Adile Naşit kimdir? Nerede doğdu, ölüm nedeni nedir, kaç yılında öldü?
Yeşil çamın unutulmaz isimlerinden Hababam Sınıfının Hafize anası ve birçok yeşil çam filmlerinin başrol oyuncusu olmuş olan Adile Naşit okurlar tarafından merak edildi. Adile Naşit kimdir? Özel hayatı? Ölüm yılı ne zaman? Tüm merak edilenler haberimizde...
Adile Naşit, bir diğer deyişle Hafize Ana, İnatçı Turşucu Saadet Hanım ve pek çok isim daha, Türk sinemasının asla ölmeyecek olan Adile Naşit’in hayatına beraber göz atalım.
Doğum tarihi: 17 Haziran 1930
Doğum yeri: İstanbul
Nereli: İstanbul
Boyu ve kilosu: 1.54 ve 76 kg
Burcu: İkizler
Mesleği: Oyuncu, Tiyatrocu
Adile Naşit biyografisi
Eğitimi: Annesi tiyatro oyuncusu ve babası da komedyen olan Adile Naşit' in asıl adı Adela Özcan'dır. Ayrıca abisi Selim'de tiyatrocudur. Yani aslında Adile Naşit'in sanat dolu bir ailenin içinde büyümesinden de bu mesleği seçeceği küçük yaştan belli imiş. Daha on dört yaşında genç kız zamanına kadar öğrenim görmüş ve on dört yaşında iken okulu bırakmıştır.
Özel hayatı: Adile Naşit ilk evliliğini kendisi gibi oyuncu olan Ziya Keskiner ile yapmıştır. Ziya Keskiner'e büyük bir tutku ve gönül bağıyla aşık olduktan sonra evlenmiştir. 1951 yılında Ziya Keskiner ile evlenen Adile Naşit'in 1952 yılında oğlu Ahmet dünyaya gelmiştir. Fakat yaşadıkları mutluluğa oğlunun kalbinin doğuştan delik olması gölge gibi düşmüştür. Oğlunun Amerika'da ameliyat olması gerekliydi fakat o günün şartlarında oğullarını ameliyat ettiremeyen Adile Naşit ve Ziya Keskiner 16 Haziran 1966'da oğullarını kaybetmişlerdir. Daha sonra ise büyük aşkı Ziya Keskiner 1982 yılında hayatını kaybetmiştir. Bu ölümün ardından 16 Eylül 1983 yılında Adile Naşit gizlice Cemal İnce ile evlenmiş ve özel hayatını gizlice yaşamıştır.
Oynadığı filmler: Yara, Lüks Hayat, Kahpe Kurşun,Abbas Yolcu, Vur Patlasın Çal Oynasın, Beyoğlu Güzeli, Sev Kardeşim, Oh Olsun, Canım Kardeşim, Salak Milyoner, Aç Gözünü Mehmet, Gariban, Hasret, Yüz Liraya Evlenilmez, Mavi Boncuk, Gece Kuşu, Minik Cadı, Ah Nerede, Çapkın Hırsız, Hanzo, İşte Hayat, Delisin, Bitirimler Sınıfı, Şehvet Kurbanı Şevket, Plaj Horozu, Haydi Gençlik Hop Hop, Pembe Panter, Sevgili Halam, Hababam Sınıfı, Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı, Ne Umduk Ne Bulduk, Süt Kardeşler, İşte Hayat, Gel Barışalım, Ah Dede Vah Dede, Aile Şerefi, Tosun Paşa, Şabanoğlu Şaban, Sakar Şakir, Gülen Gözler, Kibar Feyzo, Sultan, Neşeli Günler, Köşe Kapmaca, Vah Başımıza Gelenler, Doktor, Erkek Güzeli Sefil Bilo, Ne Olacak Şimdi, Renkli Dünya, Huzurum Kalmadı, Beş Parasız Adam, Davaro, Gırgıriye, Şaka Yapma, Bizim Sokak, Şabancık, Deliler Koğuşu, Talih Kuşu, Görgüsüzler, Buyurun Cümbüşe, Adile Teyze, Şıngırdak Şadiye, Şaşkın Ördek, Şabaniye, Namuslu, Şaban Pabucu Yarım, Satmışım Anasını, Ağa Bacı, Kiralık Ev, Hayroş, Yaygara, Kuzucuklarım, Milyarder, Aile Pansiyonu gibi pek çok filmde rol almış ve birden fazla efsaneleşen karakterlerle hayat vermiştir. Bu filmlerde Ertem Eğilmez ve Kartal Tibet isimli yönetmenler en çok çalıştığı yönetmenlerdir
Sunuculuk yaptığı program: 1980 yılında TRT' den Uykudan Önce programından teklif gelmiştir ve oğlunu erken kaybeden Adile Naşit anlatamadığı bütün masalları televizyon ekranlarından kendi tabiriyle kuzucuklarına anlatarak Uykudan Önce programının sunuculuğunu üstlenmiştir.
