Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bize özgü bir özellik var: Üzerine düşünülmeden ve araştırılmadan kalıp üretme. Bir söz anında moda oluyor, yayılıyor.

        Siyaset ve medya böyle üretilmiş kalıplarla, ezbere söylenen laflarla dolu…

        Son örneğini Sinan Oğan bahsinde yaşıyoruz. Oğan’ın pazar günü yapılacak ikinci tur seçimlerde kilit siyasi aktör olduğu yönündeki propaganda üzerine düşünülmeden, basit matematik hesabı ile üretilmiş bir ‘şehir efsanesi’. Siyaseti toplama, çıkarmadan ibaret zannedip bugüne kadar hep yanılmış olanların otomatik refleksi.

        14 Mayıs’ta yüzde 5,18 alan Sinan Oğan’ın bu tabanın tamamına hakim olduğu varsayılıyor. Bu tamamen yanlış bir politik analiz.

        Oğan hangi ittifakla anlaşırsa anlaşsın ona 14 Mayıs’ta atılan oylar karpuz gibi ikiye yarılacak. Bu çok açık.

        Sosyolojik analiz yaptığınızda bu karpuz gibi siyasal yarılmayı önlemek imkansız gibi görünüyor.

        Şu an Kemal Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresinde hem Sinan Oğan’a hem Ümit Özdağ’a Cumhurbaşkanı yardımcılığı önerelim diye bir düşünce var. Evet, aynen bunu ifade edenler var.

        Şayet Kemal Bey etrafının telkiniyle, panik ve telaş içinde bu öneriyi kabul ederse Cumhur İttifakı’nın ekmeğine yağ sürmüş olur.

        Çünkü o halde hem Recep Tayyip Erdoğan hem de Devlet Bahçeli bu iki ultra-nasyonalist siyasetçinin de (Oğan ve Özdağ) PKK ile aynı ittifak içinde olduğunu son 1 hafta içinde her gün döndüre döndüre söyleyerek onların tabanının ciddi bir bölümünü etkilerler. Özdağ’ı ve Ogan’ı da istedikleri gibi yıpratırlar.

        REKLAM

        O etkilenen kesim ya gider Erdoğan’a oy atar ya da sandığa gitmez ki o tutum da Tayyip Bey’in hanesine yazar.

        Herhangi bir HDP seçmeni ile yan yana bir ortamda bulunmayı bile hazmedemeyen koyu Türkçü bir taban var Türkiye’de.

        Oğan’a oy verenlerin ezici çoğunluğu bu taban. Tayyip Erdoğan’a şahsen karşıt ama mevcut rejimin milliyetçi-devletçi propagandasından etkileniyorlar. İHA’lar SİHA’lar, Togg, TCG, Baykar söylemleri onları duygulandırıyor.

        Zaten Kılıçdaroğlu’ndan sadece ‘Dersimli Kemal’ olduğu için bile hoşlanmayan bu aşırı-sağ taban Sinan Oğan eğer makam karşılığı Millet İttifakı’na geçerse de Kemal Bey’e oy vermeyecektir. Tüm araştırmalar bunu gösteriyor.

        Bu söylediklerimin tersi de geçerli… Cumhur İttifakı’nda Oğan ve Özdağ’a teklif götürmek gibi bir düşünce yok. Ama bir anlaşmayla Cumhur cephesine dahil olsalar da Oğan’a oy vermiş ama koyu Erdoğan-karşıtı olan insanların da gidip Erdoğan’a oy atması mümkün gözükmüyor.

        Daha önce de bu köşede yazdığım gibi koyu milliyetçi-Atatürkçü seçmen iki duygu arasında sıkışmış durumda.

        O iki siyasi duygu şu: Bir tarafta Erdoğan-karşıtlığı diğer tarafta koyu Türk milliyetçiliği üzerinden HDP düşmanlığı.

        Oğan’a oy vermiş 5-6’lık kesim içinde ilk duygusu baskın gelenler kerhen Kemal Bey’e oy atacak ve Kılıçdaroğlu 28 Mayıs’ta 2-3 puan yükselecek.

        HDP-düşmanı koyu Türk milliyetçiliği duygusu baskın gelenler ise ya kerhen Erdoğan’a atacak ya da sandığa gitmeyecek. Bu da 2-2.5 puan kadar Erdoğan’a 28 Mayıs’ta eklenecek demektir.

        Yani aslında siyaset sosyolojisi açısından ne olursa olsun neticenin değişmeyeceği açık. Sinan Oğan yüzde 5’in tamamını hiçbir koşulda sürükleyemez.

        Dolayısıyla Sinan Oğan kilit bir siyasi aktör değil. Bu tamamen yanlış analiz ve propaganda.

        Diğer Yazılar