İki buçuk yılda 1336 dosya…
YAKIN zamanda en çok konuşacağımız konuların başında gelmeye namzet.
Bu hafta olması bekleniyordu ancak AK Parti Merkez Yürütme Kurulu’nda meselenin enikonu gündeme alınması kararlaştırıldığı için muhtemel ki gelecek haftaya kalacak.
Sözünü ettiğim milletvekili dokunulmazlığına ilişkin Anayasa-Adalet Komisyonu’nda bulunan dosyalar.
Herhangi bir parti ismi anmaksızın genelde baktığımızda aslında milletin vekili hakkında isnat edilen bu kadar çok dosya bulunması şaşırtıcı.
Hem de iki yıl içinde Karma Komisyon’a intikal eden dokunulmazlık tezkeresi sayısı 33 fezleke ile birlikte 1336 adet…
Bunların içinde, bir milletvekili hakkında işlediği suç sayısına göre birden fazla fezlekesi olanlar da var.
2,5 YILDA ÜÇTE BİRİ
Ancak ne olursa olsun…
Haziran 2018 seçiminden bugüne geçen 2,5 yılda suç işlediği için dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle hakkında dokunulmazlık tezkeresi düzenlenen milletvekili sayısı 200’e yaklaştı.
Son gelen 33 dosya öncesi Komisyonda 186 milletvekili hakkında dokunulmazlık dosyası bekliyordu.
Üstelik bir önceki dönemden, yeniden milletvekili seçilmeleri nedeniyle devreden dosya sayısı da 252…
Bu demektir ki parlamentonun üçte biri, yargı tarafından haklarındaki suç isnadıyla yargılanmak isteniyor.
Asıl üzerinde durulması gereken nokta da bu…
HANGİ PARTİSİNİN KAÇ DOSYASI VAR?
Fezlekelerin dağılımı da şaşırtmıyor…
Hatırlanırsa bu hafta da 33 dosya geldi.
Bunun 20’si HDP, biri DBP, 3’ü CHP, biri de DP milletvekilleriyle ilgili.
Böylece toplamda 1336 dosyaya ulaşan Komisyon’da, en dikkat çeken ise 56 sandalyeye sahip HDP milletvekillerinin hepsi hakkında en az bir dosya olması.
Bazılarının birden fazla olduğu için HDP’li vekillerin dokunulmazlık tezkeresi sayısı son gelenlerle 957’ye ulaştı.
HDP’yi, 246 dosya ile CHP izliyor…
Son gelen 3 milletvekili hakkındaki dosyalar eklenmeden önce 97 CHP milletvekili hakkında 243 tezkere vardı.
AK Parti ise sıralamada üçüncü; 12 milletvekili hakkında 13 dosyası bulunuyor…
İyi Parti’de ise 8 milletvekili hakkında var, ancak birden fazla fezlekesi olan nedeniyle toplam dosya sayısı 15’e çıkıyor.
MHP’de de 8 milletvekili hakkında 9 dokunulmazlık dosyası var…
Bütün bunları sıralamamın nedeni genel tablonun açık şekilde görülmesi için…
Bu denli kabarık dokunulmazlık dosyasının nasıl eritilebileceği konusu ise şu an TBMM’nin önündeki en önemli sorun.
İKİ GÖRÜŞ VAR
Çözüm için iki görüş var…
Biri, daha önce TBMM Başkanı Şentop’un da dile getirdiği devletin bölünmez bütünlüğüne yönelik Anayasa 14 kapsamındaki suçları kapsayan dosyaları öncelemek.
Bu konuda Karma Komisyon’a Başkanlık edecek Anayasa Komisyonu Başkanı Bekir Bozdağ’ın hangi dosyayı öncelikli ele alacağına ilişkin yetkisi var.
İkincisi ise dosyaların tek tek ele alınıp zaman kazanılması.
Ancak cumartesi akşamı Olaylar ve Görüşler programımızda Prof. Dr. Ersan Şen’in de sorguladığı önemli bir nokta vardı:
“Madem Anayasa 14 kapsamına giren suçlar için dokunulmazlık geçerli değil, mahkemeler gereğini yapmak yerine neden fezlekeye dönüştürüp TBMM’ye yolladı?”
Soruya verilen yanıt, “Fezlekeler, milletvekili seçilmeden önce değil, bu dönem başlayan soruşturmaları kapsıyor da ondan…”
Yani deniliyor ki, Anayasa’nın 83, seçimden önce soruşturması başlamak kaydıyla devletin bütünlüğüne karşı (Anayasa 14) işlenen suçları dokunulmazlık dışında tutuluyor.
Milletvekili seçildikten sonra soruşturması başlayan davalar için ise dokunulmazlığın kaldırmasına Meclis’in karar vermesi gerekiyor.
Burada dikkat çeken AİHM’in Demirtaş kararında, milletvekili dokunulmazlığını toptan kaldıran 2016’daki Geçici 20 benzeri düzenlemeyi de hak ihlali görmesi.
ARA SEÇİMİ DOĞURURSA
Görünen o ki bütün bunlar AK Parti’nin muhtemelen gelecek hafta yapılacak Merkez Yönetim Kurulu’nda konu masaya yatırıldıktan sonra yol haritası belli olacak.
Belki de bu nedenle dün TBMM’de kimse konuşmak istemiyordu. Çünkü 56 milletvekilinin birden dokunulmazlıklarının kaldırılması demek, sonrasında mahkemeler üzerinde baskının artması anlamına gelecek.
Dokunulmazlığı kaldırılan milletvekillerinin üçte birinin bir yıldan fazla ceza almasının yaratacağı sonuç ise belli; üç ay içinde zorunlu ara seçim...
Cumhur İttifakı bileşenleri bu hesabı da yapıyor.
Çünkü ara seçimin iktidarda olana yaramadığını geçmiş deneyimlerden biliyor…
