Doktor Kocaman
HAKEM vardı Barış Şimşek’in düdüğü öncesi herkes farklı bir amaç ve ruh hali ile çıktı maça...
Aykut Kocaman, yedek oyunculara şans verip onları zorlu maratona hazırlamak ve bir yandan da kupaya iyi bir başlangıç yapmak, Ümit Özat ise eski takımına karşı ister istemez kendini ispat ve geçirdiği zor günleri bir nebze de olsa hafifletmek istiyordu.
Fenerbahçe’li futbolcuların bir bölümü kendini göstermek bir bölümü egosunu tatmin etmek, Ankaragücü takımı ise onlarca sorunla boğuşurken kendileri için rakip büyük olsa da aslında sıradan bir futbol maçına çıktı...
Yani herkesin farklı bir amacı vardı bu maçla ilgili. Bu ortamda başlayan karşılaşma
Fenerbahçe üstünlüğü hemen maçın başında hem oyun hem skor olarak ele geçirdi.
Herkes ikinci ve üçüncü golü beklerken ikinci yarı çok farklı bir Ankaragücü vardı sahada.
Futbolun ruhuna ihanet etmedi ve sahaya kafasını toparlayıp çıktı.
Karakterini sahaya yansıttı.
Gelen ilk gol hem morali hem de devamında golleri getirdi.
Skor dengelendikten sonra maç çok daha keyifli geçti.
Herkes havaya girdi. Fenerbahçe defansı hariç tabii. Geleni buyur ettiler. Kaybedilmesine rağmen faydalı bir maç oldu Fenerbahçe için.
Eksiklerini ve nerede hata yaptığını bir kez daha gördü. Son dönemde alınan farklı skorların ardından havaya girmeden net bir uyarı aldı.
Bir çok farklı oyuncu farklı mevkiilerde denendi.
Fenerbahçe'nin geleceğini oluştaracak bazı isimlere de şans vermek gerekirdi.
İşte dün sahaya çıkan kadro tam anlamıyla bu oyuncuların bir senteziydi.
Defansta Nijerya milli takım kaptanı 30'luk Yobo, hemen önünde 18'lik
Gökay ve forma mücadelesi içinde bulunan Bekir...
3 farklı profilden oyuncu... Tecrübe, heyecan ve kendini ispat duyguları ve bazı rahat oyunculardan oluşan bir takımdı.
Bu yüzden takımda doğal olarak bir dengesizlik göze çarptı.
Çünkü top bir futbolcudan başkasına giderken çok net farklılık gösteriyordu.
Dünkü maçı izlediğimde bazı konularda yanıldığımı gördüm.
Ben halâ Fenerbahçe'nin bu kadro yapısı ve fikstürü ile 1 numaralı şampiyonluk adayı olduğunu düşünüyorum. Ancak yanıldığım nokta Fenebahçe'nin kolay gol yeme hastalığın gözardı etmem oldu.
Bilica ya da Santos yedek kulübesinde otursa da oynasa da bu takım gol yemeye devam ediyor. Yani takımın gol yemesi bireysel hatalarla ilgili değil...
"Doktor Kocaman" bu takımın hastalığını biliyor.
'Kolay gol yiyoruz diyor. Hayır yanılıyor. Çok kolay gol yiyor bu takım.
Kim oynarsa oynasın bu değişmiyor.
Ve artık tedaviye başlamasının zamanı geldi...
Çünkü bu takım her maç 3, 4 ya da 5 gol atamaz..
