Toplum için sağlık
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin her biri birbirinden değerli hocaları ve öğrencileri tarafından bu yıl ilki gerçekleştirilen “1.Topluma Açık Sağlık Kongresi” sadece hastane koridorlarında karşılaşan iki taraf için de ayrı bir öneme sahipti. 3-4 Mayıs tarihleri arasında yapılan panellerin vatandaş odaklı olması çok değerliydi.
Çocukların hangi arada bunca teknoloji bağımlısı olduğunun cevabını bulamayan üstelik süreç ergenlik dönemiyle de birleşince işlerin nasıl karıştığını iyi bilen aileler için konuyu uzmanlarından dinlemek hayati değerdeydi.
Sağlıklı yaşam için ipuçlarını verirken beslenme konusunda doğru sandığımız yanlışlar, çelişkiler ve gerçekler; başarılı yaşlanma ve egzersiz yapmanın yaşamdaki değerini toplum için sağlık ekseninde vurgulamaları da.
Sadece sunumlardaki teknik ifadelerin dinleyen kitle açısından biraz karışık olduğunu söyleyebilirim. Kadın ağırlıklı kitlenin önemli bir kısmı ya göz problemi nedeniyle ya da okuma yazma konusunda yaşadıkları sıkıntı nedeniyle görsel sunumları yeterince takip edemedi.
SİNEMA ESTETİĞİ
Kişisel ya da toplumsal tarihimizde sinemanın gücü tartışılmaz. Bize dayatılan her şeyi sorgulama sürecinde sinema, bazen lekesiz bir ayna bazen de tüm suçu gizlerken hedef de şaşırtan suç ortağı. Basın yayın araçlarıyla kitleler üzerinde kurulan hakimiyet göz önünde bulundurulduğunda sinema, en karanlık günlerde dahi hisseden ve sorgulayan için vicdana seslenen güçlü bir ses. Onu yoğuran ideolojinin elinde özgürlüğü de tutsaklığı da meşrulaştırabilir. Barışa da hizmet edebilir savaşa da. Sinemayı tüm teknik ekibi ve izleyicisiyle bilimsel, tarihsel, siyasi, ekonomik ve felsefi açıdan bir bütün olarak düşündüğümüzde herkesin payına düşen sorumluluklar var.
“Sinema Estetiği: Gerçeklik ve Hakikat” isimli kitap tam da bu noktada bam teline dokunuyor. Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel İletişim ve Tasarım Bölümü
Dr. Öğretim Üyesi Selçuk Ulutaş, bireylerin şahsi ve toplumsal gerçeklik algısını şekillendirmek konusunda emsali bulunmayan bir güç olan sinema hakkında geliştirilen fikirleri bir araya topladı.
Tarih boyunca görsel algı, mimetik görüntü, temsiliyet meselesi ve hakikat üzerine kuram geliştiren tüm filozofların fikirlerinin sunulduğu kitapta, filmsel görüntü, plan, çerçevenin estetik özellikleri, görüntünün plastiği ve kompozisyonu hakkında da değerlendirmeler, yorumlar mevcut. Üstelik sadece bunu meslek olarak icra edenlere ve meraklılarına değil izleyiciye de film çözümlemesi yaparken ihtiyaç duyacağı kültürel ve düşünsel arka planı tüm yönleriyle anlatıyor.