Hayvanların duyguları olmadığını sananlar Aslan Kraliçe Maditao'nun hayatını izlesin
ASLANLARIN sadece yemek bulmak ya da yavrularını ve alanlarını korumak için savaştığını düşünenler izlesin bu yapımı. Hayvanlar dünyasındaki onur, liderlik ve cesaret mücadelesini görmek, tek başına bir anne aslanın, yüzlerce bufalodan oluşan bir sürüye meydan okuyuşuna tanıklık etmek isteyenler seyretsin. Bu görüntü, belgesel tarihinin böylesi ilk görüntüsü. Zaten yapımı anlatan ünlü yıldız Jeremy Irons da aynen böyle söylüyor belgeselin o sahnesinde. Adı yerel dilde yavrularının koruyucusu manasına gelen Aslan Kraliçe Matitao’nun yüzlerce bufalonun birer tonluk dev bedenlerinden ve keskin boynuzlarından oluşan o kapkara etten-kemikten duvarına saldırışı esnasında, “Bu bir intihar. Bir dişi aslanın yüzlerce bufaloya saldırması, üstelik de hedef tahtasına bufaloların en dövüşçü ve en güçlü lideri ‘Yaralı Yüz’ü koyması bir intihar” diyor anlatıcı. Ama aynen bunu yapıyor cesur yürek anne.
ONUR, İNTİKAM VE LİDERLİK
Yemek ya da alan koruma ya da yavrular adına yapılan bir savaş değil bu. Bu tamamıyla bir onur, intikam ve liderlik kavgası. 150 kiloluk Matitao’nun, bir tondan daha ağır bir rakibe meydan okuyuşunun ispatı, aslan belgesellerinin başyapıtı. Üstelik bunu yaparken ardında adım adım onu takip eden ve hayatta tutabildiği yavrularını yok etmeye yemin eden altı dişi aslanlık bir savaş gücü var. Ancak öyle bir cesaret örneği sergiliyor ki Maditao, onu öldürmeye gelen aslanlar da doğada pek örneği görülmemiş bir şekilde biat ediyorlar ona. Katilleri, bir anda onun arkasında saf tutuyor ve bu defa hep birlikte saldırıyorlar bufalo ordusuna.
Aslında bufalolara saldırmıyor bu aslanlar. Matitao’nun ardında, o kocaman bufalo sürüsü ortasında, gidip aynı yaralı yüzlü lideri buluyorlar. Ve öylesine bir son saldırı gerçekleştiriyorlar, öylesine kesin ve keskin bir tavırla çullanıyorlar ki yaralı yüzün üzerine, bir tonluk devi saniyeler içinde yıkıyorlar yere. Aslanlardaki kararlılığı diğer bufalolar da fark ediyor elbette. Ve yine normalde asla yapmayacakları bir şeyi yapıyor, liderlerini intikam ateşiyle yanıp tutuşan aslanlara bırakıyor ve arkalarını dönüp çekip gidiyorlar. Çünkü bu amansız savaşın tarafı olmadıklarını biliyorlar. Bu dişi aslan sürüsünün ava-avlanmaya değil, liderlerini yok etmeye geldiğini, intikam için geldiğini hissediyorlar. ‘Son Aslanlar’, ömürlerinin otuz yılını aslanlara adamış Derek ve Beverly Joubert çiftinin yıllarca süren çalışmasıyla ortaya çıkmış iki saatlik bir belgesel.
TEKRARI YARIN SAAT 13.00’TE
Bundan sadece elli yıl önce sayıları 450 binleri bulan, bugün insan yayılmacılığının sonucunda ancak 20 bin tane kadar kalan aslanların öyküsünü anlatan bir yapım, National Geographic Wild’da izlediğim ve sizleri de izlemeye davet ettiğim Son Aslanlar. Yarın öğlen saat 13.00’te tekrarı var. Umarım önümüzdeki günlerde bir daha, birçok defa daha yayınlarlar. Ömrünü bu muazzam hayvanlara adayan çift, yarın sizleri Botsvana’daki Okiwango deltasının aslanlarını, bir dişi aslanın destansı macerasını izlemeye davet ediyor. Bu belgesel, aslanların sadece savunma, yiyecek ya da güvenlik adına savaştığı tezini yerle bir ediyor. Hayvanların da duyguları olduğunu, iki saat içinde onlarca canlı örnekle, bütün çıplaklığı ve amansızlığıyla gözler önüne seriyor.
Kaçırmayın! Hepinize iyi haftalar...
ALEMİN KIRALI jenerik müziğiyle de ÇOK FARKLI
BEN bu diziye bayılıyorum. Öyle kolay kolay bir diziyle ilgili birden çok yazı yazmak âdetim değildir ama bugün aslında Alemin Kıralı'na yaptığım bir haksızlığı onarıyorum. Geçtiğimiz günlerde Oya Başar ve Şafak Sezer'li kadrosuyla, hele de Evrim Akın oyunculuk şovuyla perşembe gecelerinin vazgeçilmezi olduğunu söylemiştim Alemin Kıralı'nın.
