AVM'lerde yükümlülük üstlenme mücadelesi
Şunu baştan belirteyim, halk arasındaki adıyla kamuda, yani bakanlıklarda AVM’lerin açılmasına yönelik kurumsal bir hazırlık yok.
Yani herhangi bir bakanlık çıkıp da AVM’ler açılsın veya açılmasın gibi bir açıklamada bulunma niyetinde değil.
Bu açıdan ne Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 4 Mayıs veya 11 Mayıs gibi verilmiş bir sözü veya tarihle ilgili bakışı var...
Ne de Yardımcısı Nurettin Nebati’nin bütün sorumluluğu üstlenip AVM’lerin açılmasına ilişkin Bakanlık adına bir açıklama yapma kararı...
Peki bu kadar gürültü niye kopuyor derseniz; herkes açılmasından yana ama yükü de kimse paylaşmak niyetinde değil...
Kapatmanın kolay, gevşetmenin ne denli zor olduğunun en önemli göstergesi...
AVM SAHİPİLERİYLE PERAKEDENCİ ÇEKİŞMESİ
Bir diğer bakışla, AVM sahipleri, mağaza sahipleri ve kamunun ortaya çıkabilecek yükü tarafların birbirine yıkma çabası...
Bir de AVM sahipleri ile mağaza sahiplerinin kira mücadelesi...
Ayrıca virüsün yayılması ve hayat alması durumunda kimin sorumlu olacağı...
AVM ve mağaza sahibi kesimlerin “büyük ağabeyi” diye bilinen, iki kesimde de sevilen, sayılan, adının yazılmasını istemeyen sektör duayeninin deyimiyle, kızgın topu kimse eline almak istemiyor...
Şu sözleri de işi özetlemeye yeter:
“Mağazalar kendisi kapattı, yoksa AVM’ler açık, eczane ve marketler çalışıyor. AVM sahipleri buna sığınıp yükü almak istemiyor. Mağaza sahipleri açılmaları halinde kira işleyeceği için az sayıdaki müşteri ile yükü kaldıramayacağını düşünüyor. Bunun için 3 ay daha kira ötelemesi ve 9 ay ciro üzerinden kira alınması gibi Bakanlığa düzenleme baskısı yapıyor. Hükümet de yükü paylaşmadan ekonomi çarkının döndürülmesi için iki tarafı teşvik ediyor.”
AÇILIŞ GÜNÜ LİSTELERİ
Bütün bunlara karşın AVM’lerin açılışı yapılabilir mi soruma verdiği yanıt ise net:
“4 veya 11 Mayıs erken bir tarih, Bilim Kurulu veya kamu kararı olmadan açmak risk...”
Buna karşın, AVM’lerde zincir mağazası olan perakende sektörünün önde gelen bazı markaları açılış için gün belirlemiş.
Hatta liste yapmış ve bunları da aralarında paylaşmış.
AVM’lerde mağaza zinciri bulunan bir arkadaşımla dün sohbet ederken, “Bazıları belirledi ama kamudan bir açıklama gelmedikçe benim gün belirlemem doğru olmaz” dedi.
BAKANLIĞIN TUTUMU
Hazine ve Maliye Bakanlığı bu işin neresinde denilirse...
Bakanlık “sosyal uyum” sağlanması açısından AVM’lerin kontrollü açılması taraftarı.
Konu da Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati’nin koordinasyonuna bırakılmış.
Yakın çevresinden gelen bilgilere göre Nebati, “AVM açılması için Bakanlık olarak karar alacağız” yönünde söz vermemiş, bunu iddia edenlere de kırgın...
Bakanlıkta yapılan durum tespiti ise şöyle:
- AVM sahipleri, kamu açtırırsa biz kira alma hakkını yeniden elde etmiş oluruz, mücbir sebep ortadan kalkar, teminatlara göre dava açma hakkını elde ederiz diye meseleye bakıyor. Virüsün yayılması halinde meydana gelecek sorumluluktan kaçınıyor.
- Mağaza sahipleri, AVM’lerin 2 aydır devam eden kira almama işlemini 3 ay daha uzatmasını istiyor. Geçmişte dövizden Türk Lirasına dönüş sürecindeki gibi AVM sahiplerine bastırıp, ciro üzerinden 9 ay kira alınması çabasında.
Bakanlığın orta yol öneresi, Anadolu’da zaten çok ilde açık olan ve toplam sayısı 450’yi geçen AVM’lerin kısıtlı sayıda kontrollü açılmasını sağlamak.
MARKETLER VE PAZAR YERLERİ DAHA KALABALIK
Bu konudaki bakışı özetlemek gerekirse:
“Pazar yerlerinde ve marketlerdeki insan yoğunluğu AVM’lerin 10 katından fazla. Ayrıca AVM’lerde alınacak ölçüde tedbirleri de yok. AVM’lerde 10 metrekareye bir kişi düşecek kadar müşteri alınır; girişlere ateş ölçer konur, maske ve dezenfektan verilir. Sürekli dezenfekte edilmiş ve iyi kalite filtrelenmiş hava basılır...”
“SOSYAL UYUM ADIMI ATILMALI”
AVM içindeki kafeler ve yeme içme bölümleri İçişleri Bakanlığı kararı ile kapatıldığından, sosyal buluşma alanı olan bu bölümler açılmayacağı için kalabalığın da fazla olmayacağı kanaati hakim...
Eğer “sosyal uyumun” sağlandığı görülürse adım adım diğerlerinin de açılması taraftarı.
Zamanlama konusunda önerdikleri anneler gününe denk gelen 11 Mayıs...
Olabilir mi derseniz, Bilim Kurulu üyeleriyle yaptığım sohbetten çıkardığım sonuç şu ki bayramdan önce zor...
Çünkü salgın kontrol altına tam alınmışken, Japonya ve Çin’de yaşandığı gibi ikinci bir zıplamaya kimsenin tahammülü yok...
Bakanlar Kurulu da dünkü toplantısında bundan sonraki sürecin nasıl çalışacağına ilişkin tarihleme konusunu da ele aldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın üçer aylık dönemler halinde 4 aşamalı olarak hazırlığını yaptığı normalleşme takvimi beklenecek.
Dolayısıyla bugünden yarına her şey eskisi gibi olacak beklentisine kapılan yanılır...