Bu bahar dönemi de iyi fenomen yaptı
Geçmişe doğru dönüp şöyle alıcı gözüyle baktığınızda zamanın ne kadar acımasız olduğunu anlarsınız.
Hayatların, yaşanmışlıkların, insanlığa ait ne varsa zaman ile birlikte eskiyip çöpe atıldığını görürsünüz. Kader işte, modası geçen her şey ilgisizlikten yok olmaya mahkumlaşır. Meslekler de bu yok oluşlardan nasibini alan faktörlerden elbette. Yani zamanının en popüler mesleği olan nalbantlığın şimdiki halini düşünüyorum da, bu kadar gözden düşebileceğini kim tahmin edebilirdi? Sonuçta yüzyıllarca vazgeçilmesi imkansız olan bir sanatkarlıktı. Çoğu benzeri meslek dalı gibi bitip tükendi.
Koskoca meslek dallarını bile tarihe gömen zaman artık bize benzemiş olacak ki popülerliğini harcayıp insanları bir köşeye atmakta yüzyılları beklemiyor. Kişileri 1 sene kullanıp yalnızlığına terk etmeyi kural edinmiş halde. Özellikle de zamanımızın gündem çerezleri olan internet fenomenlerini. Gün geçtikçe sosyal medya araçlarının fazlalaşması ile birlikte fenomen bazlı artış ne yazık ki gereğinden fazla rakamlara ulaşıp piyasaya fazla para pompalayan FED’den hallice niteliklerin azalmasına sebep oluyor. Tabi konuyu tam anlamıyla anlamayan basınımızın bu niteliksizleşmedeki katkısı devasa! Sonuçta popülerliği twitter, facebook, vine gibi sitelerdeki takipçi sayısına göre kararlaştırmak matematiğe uzak her reklamcının adeta en kestirme analiz yolu. Denklem basit, ne kadar para = o kadar çokomel, ne kadar takipçi = o kadar popülerlik.
Ama işler ne yazık ki o kadar basit ilerlemiyor. Sonuçta "lamer"lığı ile ünlenmiş internet ortamımız her zaman robot lobisine meyilli. Hangi sosyal medya aracı olursa olsun yaratılan fake kullanıcılar ile takipçi sayılarınızı, beğeni veya paylaşım rakamlarınızı arttırmak çok basit. Üniversitelerimizin kulüp sayıları arttıkça kulüpler kendilerine konuşmacı bulabilmek için basitçe ulaşabilecekleri sosyal medya fenomenlerine yöneliyorlar. Dedik ya nitelik önemli. İnternet kullanıcı sayısı gitgide büyüyen Türkiye’de tüketilecek içeriğin azlığı konuya profesyonel açıdan bakanların her zaman şikayet ettiği şeyler içerisinde yer almakta. En azından üniversite kulüpleri Türkiye internetine gerçekten nitelik üreten yerel sitelere, içerikçilere önem vermezse gündemin yavanlığına karşı olan umutsuzluk ne yazık ki devam edecek. Gündemde 7 saniyelik videolardan doğan sanal karakterler değil, insanların içerik üretmelerine imkan veren portalların ilgi görmesi şart. Bu sayede kullanıcı bazlı internet kültürü üretime geçebilecek cesareti ve anlayışı kazanabilsin.
Sonuçta gider twitter fenomeni, gelir vine fenomeni. Bu gündem çerezden hallice tüketilip tarihe gömülür ama yıllardır ayakta duran sözlükler, incicaps gibi yerel espiri merkezleri, zaytung gibi farklı mizah portalları gerçekten bir sosyal medya kültürü yaratmaya devam eder. Gençlerin ihtiyacı olan da bu tür girişimlerin nasıl oluştuğu ve çeşitlenebileceğini bilmektir. Yoksa herkes gibi siz de tweet atıyor veya 7 saniyelik videolar çekebiliyorken karşınızda konuşan fenomenin sizden farkı ne olabilir ki?
Nalbantlık iyiydi ama o son tekerleği icad etmeyeceklerdi...