Ama müziklerinden bahsetmeyi atlamışım. Oysa Alemin Kralı'nı bu kadar sevmemin başlıca nedeni, dizinin müzikleri ve jeneriğiydi. Hani şu, "Kükre aslanım hayır yok! Bu gece hayır, hayır yok..." diye başlayan şarkı hani. Esere imza atan grubun adı Kadıköy Acil. İlhamı Türk rap müziğinin ustası Ceza'dan almışlar ve 2006 yılında Kadıköy Acil Hip-Hop Shop'u açarak hep birlikte müzik macerasına atılmışlar. Adanalı, Türk Malı, Yahşi Cazibe gibi dizilere, Fatih Akın'ın Bir İstanbul Hatırası adlı belgeseline imza atmışlar. Genç yaşta birçok başarılı işte, perde arkasında yer almışlar. Sizler de tanıyın dedim; Kadıköy Acil'i duyduğunuzda, onları bir de bu gözle dinleyin istedim. Ben bu çocuklara bayılıyorum, bu tarzı sevenlere de şiddetle tavsiye ederim.
Survivor'ın yeni yıldızı Mustafa Topaloğlu olur
ACUN llıcalı'nın sevilen ve büyük ilgi gören yarışması, eğer bir aksilik yaşanmazsa 17 Martta, Show ekranında perdesini açacak olan Survivor'da kadro sonunda belli oldu. Survivor Ünlüler-Gönüllüler 2 karşılaşmasında kadınlarda Nez, Sibel Tüzün, Merve Büyüksaraç ve Almeda Abazi, erkeklerde ise Mustafa Topaloğlu, Alp Kırşan, Nihat Alptuğ Altınkaya ve Doğuştan oluşan kadro yarışacak. Ve bu defa, Acun llıcalı'nın bizzat kendi ifadesiyle, "Adada gerçek bir hayat mücadelesi yaşanacak. Bu Survivor şimdiye kadarla en zor Survivor olarak hafızalara kazınacak. Kadroyla ilgili bu sene de hayal ettiğimiz ekibi oluşturduk ancak ünlüler, karşılarında hiç ummadıkları kadar güçlü bir gönüllüler takımı bulacak." Ve elbette yılların Mustafa Topaloğlu'su, sizce de öyle değil mi, bu Survivor'a damgasını vuracak. Kimine göre zihin açan, kimine göre iyice kafa karıştıran o şahsına münhasır felsefesiyle, hem memleketine hem de geldiği uçsuz bucaksız galaksiye duyduğu hasretle, yeni Survivor'ın başlıca izlenme sebebi 'Uzaylı Mustafa' olacak. Bütün kâinat adına bu teklifi kabul ettiği için Topaloğlu'na huzurunuzda teşekkürü borç biliyorum. Ve bu vesileyle hem ünlüler, hem gönüllüler takımına, hem de uzayın dört bir köşesinde bu yarışmayı bekleyen Topaloğlu tutkunlarına hayırlı olsun diyorum. Bu Survivor'ı inanın ben de onlar gibi büyük bir merak ve heyecanla bekliyorum. Neyse, az kaldı...
Antalya Televizyon Ödülleri 21 Nisan’da sahiplerini bulacak
ANTALYA Büyükşehir Belediyesi ve Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) tarafından düzenlenen, televizyon sektörünün en prestijli ödülleri; 3. Antalya Televizyon Ödülleri bu sene 21 Nisan gecesi yapılacak törenle sahiplerini bulacak. Bu yıl, toplam 37 dalda ödül dağıtılacak. Antalya Televizyon Ödülleri için son başvuru tarihi 2 Mart. Televizyon Ödülleri'ne başvuracak tüm yapımların televizyonda yayınlanmak amacıyla gerçekleştirilmiş; ilk gösterimini televizyonda yapmış, 2011 -2012 yayın döneminde gösterilmeye başlanmış ya da bu dönem içinde yeni bölümlerinin yayınlanmış olması gerekiyor. Hele de müthiş bir rekabetin yaşandığı şu son bir senede, hepimizi Antalya Televizyon Ödülleri'nde zorlu ve zorlu olduğu kadar da keyifli bir mücadele bekliyor. Sektörün kalitesinin artması, seyircinin daha ince elenip sık dokunmuş yapımlarla buluşması, televizyonculuğun çıtasının daha da yukarılarılara çıkması adına bu tip ödüller gerçekten de önemli motivasyon sağlıyor. Bize de her zamanki temennimizi tekrar etmek kalıyor; iyi olan kazansın...
