Çözeceğiz galiba
Alsancak Limanı’nın yeni planlaması, biliyorsunuz yılan hikayesine döndü.
İki kez ihaleye çıkılıp, üç defa değişime uğrayan plana, son olarak geçtiğimiz temmuz ayında Konak Belediyesi yeniden itiraz etmişti.
Biz de “yetsin artık bu itirazlar, oturun anlaşın, sorunları giderin, bir daha hiç itiraz etmemek üzere ihaleye çıkın” diye yazıp çizdik günlerce..
Sağolsun Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, bizim o haberlerden sonra ziyaretimize gelip “neden itirazda bulunduklarını, aslında çözümün kolay olduğunu” tek tek anlattı hepimize..
Ne diyordu Başkan Pekdaş?
Hatırlayalım..
***
— Projenin yük limanı tarafında hiç bir sıkıntı yok.
— Daha önce oralara yaptığımız itirazlar Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından dikkate alınıp düzeltildi.
— Hatta bu bölüm ihaleye bile çıkabilir.
— Çünkü revize planı “kruvaziyer ve yük limanı” diye ikiyi ayrıldı, o yüzden ikisi birbirinden bağımsız hareket edebilir.
— Kruvaziyer limanına itirazlarımız da basit şekilde çözülebilir.
— Oradaki bina yüksekliğinin 30,5 metreden 24,5 metreye indirilmesini istiyoruz.
— Bir de, planlarda ticaret alanı olarak gösterilen 22 bin metrekarelik kısmın ne amaçla kullanılacağının tanımlanmasını..
— Hepsi bu kadar işte..
***
Başkan Pekdaş, bu taleplerinin sağlanması halinde limanın kruvaziyer kısmının da hemen ihaleye çıkabileceğini ve tüm itirazlarını geri çekeceklerini söylemişti o gün..
Açıklamalarından, Pekdaş’ın çözüm için ciddi gayret içine gireceğinin mesajını almıştım.
Ancak her şeye rağmen, işin sıkı takipçisi olacağımızı, İzmir Limanı’nın şahlandırılması için iki kurumun anlaşmasını adım adım izleyeceğimizi yazmıştım.
İzledik de..
Ve ilk sonucu da dün aldık..
Beklediğimiz cevap geldi
Bir ay önce yaptığımız görüşmede, Başkan Sema Pekdaş’a, İzmir’in daha fazla zaman kaybetmemesi için Alsancak Limanı’nın plan çalışmalarını hızlandırmak gerektiğini söylediğimde, bunun için iki yolu işaret etmişti:
***
—Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile tabii ki hemen temasa geçeriz.
— Ya ilk askı sürecinde yaptığımız gibi şimdi de telekonferans sistemiyle bürokratları konuştururuz.
— Ya da bürokratlarla Ankara’ya gider, orada yüz yüze görüşürüz.
***
Ancak, FETÖ darbesi yüzünden her yer karıştı, işler aksadı, ağırlaştı.
Neyse ki, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) sarsıntıyı çabuk atlattı ve Başkan Pekdaş’ın yukarıdaki çağrılarına dün yanıt verdi.
ÖİB’in Proje Değerlendirme Dairesi Başkanı İbrahim Cürebal, kendilerinin de her zaman çözümden yana olduklarını söyleyip, Pekdaş ve ekibini görüşmek için Ankara’ya davet etti.
Şimdi, en kısa zamanda bu ziyaretin gerçekleşmesini bekliyoruz.
Hem Cürebal’ın, hem Pekdaş’ın sıcak yaklaşımları çözüm için umut veriyor.
Umarım, süratle yol alırız ve limanımızı yeni ve daha güçlü yapısıyla sorunsuz olarak ihaleye çıkarız.
Bornova Becker Spor Kulübü
öyle farklı bir spor kulübü ki
— Kadın haklarının savunulmasında öncülük ediyor.
— Aile içi şiddete karşı mücadele veriyor.
— Çocuk gelin utancına son verilmesi için çabalıyor.
— Kadına yönelik şiddete karşı tüm gücünü kullanıyor.
— Kız çocukların eğitimiyle ilgileniyor.
— Zihinsel engelli çocuklara kucak açıyor.
— Kanser tedavisi gören küçüklerin tüm ihtiyaçları için koşuyor.
— Yoksul çocukların fiziksel ve sosyal gereksinimlerini karşılıyor.
***
Bornova Becker Spor Kulübü öyle farklı bir spor kulübü ki..
***
— Şimdi, Türkiye’nin ilk kadın hakları konseptli basketbol turnuvası “Karar Ver Cup”ı düzenliyor.
— Kadın olmanın ayrıcalığını vurguluyor.
— Şiddetin, kadınların kaderi olmadığını haykırıyor.
— Kadınların kendilerini ifade etmesi gerektiğini savunuyor.
— Kadınların kendi geleceklerine yön verebileceklerini söylüyor.
***
Sonra da ekliyor:
***
— Spor, seni hak ettiğin başarılı geleceğe ulaştırır.
— Takımda başarılar elde edebilir, örnek sporcu olabilirsin.
— Yeter ki karar ver.
— Çünkü gelecek senin.
***
Var mı böyle bir kulüp..
Yok, yok, yok..
Sizi bilmem ama
ben Becker’ciyim
Bu sloganlarla ve üstteki yazıda saydığım felsefeyle 7 Eylül’de başlayıp 9 Eylül’de sona erecek “Karar Ver Kadınlar Basketbol Turnuvası”na 4 takım katılıyor.
Farklı bir anlayışla yola çıkarak, pek çok derneğin faaliyetinden fazla sosyal etkinlik gerçekleştiren Becker Türkiye CEO’su ve Becker Spor Kulübü Başkanı Volkan Kebir ile eşi Yönetim Kurulu Üyesi Burcu Kebir’i kalpten kutluyorum.
Türkiye’de yapılabilecek en zor işleri, ele alınabilecek en zor konuları sporla birleştirerek gündeme taşıyorlar ve çözüm üretiyorlar.
Onlara destek olmak boynumuzun borcu..
Çünkü onlara destek demek, şiddete uğrayan kadınlara, kanserle boğuşan çocuklara, yoksullukla mücadele eden küçüklere, zihinsel engellilere destek olmak demektir.
Sizi bilmem ama, ben gönülden Becker’ciyim..
Aslında sizleri de o kapıdan içeri girmeye davet ediyorum.
Gelin, Becker’e el verin, huzurlu ve mutlu olun.
- Deli, veli, dahi..1 yıl önce
- Şili modeli bize uyar mı1 yıl önce
- Enayi misin, kurnaz mı1 yıl önce
- Belediye sisteminde büyük değişim1 yıl önce
- Gazeteci öldürerek gerçekler gizlenemez1 yıl önce
- Turizmci nasıl dayansın1 yıl önce
- Deprem ve KAÇUV1 yıl önce
- Bir duyan olsa, çözüm hazır1 yıl önce
- Şahane kongre1 yıl önce
- Özgür olmak çok mu zor1 yıl önce