Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yirminci yüzyılın bazı radikal düşünürleri, büyücülerin egemenlik kurduğu; bilimin kurallarının işlemediği hayal dünyalarını gerçeklikten ve akıldan kaçış olarak gördü; gerici ideolojilerin parçası olarak niteledi... Bense kendi adıma yönetmenin ya da yazarın niyetine odaklandım, ne anlatmak istediğine baktım. Gerçeğin, bazen gerçeklikten kaçarak yakalanabileceğini; bazı gerçeklerin, hayal dünyalarında çok daha iyi anlatılabileceğini düşündüm... Özetle, bir sinema salonuna girip gündelik hayatın gerçekliğinden kaçışı sevdim. “Harry Potter” serisini de sevdim. “Fantastik Canavarlar” serisine henüz bir Harry Potter kadar kanımın ısındığını iddia edemem ama niyet açısından sorunumun olmadığını söyleyebilirim.

        Politik okumaları bir yana bırakıp hikâyenin üst katmanına baktığımızda ise Rowling'in Harry Potter'la başlattığı anlatı evrenini sürprizler, sırlar, yeni bağlantılar ve karakterlerle genişlettiğini görüyoruz. Finale doğru, yaklaşan büyük savaştan önce herkes tarafını seçmek zorunda kalıyor. Dumbledore – Grindelwald karşıtlığı ve büyücülerin yaptığı seçimler, X-Men'deki Xavier - Magneto ayrımını hatırlatıyor...

        Filmin notu: 6.5

        Diğer Yazılar