Savunma sefilliği
İLGİNÇ bir ilk yarı oldu. Maçın başında Bale yakaladığı pozisyonu gole çevirse, ortaya daha da kötü bir skor çıkabilirdi. Umut'un Sergio Ramos'u attırdığı pozisyonun ardından ibre Galatasaray'a döndü. Bale'in frikik golünde Eray'ın da hatasının payı olduğunu eklemeliyiz. G.Saraylılar'ın "Ah Muslera, neredesin" dediği andı... Hemen peşinden Drogba'nın şahane ara pası, Umut takipçiliği ve bitirici vuruşuyla tekrar maça ortak olduk.
İkinci yarıya G.Saray dengeli oynama isteğiyle başladı. Ama yine savunma hatası ile Real Madrid öne geçti. Gökhan Zan'ın 'ofsayt' beklentisiyle mücadeleyi bırakmasını aklım almıyor. Şampiyonlar Ligi'nde böyle amatörce bir hata yapılamaz. Ofsayt dahi olsa, ki değil defans duruyor, eloğlu da golü atıyor.
Real Madrid, Galatasaray'a bu yıl bir iki gömlek büyük geliyor. Ronaldo, Modric oynamamış, 10 kişi kalmışlar, rakip yedek oyuncularla çıkmış ama sonuç yine hüsran. Ne olursa olsun 2-3 oyuncunun iyi performansı ile Real Madrid yenilecek takım değil. G.Saray'ın baş ağrısı, yumuşak karnı savunma. G.Saray 2 yıldır savunma transferine gereken özeni göstermediği için bu sonuçlara katlanmak zorunda. Bu zaafiyet özellikle Devler Ligi maçlarında öne çıkıyor; hele bir de rakip Real Madrid ise...
Eray ve Casillas
Muslera olsaydı farklı olurdu. Özellikle ilk golü yemezdi, hatta belki 2.'yi de savunmaya bırakmazdı. Casillas, G.Saray'ın baskı kurmaya çalıştığı en kritik dakikalarda Sarı-Kırmızılılar'a 'dur' dedi.
Son söz...
Maalesef Terim dönemi yönetiminin mirası bu kötü savunma... G.Saray'ın kadro genişliğinin yetersiz oluşu, yabancı sınırlamasının olmadığı Avrupa maçlarında da ortaya çıkıyor. Savunma oyuncuları ve kanat oyuncuları en zayıf halkalar.
Sol kanat oyuncusu Riera'dan, stoper Dany'den sol bek yaratmaya çalışılıyor. Amrabat da zaten geldiği günden bu yana yokları oynuyor. Real Madrid ikinci yarıda golleri yürüyerek attı dersek abartmış olmayız.
Soru şu; bu G.Saray, Juventus'u yenip ikinci tura çıkar mı? Cevap; bu savunmayla çok zor!