İş hayatı: Adile Naşit on dört yaşında okulu bırakmıştır çünkü babasını kaybetmiştir. Okulu bıraktıktan sonra İstanbul Şehir Tiyatroları Çocuk Tiyatrosuna girmiştir. İlk kez sahneye Halide Pişkin tiyatro grubu ile "Her şeyden biraz" adlı oyun ile çıkmıştır. İlk oyununda performansı ile çok sevilen Adile Naşit oyun ile İstanbul turnesine çıkmıştır. Turne bitiminde ise Muammer Karaca Tiyatrosuna girmiştir. Sene 1945'e gelip Adile Naşit on sekizine bastığında Aziz Basmacı ve Vahi Öz ile birlikte bir tiyatro kurmuştur. Bu tiyatro ile birlikte üç yıl boyunca turnelere çıkmış ve daha da profesyonelleşmiştir. Üç yılın sonunda bu gruptan ayrılarak 1954 tarihinde Muammer Karaca Tiyatrosuna geri dönmüştür. 1960 yılına kadar burada kalan Adile Naşit arada geçen süre içinde sinemaya da adım atmıştır. 1947 'de ilk filmi olan Yara filminde rol almıştır. Daha sonra 1948 yılında rol aldığı Lüks Hayat filmi ile kendine has gülüşü ortaya çıkmış ve artık sinema sektöründe tanınmaya başlamıştır. 1961 yılında eşi Ziya Keskiner ve abisi Selim ile Naşit tiyatrosunu kurmuştur. Ancak bu tiyatro sadece iki yıl ayakta kalabilmiştir. Daha sonra ise Gazanfer Özcan ve Gönül Ülkü tiyatrosuna katılmıştır. 1975 yılına kadar burada kalmış ve birçok oyuna çıkmıştır. Bu tiyatro içinde oyunlar dışında Hisseli Harikalar Kumpanyası, Şen Sazın Bülbülleri, Neşe-i Muhabbet gibi pek çok müzikalde çıkmış ve aranan yüz haline gelmiştir. Sene 1970'lere geldiğinde Adile Naşit daha çok sinema filmlerinde görülmeye başlanmıştır.1976 yılında rol aldığı İşte Hayat filmi ile Antalya Altın Portakal Film Festivalinde En İyi Kadın Oyuncu Ödülüne layık görülmüştür. Sene 1975'e geldiğinde Rıfat Ilgaz'ın ölümsüz eseri olan Hababam Sınıfı efsanesi başlamış ve herkesin tanıdığı Hafize Ana karakterine hayat vermeye başlamıştır. Aynı yılın içinde serinin devamı olan Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı, 1976 'da Hababam Sınıfı Uyanıyor,1977'de Hababam Sınıfı Tatilde, 1978'de Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor ve serinin son filmi olan Hababam Sınıfı Güle Güle filmlerinde unutulmaz karakter olan Hafize Ana'ya hayat vermiştir. Münir Özkul ile başrollerini paylaştığı Aile Şerefimiz, Bizim aile gibi filmlerindeki anne rolü ile ününe ün katmış ve evlerimizden biri olmayı başarmıştır. 1980 yılında ise TRT de Uykudan Önce programı ile Masalcı teyze olarak çocuklara uyumadan önce masallar anlatmıştır. Bütün bu filmlerde programlarda canlandırdığı anne karakteri ile 1985 yılında Yılın Annesi ödülünü kazanmıştır. Oğlunu küçük yaşta kaybeden Adile Naşit için bu ödül hayatının en özel ödülü olmuştur. Zaman ilerlediğinde Adile Naşit bağırsak kanseri olmuştur. Ve bünyesi bu hastalığa yenik düşerek 11 Aralık 1987'de hayatını kaybederek tam 52 yaşında biricik aşkına ve doyamadan öldüğü oğluna kavuşmuştur.
Diğer bilgiler: Adile Naşit öldükten sonra İstanbul Karaca Ahmet mezarlığına eşi ve oğlunun yanına gömülmüştür. Adile Naşit hakkında bilinen bir diğer gerçek ise çok gülmesi dışında çok ağlamasıdır. Kendisi yaşamı sırasında verdiği bir röportajda ağlamaya bayıldığını, yaşadıkları sebebiyle rol gereği durumlarda ağlamakta hiç zorlanmadığını belirtmiştir. Ayrıca Adile Naşit kendinden hiçbir zaman memnun olmamıştır. Giydiği hiçbir kıyafetin kendine yakışmadığını düşünerek hiç bir zaman kibirin esiri olmamıştır. Hatta o kadar utangaçtır ki denize bile girememiştir.
İşte bütün bu acının kederin içinde bile yüzünden gülümsemesi ve kahkasını bizden esirgemeyen ve bizi de kahkahalara boğan Adile Naşit'ten öğreneceğimiz çok şey var.
Nur içinde yatsın.