde 45-50 oranında verimsiz çalışıyor. Hepsini mobil uygulamalara entegre edebilsek var olan taksi sayısı 4 bin daha fazlaymış gibi hissedilecek. Büyükşehir’in uygulamasını geliştirmesi gerekir.

        REKLAM

        Üçüncüsü, rahmetli Kadir Topbaş zamanında taksi kullanacak şoförlerle ilgili belli eğitimler vardı. Bu artık yapılmıyor. Sadece bir belgenin verilmesine bakıyor. Taksicilere yönelik eğitimlerin tekrar başlatılması lazım.

        Bu saydıklarım arasında ikinci ve üçüncüsünü yapmalarına bir mani yok. Taksi sayısının arttırılması için de UKOME’den geçen ilk binlik kısmı hayata geçirmelerini bekliyoruz. Bunun bir maliyeti de yok” dedi.

        “İBB kendisinin işleteceği bir taksi filosu kurmak ve bizzat denetlemek istiyor. Bu işinize gelmediği için reddediyor olabilir misiniz?” diye de açıkça sordum Kabaktepe’ye.

        “Hayır ona karşı değiliz. Dünyada da farklı örnekler var. Belediyeler veya farklı özel şirketler işletebiliyor. Komisyondan geçen bin taksiyi önce hizmete başlatsınlar görelim ona göre karar verelim. Peki ben de size şöyle sorayım, istedikleri 5 bin yeni taksi plakasını İBB işleteceği için mi kendilerinin işletmeyeceği ilk binlik kısmı devreye almıyorlar?” diye yanıt verdi.

        Bu yanıtı üzerine şahsen İBB’nin yahut Uber gibi bir şirketin işletmesinin şu anki taksi plakası ağalığına kıyasla çok daha verimli ve kaliteli olacağını düşündüğümü anlattım.

        Kabaktepe’nin kendisine de açıkça söyledim, taksi meselesinde takındıkları tavır ile AK Parti hem İstanbulluları kızdırıyor hem de kendi imajına zarar veriyor.

        Zamanında taksi lobisinin baskısı yüzünden Uber’i yasaklamasalardı, bugün bu sorun bu kadar derinleşmeyecekti. Uber’in getirdiği hizmet kalitesiyle rekabet edebilmek için taksiciler de kendisine çeki düzen verecekti. Şimdi de İBB’nin tek merkezden medeni bir şekilde çalıştırmak istediği taksilere mani oluyorlar.

        Anladığım kadarıyla Türkiye genelini kapsayacak yeni bir sistem ve yeni bir taksi yasası üzerinde çalışıyorlar.

        Öyle ya da böyle çözülmeli artık bu mesele yoksa bu inat AK Parti’ye İstanbul’da gelecek seçimde de kaybettirecek.

        Diğer Yazılar