Altı ülkeden kanun sanatçıları kanunun tellerine vuracak

Tahir Aydoğdu, sempozyuma ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, sempozyumun ilkini 2012, ikincisini 2015'te yaptıklarını ve Prof. Dr. Cenk Güray ile yola çıktıkları zaman ilgiden memnun olduklarını belirtti.

Sempozyumda, kanun enstrümanını yeni çalmaya başlayıp belirli bir yetenek seviyesine gelenler ile genç yetenekler, engelli genç kanuncular, kanun ustaları ve akademisyenlerin yer alacağını kaydeden Aydoğdu, "Sempozyumda, kanun konçertolarının şimdiye kadar yapılmış olanlarını konuşacağız. Kanun sazına nasıl eser yazılması gerektiğini ele alacağız. Dünyada kanun sazı maalesef çok bilinmiyor. Tarihsel süreç içerisinde kanunun gelişimini de ele alacağız. Kanun yapımcılarını davet ettik, onları da dinlemek istiyoruz." dedi.

Aydoğdu, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarına, orkestra şefleri Rengim Gökmen, Burak Tüzün ve Naci Özgüç'e konservatuvarın kapılarını sempozyuma açtıkları için minnettar olduğunu söyledi.

- Tahir Aydoğdu ve Göksel Baktagir aynı sahnede

Müzikseverlerin, 3. Uluslararası Kanun Festivali ve Sempozyumuna ücretsiz katılabileceğini belirten Aydoğdu, 8 Kasım akşamı ODTÜ Mezunları Derneği Vişnelik Tesislerinde "Kanuniler Buluşması" konserinde kendisinin ve kanun sanatçısı Göksel Baktagir'in aynı sahneyi paylaşacağını kaydetti.

Tahir Aydoğdu, 8 Kasım'da yine ODTÜ Vişnelik'te Fikret Karakaya önderliğindeki Bezmara Topluluğu'nun kanun eserleri çalarak, kanunun eski formlarına ilişkin bilgi vereceğini söyledi.

- Bildirilerin arasında dinletiler sunulacak

İki gün boyunca devam eden oturumlar arasında da kanun dinletileri olacağını vurgulayan Aydoğdu, şunları ifade etti:

"Azerbaycan, Tunus, Cezayir, İran ve Katar'dan online katılımlarla sunumlar dinleyeceğiz. Mesela Tunus'tan kanun ve arp ikilisini dinleyeceğiz. Azerbaycan'dan kanun-piyano ikilisini duyacağız. 9 Kasım akşamı Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı'nın salonunda şef Naci Özgüç yönetiminde, Turgay Erdener'in 17 yaylılar için kanun konçertosunu Ahmet Baran'dan dinleyeceğiz. Kanun sazını dünyaya açan Türk Beşleri'nin değerli sanatçısını Hasan Ferit Alnar'ın kanun konçertosunu da ben seslendireceğim."

Kanunun, armonik ve makamsal açıdan zengin bir enstrüman olduğunu belirten Aydoğdu, konservatuvarların hem Türk hem de Batı müziği bölümlerinde kanun çalgısının el alındığına, bugün yetişen pek çok akademisyenin olduğuna ve eskiden sayının bu kadar olmadığına dikkat çekti.

Sanatçı Aydoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sempozyumdaki bildiriler, tarihsel, icra ve kayıt teknikleri açısından bugüne ışık tutacak. Günümüzde kanunla ilgili pek çok kayıt yapılıyor. Yapılan kayıtların hangi ortamda ve nasıl yapılması gerektiği, icra teknikleri, metotları konuşacağız. Kanun enstrümanı her türlü zenginliğe açık bir enstrüman. Bu enstrümanın sadece geleneksel haliyle değil, oda orkestraları ve senfonik orkestralarla da seslendirilmesi gerekiyor. Hedefimiz bu enstrümanın daha çok tanınır hale gelmesi. Bu festivallerle Amerika'dan Avustralya'ya kadar pek çok kanuniyi tanıyorum, onlar da beni ve burada emeği geçen herkesi tanıyorlar. Yurt dışından online olarak katılacak ve bir bütünlük oluşacak."

- "Türk insanı olarak ülkemizin kültürünü bilmek zorundayız"

Sempozyumun kapanış konserinde, Hacettepe Üniversitesi Senfoni Orkestrasını yönetecek Şef Naci Özgüç de Türkiye'ye özgü, kültürün devamı olan çalgılara verilen değerin önemli olduğunu, bugün yeni kuşak bestecilerin kanunu kompozisyonlarında kullandıklarını söyledi.

Özgüç, bir şef olarak Türk müziği enstrümanlarının senfonilerde ve konçertolarda kullanılmasının hoşuna gittiğini belirterek, "Bu durum belli bir tutuculuğun karşısında duruyor. Bugün yabancı besteciler de kanun çalgısına hakimler ve yeni eserler üretirken kanunu kullanıyorlar." dedi.

Babaannesinin udi ve babaannesinin babasının da Türk musikisi hocası, İzmir Marşı'nın bestecisi İzzettin Hümayi Elçioğlu olduğunu anlatan Özgüç, anne ve babasının Devlet Opera ve Balesi sanatçıları olduğundan Türk müziği ile büyüyen ve Batı müziği eğitimi alan bir orkestra şefi olduğunu söyledi.

Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi de olan Özgüç, bugün Türk Beşleri'nin eserlerinin analiz edilebilmesi için Türk müziğindeki makamların iyi öğrenilmesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Türk Beşleri'nin bestelerinde kullandıkları tüm materyaller, kültürümüzün içinden geliyor. Geleneklerin ve kültürün saf halinde kalmış olanlar öğrenilmeli. Çok kirlenmiş, eğlence tarafına gidilmiş ve yozlaşmış olanları kastetmiyorum. Müzik müziktir. Batı ve doğu diye ayırmıyoruz. Türk insanı olarak ülkemizin kültürünü bilmek zorundayız. Bundan kopuk yetiştirilmeyi kabul etmiyorum. Çalarsınız, çalmazsınız fark etmez, Türk müziğini bilmek zorundayız."