Yusuf'un feryadı
Buraya fotoğrafını koyduğum hayat dolu çocuk Yusuf Kerim Sayın.
Sadece 6 yaşında.
Belki de 7 olamayacak.
Maalesef bu görüntüsü eski fotoğraflarda kalmış. Şu sıralar Çapa Tıp Fakültesinde yaşam mücadelesi veriyor dünyalar güzeli Yusuf.
İşte son hali…
Çok nadir görülen, Ewing Sarkom adlı bir kemik kanserine yakalanmış. Geç teşhis edilmiş. Hastalığın 4. Evresinde. Doktorların söylediğine göre yaşama şansı sadece yüzde 20.
Yani hastane odasında ölüm kalım mücadelesi veriyor 6 yaşındaki Yusuf.
Annesi FETÖ’den yargılanırken geçen hafta Yargıtay cezasını onadığı için cezaevine girmiş.
Baba çaresiz.
Sakarya’daki işini bırakmış, çocuğunun başında hastanede. Ancak Yusuf "İyi değilim, annemi istiyorum, annemi özlüyorum" diyor.
Ben ‘ama’sız, ‘fakat’sız herkesin mağduriyetinin yanında olan, yılmaz bir insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu sayesinde Yusuf’un hikayesinden haberdar oldum. Ona uzatılan mikrofona söylediklerini duyunca uzun süre kendime gelemedim.
Minicik bir çocuk kısacık hayatının son günlerinde yanında annesi olması için feryat ediyor.
Burada mesele FETÖ, PKK, o bu değil.
Kim olursa olsun, böyle bir durumda, isterse idamlık mahkum olsun o çocuğun hatırına anneye 6 aylık bir infaz erteleme verilemez mi? Yasalar ‘hayır’ diyorsa mecliste o yasalar değiştirilemez mi?
Yepyeni bir yıla girdik.
Lütfen elimizi vicdanımıza koyalım.
İnsanlıktan bu kadar uzaklaşmayalım…
Yusuf’un en azından annesinin yanında son nefesini vermesi için bu ana-oğulu birbirlerine kavuşturalım…